Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 68/son maddesinin 1. cümlesi (itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise, alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir.) hükmünü içermektedir. Buna göre borçlu aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının tazminat talebinde bulunması gerekli olup, tazminat talebinin ise itirazın kaldırılması incelemesi sonuçlanıncaya kadar yapılması mümkündür. Somut olayda alacaklı tarafından itirazın kaldırılması incelemesi sırasında, yargılama sürecinde 09/01/2018 ve 07/02/2018 tarihli dilekçelerle tazminat talep edildiği ve mahkemece alacaklının itirazın kaldırılması talebinin kabulüne karar verildiği görülmektedir....

    Olayımıza gelince; Davacı vekili 03.10,2012 tarihli dava dilekçesinde borçlunun aleyhine yapılan takibe itiraz etmediğini belirterek temerrüt nedeniyle tahliye davası açtıktan sonra 15.10.2012 tarihli dilekçesiyle davasını itirazın kaldırılması ve tahliye olarak ıslah ettiklerini bildirmiştir. Davacı vekili başlangıçta itirazın kaldırılması isteminde bulunmadığı halde yeni bir dava niteliğinde olan itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur. Bu şekilde yapılan ıslah HMK.'ya göre geçerli ve usulüne uygun bir ıslah olarak kabul edilemez. Bu durumda mahkemece usulüne uygun bir ıslah bulunmadığından süresinde yapılan itirazın kaldırılması istenmeden tahliye davası açılamayacağından davanın bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, Ağustos 2012 ay kirasının ödendiği, diğer aylar yönünden muacceliyet koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle yazılı şekilde red kararı verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçluların itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davalı kiracının icra dairesine ileri sürdüğü itirazı İcra İflas Kanununun 62. maddesi kapsamında geçerli bir itiraz olmadığından davacı tarafın itirazın kaldırılmasına yönelik talebi fuzuli işlem olduğundan itirazın kaldırılması talebinin reddine, davalının tahliyesine karar verilmiş karar davalı borçlular tarafından temyiz edilmiştir....

        Davalı itirazında 18.203 TL ana para borcunu kabul ettiğini, bunun dışında kalan miktara itiraz ettiğini beyan etmiştir.Davalı borçlu kabul ettiği 18.203 TL’yi 22/07/2010 tarihinde icra dosyasına yatırmıştır.İcra dosyasına ödenen paranın faizi ve diğer ferileri yönünden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir. 3-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; İ.İ.K.68/son maddesi gereğince “itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu,talebin aynı nedenlerle reddi halinde alacaklı diğer tarafın talebi üzerine icra tazminatına mahkum edilir.” Davalılar vekili, davanın reddi istemi yanında davacının %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini de talep etmiştir. Mahkemece itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verildiğine göre,reddedilen kısım üzerinden davalı lehine icra tazminatına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı kira alacağının tahsili için tahliye talepli başlattığı icra takibine borçlu davalının itirazı üzerine icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

            Borçlu vekilinin icra dairesine süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz ettiği ve çekle ilgili resmi evrakta sahtecilik suçundan şikayetinin devam ettiğini bildirdiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. İİK'nun 63. maddesi gereğince borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilir. Somut olayda, borçlu vekili, itirazın kaldırılması isteminin incelenmesi sırasında verdiği 31/03/2014 havale tarihli dilekçesinde takibe konu çekin keşide tarihi kısmında tahrifat yapıldığını, süresinden sonra bankaya ibraz edildiğini ve çekin zamanaşımına uğradığını belirtmesine göre, bu itirazlar "senet metninden anlaşılan" itiraz sebepleri arasındadır. (Prof.Dr....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya 400.000 Belçika Frangı borç para verdiğini, ödenmemesi üzerine icra takibi yaptığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kaldırılması ile %40 oranında icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, davacıdan borç para almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, açılan davanın itirazın kaldırılması davası olması nedeniyle İcra Tetkik Merciinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Bir davada maddi vakaları bildirmek tarafların hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemenin görev ve yetkisindedir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı ve yukarıda alıntı yapılan yargıtay kararı incelendiğinde, davacının itirazın iptali istemi ile açmış olduğu davayı tümden ıslah ederek itirazın kaldırılması davasına dönüştürdüğü, itirazın kaldırılması davalarında görevli mahkemenin İİK'nın 68. Maddesinde düzenlendiği, bu maddeye göre itirazın kesin veyahut geçici olarak kaldırılması talepli davalarda görevli mahkemenin icra mahkemeleri olduğu anlaşılmış, davacının ıslah dilekçesindeki talepleri doğrultusunda mahkememizin görevsizliğine görevli mahkemenin Pazar İcra Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine," dair karar verildiği anlaşılmıştır....

                Alacaklı kiralayan, borçlunun itirazı üzerine icra mahkemesinden "tahliye" istemeden, yalnız "itirazın kaldırılmasını" isteyebilir. İcra mahkemesinin itirazın kaldırılmasına ilişkin kararından sonra alacaklı kiralayan buna dayanarak kararın kesinleşmesinden itibaren icra mahkemesinden borçlu kiracı hakkında tahliye davası açabilir. Bunu engelleyen bir yasa hükmü bulunmamaktadır. Ancak bu gibi hallerde tahliye davasının hangi tarihten başlayarak ne kadar sürede açılması gerektiği hususu önem kazanmaktadır. Şayet itirazın kaldırılması davası devam etmekte ise tahliye davası yargılama devam ettiği sürece her zaman açılabilir. Eğer itirazın kaldırılması kararı kesinleşmiş ise bu takdirde tahliye davası itirazın kaldırılması kararının kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde açılmalıdır. Zira İİK.nun 269/a maddesinde "takibin kesinleşmesi halinde tahliye davasının ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde açılması gerektiği" öngörülmüştür....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davalının beyanının itiraz olarak değerlendirilmediği ve takibin durdurulmadığı anlaşıldığından itirazın kaldırılması talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, tahliye isteminin kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından 11.05.2015 tarihinde tahliye talepli başlatılan icra takibi ile ödenmeyen Aralık 2014 ila Mayis 2015 arası 6 aylık 2.400 TL kira bedeli ile işlemiş faiz toplamı 2.450,40 TL 'nin tahsili istenmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu