DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2021/13888 Esas sayılı takip dosyasından ihtiyati hacizlerin tatbik edildiği anlaşıldığından, İİK'nun 266. maddesinde yer alan; “..takip başladıktan sonra bu yetki icra mahkemesine geçer” hükmü gereği, tasarrufun iptali davasının davalısı konumundaki şikayetçi hakkındaki ihtiyati haciz kararının asıl takibin başlatıldığı icra dosyasında tatbik edilmesi nedeni ile teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılması isteminin icra mahkemesince değerlendirilmesi gerekeceğinden, davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesince, şikayetçinin teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik isteminin esasının incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davalı tarafça ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş olmakla, mahkemece itirazın duruşmalı incelenmesi sonucunda , 03/12/2020 tarihli ara karar ile davalının ihtiyati hacze itirazının reddine karar vermiştir. Sözkonusu kararı davalı Yıldıray Kıran vekili istinaf etmiş olup, istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz şartlarının somut olayda gerçekleşmediği, müvekkilinin taşınır taşınmaz mallarına, alacak ve haklarına 03/12/2020 tarihli ara karar gereğince konulan ihtiyati haciz kararının, gerekçesiz ve eksik inceleme sonucu verilmiş olması sebebiyle ve verilen ihtiyati haciz kararının dayanağının kesin alacağa dayanmadığı ileri sürülerek , itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılması istenmiştir. Dava ,para alacağına ilişkindir.İİK.nun 257. maddesinde "İhtiyati haciz şartları" düzenlenmiştir. Bu hükme göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması yeterli olup, tam ispat gerekmeyip yaklaşık ispat yeterlidir....
alacaklı vekili tarafından ilk işlemlerin yapıldığını, bu nedenle itirazın bu tarihte öğrenildiğinin kabulü gerektiğini, İİK'nın 264.maddesi uyarınca alacaklı tarafından 7 günlük sürede itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davası açmayan alacaklının ihtiyati haczinin hükümsüz kaldığını, hacizlerin kaldırılması taleplerinin icra müdürlüğünce 13/06/2019 tarihinde reddedildiğini belirterek şikayetin kabulüne ve müvekkilinin 16.10.2018 tarihinde esas takibe yaptığı itirazın 25.10.2018 tarihinde alacaklı tarafça öğrenildiğinin kabulüne, bu sebeple 7 günlük kanuni sürede ilgili davaları açmaması sebebiyle müvekkili üzerinde bulunan tüm ihtiyati hacizlerin hükümsüz kalmasından dolayı ihtiyati haciz müzekkeresi yazılan tüm kurumlara fek yazısı gönderilmesine ve mevcut tüm şerhlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece de 20/02/2023 tarihli gerekçeli ara kararıyla,TTK 792, HMK 87.,389. ve 392. maddelerine uygun şekilde takdiren tayin ettiği teminat türü ve miktarı karşılığında sözkonusu ihtiyati tedbir kararını vermiş olduğundan işbu ihtiyati tedbir kararına karşı davalı vekilince yapılan itiraz sebeplerinin yerinde olmadığı , bu nedenlerle ihtiyati tedbir ara kararına vaki itirazının reddi gerektiği anlaşılmıştır.Ancak mahkemece yanılgılı sebep ve gerekçelerle davalı vekilinin ihtiyati tedbire karşı yaptığı itirazlarının kabulüne ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verildiğinden, istinaf edilen işbu ara kararının usul, yasa ve bu aşamadaki mevcut derdest dava dosyası kapsamına aykırı olduğu anlaşılmıştır....
GEREKÇE: davacı üçüncü kişi tarafından, tasarrufun iptali davası kapsamında araçları hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi üzerine, araçların davacının faaliyetini sürdürebilmesi için davacının kullanımında kalması zorunluluğundan bahisle teminat mukabilinde ya da teminatsız olarak ihtiyati hacizlerin uygulanmasının kaldırılmasının talep edildiği görülmektedir. Buna göre uyuşmazlık, İİK'nın 263. maddesi şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebi olmamasına rağmen mahkemece hukuki nitelendirmenin İİK'nın 266. maddesi kapsamında ihtiyati hacizlerin kaldırılması olarak yapılması ve buna ilişkin karar verilmesi, taleple bağlılık ilkesi ile bağdaşmadığından, HMK'nın 297/2 maddesine aykırıdır. Bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilmelidir. O halde, mahkemece İİK'nın 263. maddesi kapsamında değerlendirme ve yargılama yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
GEREKÇE: davacı üçüncü kişi tarafından, tasarrufun iptali davası kapsamında araçları hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi üzerine, araçların davacının faaliyetini sürdürebilmesi için davacının kullanımında kalması zorunluluğundan bahisle teminat mukabilinde ya da teminatsız olarak ihtiyati hacizlerin uygulanmasının kaldırılmasının talep edildiği görülmektedir. Buna göre uyuşmazlık, İİK'nın 263. maddesi şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebi olmamasına rağmen mahkemece hukuki nitelendirmenin İİK'nın 266. maddesi kapsamında ihtiyati hacizlerin kaldırılması olarak yapılması ve buna ilişkin karar verilmesi, taleple bağlılık ilkesi ile bağdaşmadığından, HMK'nın 297/2 maddesine aykırıdır. Bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilmelidir. O halde, mahkemece İİK'nın 263. maddesi kapsamında değerlendirme ve yargılama yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/8- E. ve 18/11/2021 günlü İhtiyati Haciz kararına dayalı olarak yapılan tüm hacizlerin KALDIRILMASINA," şeklinde düzeltilmesine, 2- Kararın İcra Müdürlüğünce taraflara tebliğine," şeklinde tavzihen karar vermiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ara kararla ihtiyati haciz kararını veren Mahkemece kararın uygulanması için Anadolu İcra Müdürlüğünün görevlendirildiğini, icra müdürlüğünce yapılan işlemin bu ara kararı uygulamaktan ibaret olduğunu, herhangi bir takibin başlatılmadığını, ancak Mahkemece davanın karara bağlanmasından sonra esas takibe geçilebileceğini, Mahkemece ihtiyati haciz kararının infazının takibe başlanıldığı şeklinde hatalı yorumlanarak sonuca gidildiğini, İİK'nın 266. maddesi uyarınca İcra Mahkemesinin taleple ilgili karar verme yetki ve görevinin bulunmadığını, davada para depo edilmesi karşılığında haczin kaldırılması görevinin davaya bakan İstanbul Anadolu 6....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/8- E. ve 18/11/2021 günlü İhtiyati Haciz kararına dayalı olarak yapılan tüm hacizlerin KALDIRILMASINA," şeklinde düzeltilmesine, 2- Kararın İcra Müdürlüğünce taraflara tebliğine," şeklinde tavzihen karar vermiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ara kararla ihtiyati haciz kararını veren Mahkemece kararın uygulanması için Anadolu İcra Müdürlüğünün görevlendirildiğini, icra müdürlüğünce yapılan işlemin bu ara kararı uygulamaktan ibaret olduğunu, herhangi bir takibin başlatılmadığını, ancak Mahkemece davanın karara bağlanmasından sonra esas takibe geçilebileceğini, Mahkemece ihtiyati haciz kararının infazının takibe başlanıldığı şeklinde hatalı yorumlanarak sonuca gidildiğini, İİK'nın 266. maddesi uyarınca İcra Mahkemesinin taleple ilgili karar verme yetki ve görevinin bulunmadığını, davada para depo edilmesi karşılığında haczin kaldırılması görevinin davaya bakan İstanbul Anadolu 6....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması, terditli olarak bedel iadesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....