Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/01/2020 KARAR TARİHİ : 16/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirketin davalı borçludan Ankara ... Müdürlüğü’nün 2019/571 E. sayılı takip dosyasına konu alacağına istinaden icra takibine girişildiğini, davalı borçlu tarafından 25.02.2019 tarihli itiraz dilekçesi ile kendisine karşı yapılan icra takibine konu borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, öncelikle davalı borçlunun davacı müvekkili şirkete takip tarihi itibariyle takip miktarı kadar borcu bulunmakta olup, 50.000,00TL bedelli 30.07.2016 vade tarihli bono aslı tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile açmış oldukları... .......

    ve ... adi ortaklığı aleyhine yapılan icra takibinde 429.030,96 TL asıl alacak, 53.716,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 482.747,53 TL talep edilmiş, davalı borçlu tarafın itirazı üzerine takip durmuştur. Eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve %20 icra inkâr giderimi istenmiştir. Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda borçlu olarak gösterilen adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından ve adi ortaklık adına takip ve dava açılmayacağından HMK'nın 114/1-d maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir. Yerel mahkemece hükme dayanak yapılan gerekçe yerinde görülmemiştir. Şöyle ki; ortak girişim iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişinin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri bir ortaklık türü olup, tüzel kişilikleri olmadığından taraf ehliyeti yoktur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan alacağa ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 17.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        - K A R A R - Davacı vekili, yemek hizmeti verilmesi konusunda davacı dışı ..... ile davalı adi ortaklık arasında yazılı sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre yemek hizmeti verilmesi için kullanılan yakıt bedelinin davalı adi ortaklığa ait olduğunu, daha sonra dava dışı şirketin sözleşmeden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini müvekkiline devrettiğini, müvekkilinin sözleşme kapsamında davalı adi ortaklığa yemek hizmeti verdiğini, müvekkili tarafından kullanılan yakıt bedelinin ödenmemesi üzerine yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında davanın tahkim şartı nedeniyle usulden red edildiğini, davadan sonra tahkim şartının yerine getirilmesi için gönderilen ihtarnameden sonuç alınamadığını belirterek itirazın iptaline ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı tarafın ... ve ... ile birlikte oluşturdukları adi ortaklık ile davalı tarafın ...'den ithal ederek kendilerine vereceği USB Flash Bellekleri satın almak üzere anlaştıkları, davacı ile adi ortaklık kuran dava dışı ... ve ...'...

            Mahkemece, davacı ile davalının içinde bulunduğu adi ortaklık arasında mal alışverişi bulunduğunun tarafların kabulünde olduğu, takibe dayanak faturaların adi ortaklık adına kesildiği, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmadığı, bu sebeple açılacak davanın ve yapılacak takibin adi ortaklara birlikte yöneltilmesi gerektiği, ancak dava konusu borcun para borcu olduğu, adi ortakların para borçlarından müteselsilen sorumluluklarının bulunduğu, bu durumda takibin ve davanın ortaklardan birine karşı da yöneltilebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. (1) Davacı-takip alacaklısı, davalı-takip borçlusu aleyhine dört adet faturaya dayalı olarak ... Dairesi’nin... esas sayılı takip dosyasında ilamsız takip başlatmıştır. Davalının borca ve yetkiye itirazı üzerine......

              Şti. arasında taşeronluk sözleşmesinin imzalandığını, yapılan kısmi ödemelerinin çeklere ilişkin olmadığını, iş bu çeklerin taşeron firmaya yapılan iş gereği verildiğini, çek bedellerinin ödenmemesinin kendilerinin sorumluluğunda olmadığını ileri sürerek davanın reddini davacı yanın %20 kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasını istemişlerdir.Mahkemece; davanın esas itibariyle adi ortalık alacağına ilişkin olduğu, adi ortaklığın çift imza ile temsili söz konusu olduğu, davanın davacı adi ortak tarafından diğer adi ortak ve işin yapımı nedeniyle adi ortaktan alacaklı çek lehtarı ... şirketine yöneltildiği, davanın adi ortaklık adına açılması zorunlu olduğu, ancak adi ortaklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğundan adi ortaklığın temsili için öncelikle kayyum atanması ve davanın adi ortaklık adına kayyum tarafından açılması gerektiği, belirtilen hususun yargılama aşamasında davacı yana kayyum atanması için süre verilmesi ve kayyumun davaya icazet vermesi suretiyle giderilebilecek bir...

                Davacı davalı ile yaptıkları adi ortaklık gereği alınan işin malzeme ve işçiliğinin adi ortaklık tarafından kendi firmasından satın alındığından bedelinin tahsilini talep etmiştir.Davalı,davacının adi ortaklıktan alacak talebinin adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında ileri sürülmesi gerektiğini savunmuştur.Tarafların belediyeden aldıkları ... için adi ortaklık yaptıkları dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacı adi ortaklıktan olan alacağını pilot ortak davalıdan talep etmiştir.Taraflar arasında davacı 2008/15435-2009/6275 tarafından açılan adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin dava derdest olduğu anlaşıldığına göre davacının adi ortaklıktan olan alacağının tahsili için açtığı eldeki dava ile adi ortaklığın fesih ve tasfiye davası birbirleri ile bağlantılı davalar olup biri hakkında verilecek karar diğer davayı da etkiler nitelikte olduğundan her iki davanın birleştirilerek görülmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

                  DAVA :Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) DAVA TARİHİ : 26/07/2021 KARAR TARİHİ : 17/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; Davalılar ... ve ..., ... ve Ortakları ünvanı ile, Kayseri 10. Noterliğinin ..... yevmiye numaralı düzenleme işlemiyle adi ortaklık sözleşmesi düzenlediklerini,Noter huzurunda düzenlenen ortaklık sözleşmesinin 9. Maddesinde: " Ortaklardan herhangi biri ortaklık adına başkalarına diğer ortağın hbaeri olmadan borçlanamaz. Çek, bono, senet veremez, kefil olamaz." ve yine aynı sözleşmenin 13....

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Adi ortaklık 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Adi ortaklık, tüzel kişiliği haiz değildir. Adi ortaklıkların, tüzel kişilikleri bulunmadığı için fiil ehliyeti ve taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle adi ortaklık halinde yönetici ortağa dava açmaya özel yetki verilmesi halleri dışında adi ortaklığın fiil ve taraf ehliyetleri bulunmamaktadır. Adi ortaklık tarafından açılacak davalar bakımından, adi ortaklığı oluşturan kişilerin TBK’nun 638. maddesi uyarınca taraf olarak birlikte hareket etmeleri gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu