WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığını, davanın husumet yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, avans teminat mektubunun geçerlik şartı taşıdığını, davacının yürürlük/geçerlik şartını ispatlayamadığını savunarak husumet ve esas yönlerinden davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, takip talebinin adi ortaklık adına alacaklı sıfatı ile başlatıldığı, adi ortaklık adına yetkilendirilen ... tarafından verilen vekaletnameye göre davacı vekili tarafından bu davanın açıldığı, oysa adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmaması sebebiyle bu davayı adi ortakların kendi adlarına birlikte açmaları gerektiği, bu nedenle vekilin de takip ehliyeti ve dava açma ehliyeti olmadığı, davacı adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığı, HMK’nun 114/1.d maddesi uyarınca dava şartının gerçekleşmemiş olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

    DAVA :İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 15/05/2023 KARAR TARİHİ : 28/03/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ... ile davalı ... arasında ... ve ... Ortaklığı ünvanıyla adi ortaklık kurulduğunu ve faaliyet gösterdiğini, adi ortaklığın, ... Kurumu'na prim borcu oluşması üzerine, tarafların 7326 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'dan yararlanarak prim borcu ödemesi için ... Başkanlığı ... ......

      Adi belge niteliğindeki senette yer alan hakkın BK’nun 163.maddesi gereğince alacağın temliki yolu ile devri mümkündür. Davacıya usulüne uygun şekilde yapılmış bir alacağın temliki söz konusu değildir. Senet arkasındaki ciro alacağın temliki hükümlerini doğurmaz. Hal böyle olunca davacının alacak hakkı doğmadığından anılan senet yönünden davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının gözetilmemesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        bulunduğu, kanat ve sonucuna varıldığı, Davacı vekili, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin olmaması sebebiyle, adi ortaklığın borcunun tahsilini ------ talep ettiği, Davalı---- arasında akdedilmiş olan -----nolu maddesi hükmüne göre, Ortaklığın dışarıya karşı temsil ve ilzamına, banka haricinde her iki ortak münferiden yetkili olduğu, bu hükme göre, adi ortaklığın ortaklarından herhangi bir birinin adi ortaklık adına yapmış olduğu, banka işlemi dışındaki İşlemlerin adi ortaklığı bağlayacağı, ---- Bu işlemler nedeniyle adi ortaklığın üçüncü kişilere karşı yüklendiği borçlardan, ortakların müteselsilen sorumlu olacağı, --- Buna göre, -----davacı şirkete karşı yüklenmiş olduğu borçlardan, diğer ortak --------- müteselsilen sorumlu olduğu, Bu nedenle de adi ortaklıktan alacaklı olan davacı şirket, adi ortaklığın borcunu dilediği ortaktan talep etme hakkına sahip olduğu, --- tamamını----------- talep edebileceği, Pek tabi ki ortaklardan birinin takip sonucunda adi ortaklığın işbu borcunun...

          bulunduğu, kanat ve sonucuna varıldığı, Davacı vekili, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin olmaması sebebiyle, adi ortaklığın borcunun tahsilini ------ talep ettiği, Davalı---- arasında akdedilmiş olan -----nolu maddesi hükmüne göre, Ortaklığın dışarıya karşı temsil ve ilzamına, banka haricinde her iki ortak münferiden yetkili olduğu, bu hükme göre, adi ortaklığın ortaklarından herhangi bir birinin adi ortaklık adına yapmış olduğu, banka işlemi dışındaki İşlemlerin adi ortaklığı bağlayacağı, ---- Bu işlemler nedeniyle adi ortaklığın üçüncü kişilere karşı yüklendiği borçlardan, ortakların müteselsilen sorumlu olacağı, --- Buna göre, -----davacı şirkete karşı yüklenmiş olduğu borçlardan, diğer ortak --------- müteselsilen sorumlu olduğu, Bu nedenle de adi ortaklıktan alacaklı olan davacı şirket, adi ortaklığın borcunu dilediği ortaktan talep etme hakkına sahip olduğu, --- tamamını----------- talep edebileceği, Pek tabi ki ortaklardan birinin takip sonucunda adi ortaklığın işbu borcunun...

            Mahkemece, 1- İtirazın iptali davası yönünden; en son 1995 yılını ihtiva eden belgeye dayanılarak 236.665,41 TL alacağın tahsili için yapılan takibe ilişkin itirazın iptali isteminin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile reddine; 2- Alacak davası yönünden ise; Davacı taraf aynı zamanda belgeleyemedikleri fakat tarafların kardeş olmalarına göre tanıkla ispat etmeye çalışacakları diğer bir bölüm alacakları olduğunu da ileri sürerek ortaklıktan kaynaklanan sermaye, semere ve kâr payı alacağı istenmekte ise de bu alacak bölümü için dosyanın tefrik edilmesi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-İtirazın iptali davası yönünden; Davalının süresinde zamanaşımı definde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, son ödemenin 1995 yılında yapıldığı ve aradan 17 yıl geçmekle alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile alacak istemine ilişkindir. Mahkemece adi ortaklığın feshi ile ilgili davanın takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına, alacak isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı ... temyiz etmiştir. Davacı dava dilekçesinde davalılarla birlikte "..."...

                Dava, taraflar arasında imzalanmış olan taşeron sözleşmesi kapsamında yapılan işler bedelinden ödenmeyen kısmın tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir. Davacı alt yüklenici, davalı ise asıl yüklenici (iş veren) dir. Davacı vekili, müvekkili ile davalının ortağı olduğu adi ortaklık arasında taşeron sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşme kapsamında edimini yerine getirmesine rağmen adi ortaklığın borcunun bir kısmının ödenmediğini, alacaklarının tahsili için davalı hakkında yaptıkları takibe haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığı, adi ortaklığa ilişkin davalarda, adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerektiği, adi ortaklık tarafından açılacak davaların iştirak halinde mülkiyet hükümleri gereği bütün ortaklar tarafından birlikte açılması gerektiğinden bahisle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/827 Esas KARAR NO : 2022/471 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/10/2017 KARAR TARİHİ : 14/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;üvekkil şirket davalı/borçlu şirket ve yine davalı borçlu şirketin adi ortak olarak borçlarından sorumlu olduğunu, ... Adi ortaklığından olan cari hesap alacağı mevcut olduğunu, bu alacağın Kuzey ...- ......

                    Şti.nce........ tarihinde ........TL nakit ödeme yapıldığı, dava dışı ortaklığın davacıya ........TL borçlu göründüğü, bu tutarın da ödemelerden önce mutabık kalınan ........TL sinin davalı ........İnşaat Ltd. Şti.nin %........adi ortaklık payına isabet ettiğinden bahisle davalı borçlu olarak göründüğü; Davalıya ait defterlerde dava ve takip dayanağı faturaların kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu olgular karşısında adi ortaklığın para borcunun tahsili için bir adi ortak hakkında takip ve dava açılmasının mümkün olup olmadığı sorunu gündeme gelmektedir. Öğretide para borcunun tahsili için sadece bir ortağa başvurulması mümkün iken, Yargıtay'ın müstakar içtihatlarına göre davanın konusunu para alacağı teşkil etse bile, icra takibinin ve itirazın iptali davasının tüm ortaklara karşı açılması gerekir. Olayda, yemek satım ilişkisinin davacı ile davalının da içinde bulunduğu adi ortaklık arasında gerçekleştiği, takip konusu faturaların adi ortaklık adına düzenlendiği belirgindir....

                      UYAP Entegrasyonu