WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, müvekkil şirket tarafından talep edilen alacakların adi ortaklığın tasfiyesinin beklenmesini gerektirmeyecek alacak olduğunu, davalı ...'...

    HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE: Dava, İİK' nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı takipte ve davada adi ortaklığı davalı olarak göstermiştir. Ancak adi ortaklığın kendisine ait bir tüzel kişiliği mevcut olmadığından davada taraf olma ehliyeti yoktur. Bir başka ifade ile adi ortaklığın dava ve takip ehliyeti olmadığı gibi, ona karşı da dava açılamaz. HMK 114/1-d maddesinde taraf ehliyeti dava şartlarından olarak sayılmıştır. ----- adi ortaklık niteliğinde olduğundan ve ----- adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından davada taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle ---- maddeleri gereğince ------ ortaklığı yönünden taraf ehliyeti bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir....

      Şti'ne adi ortak olması için davacı ile imzalanan gizli ortaklık sözleşmesine istinaden davalıya verildiği iddia olunan 125.000,00 TL işbu sözleşmenin feshi sebebiyle iade olunmayan kısmının iadesi için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK'nın 67. Maddesi gereği iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle görev şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İtirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup bu niteliği gereği davacı-alacaklı icra takip dosyasında takip talebinde gösterdiği borcun sebebi ile bağlıdır. Dava konusu Eskişehir 3....

      Şti'ne adi ortak olması için davacı ile imzalanan gizli ortaklık sözleşmesine istinaden davalıya verildiği iddia olunan 125.000,00 TL işbu sözleşmenin feshi sebebiyle iade olunmayan kısmının iadesi için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK'nın 67. Maddesi gereği iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle görev şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İtirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup bu niteliği gereği davacı-alacaklı icra takip dosyasında takip talebinde gösterdiği borcun sebebi ile bağlıdır. Dava konusu Eskişehir 3....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde, dava dilekçesinde dava konusu alacağın davacı ile adi ortaklık arasındaki eser sözleşmesinden doğan cari hesap alacağı olduğunun belirtilmediğini, dolayısıyla ön inceleme duruşmasında iddianın genişletilmesine muvafakatleri bulunmadığının bildirildiğini, ancak dikkate alınmadığını, bilirkişi incelemesinin yukarıda anlatılan nedenle davacı defterlerinde müvekkili hesapları üzerinde değil, dava dışı adi ortaklığın hesapları üzerinde yaptırılması gerektiğini, ancak müvekkili hesapları üzerinde inceleme yaptırıldığını, adi ortaklığın borçları araştırılmakta ise adi ortaklığın defterleri üzerinde de araştırma yapılması gerektiğini, adi ortaklığın borcu sebebiyle dava açılmamış olmakla beraber, tahkikat buna göre yürütüldüğü için adi ortaklığın diğer ortağı dava dışı ... Ltd. Şirketinin alacağı sebebi ile davacı aleyhine açılmış olan İstanbul 11....

        Kaldı ki, adi ortaklığı oluşturan davalı şirketler ödeme emrinde gösterilmediğinden sadece adi ortaklık takip borçlusu olarak belirtildiğinden, Mahkememizce itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilse dahi, davacı alacaklının tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklığa karşı hükmün infazını ve alacağın tahsilini sağlama imkanı da bulunmamaktadır. Konuya ilişkin içtihatlara bakıldığında: Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/6967 E., 2016/1450 K. sayılı ilamında "...iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalıların bir araya gelerek oluşturduğu iş ortaklığının adi ortaklık statüsünde olduğunu, ADİ ORTAKLIK ALEYHİNDE ANCAK ADİ ORTAKLIĞI OLUŞTURAN ORTAKLAR TARAF GÖSTERİLEREK İCRA TAKİBİ YAPILMASININ MÜMKÜN OLDUĞU, borçlu olarak gösterilen adi ortaklığın tüzel kişiliği ve taraf ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle, itirazın iptali davasının dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

          Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır....

            Asliye Ticaret Mahkemesi ESAS NO : 2018/1220 Esas KARAR NO: 2021/185 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/10/2018 KARAR TARİHİ : 17/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının adi ortağı olduğu ---- hissesini ve adi ortaklığın ortak yaptığı işi devraldığını, bu nedenle ortak olarak yaptıkları işten sorumlu olduğunu, ----- davacıdan malzeme aldıklarını, ödemeler sonunda davalının ----- kaldığını, TBK'nin 638/3. maddesi uyarınca adi ortakların ortaklığın borcundan müteselsil sorumlu olduklarını, bu nedenle davalının ----- sayılı dosyasına davalı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              İnşaat Adi Ortaklığı" gösterilmek suretiyle eldeki iş bu davanın açıldığı, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; davacı alacaklı yanca her ne kadar adi ortaklık taraf gösterilmek suretiyle icra takibi başlatılmış ve aynı şekilde itirazın iptali davası açılmış ise de; adi ortaklığın kendisine ait bir tüzel kişiliği mevcut olmadığı gibi davada taraf olma ve takip ehliyetinin de bulunmadığı, 6098 sayılı TBK'nın 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklığın taraf ehliyeti olmadığından, adi ortaklık aleyhine açılacak dava ve takiplerin de, somut olayda olduğu gibi davanın konusu para ise ortaklar bu borçtan müteselsil sorumlu bulunduklarından ortaklardan biri , bazıları ya da tümüne karşı (ihtiyari dava arkadaşlığı) açılması gerektiği, ancak davacı alacaklı yanca, doğrudan adi ortaklık taraf gösterilmek suretiyle takip başlatıldığı ve dava açıldığı, bu haliyle de, adi ortaklığın takip ve dava ehliyeti bulunmadığı ve taraf, dolayısıyla da takip ehliyetini de 6100 sayılı HMK'nın 114/...

                Dosyadaki bilgi ve belgelerden; mahkemece verilen ilk hükümde, taraflar arasında adi ortaklığın bulunmadığı belirlenerek, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre yapılan değerlendirme neticesinde davanın kısmen kabul edildiği, davalının temyizi üzerine Dairece verilen bozma ilamında; uyuşmazlığın “davacı tarafından besi çiftliğine adi ortak olduğu inancıyla yapılan harcamalar ve sarfedilen emek nedeniyle doğan alacağın tahsiline yönelik itirazın iptali davası” olarak tanımlandığı, ardından hükmün, davalı ... ve davaya dahil edilen ... arasında adi ortaklık kurulduğu belirtilerek, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından dava açılırken husumetin tüm ortaklara karşı yöneltilmesi gerektiğinden bahisle taraf teşkili yönünden bozulduğu, buna karşın mahkemece verilen ikinci hükümde ise, bozma ilamı yanlış değerlendirilerek taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu gerekçesiyle tasfiye hükümleri uygulanarak karar verildiği anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu