WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklının davacıların da içinde bulunduğu borçlulara karşı takip başlattığı, davacı borçluların borcun itfa ve zamanaşımı sebebiyle sona erdiğini ileri sürdüğü, mahkemece borcun itfa edildiği gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği, davalı borçlunun karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

Davacı borçlularca borcun itfa edildiği iddia olunmuştur. İİK'nun 149/a-1.maddesi göndermesi ile İİK.nun 33/1.maddesi uyarınca borçlunun itfa veya imhal itirazlarını ise yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usûlüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle ispatlaması gerekmektedir. Davacılar vekilince, itfa iddiasına ilişkin olarak ticari defter, faturaları delil olarak bildirmiş ise de dar yetkili icra mahkemesi tarafından incelenemeyeceğinden bu yöndeki taleplerin de yerinde olmadığı, ipoteğe ilişkin borcun itfa edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamadığı anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle Mahkemece aynı doğrultuda gerekçe ile verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...

İİK'nın 71. maddesi uyarınca; borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. Görüldüğü üzere ilamsız takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun icra mahkemesinde ileri sürebileceği takibin iptali ve taliki nedenleri sınırlı olup, itiraz ancak maddede sayılan belgelerle kanıtlandığı takdirde kabul edilebilir. Somut olayda; davacı tarafından sunulan idare mahkemesi kararları İİK'nın 71. maddesi kapsamında borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini gösteren noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge değildir....

Borçlunun başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine ilişkin olup, bu hali ile başvuru, İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa iddiasıdır. İİK'nun 71/1. maddesi uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için, itfa şikayetinin İİK'nun 71. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Somut olayda, borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak yaptığı harici ödemelerin, dosya borcundan düşülmesini ve buna göre maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiş, yaptığı ödemelere ilişkin olarak da temyiz dilekçesi ekinde ödeme dekontlarını ibraz etmiştir....

    İİK'nun 33/2.maddesi gereğince, "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka Noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.” Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman İcra Mahkemesinden isteyebilir. Borçlu aleyhine ilamların icrası yoluyla 08.10.2012 tarihinde başlatılan icra takibinde; icra emri, borçluya 10.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde, takibe konu ilamda hükmedilen alacağa ilişkin 18.508,30 TL'nin 11.10.2012 tarihinde, icra emrinin tebliğinden sonra alacaklının borçlu idareye bildirdiği hesaba yatırıldığı anlaşılmıştır....

      Mahkemesi'ne başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut ...... Dairesi'nde veya ...... Mahkemesi'nde veya Mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde ......nın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda borçlu şikayetinde; takibe dayanak ... 2.Aile Mahkemesi'nin 2009/538 Esas, 2010/716 Karar sayılı 30.10.2010 tarihli ilamından kaynaklanan birikmiş toplam 17.779,48 TL nafaka alacağının tamamı takipten önce itfa edilmiş olduğundan ......nın geri bırakılmasını talep etmiştir....

        nun 71. maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa şikayetinde bulunmuş, mahkemece borçlu .... yönünden takibin iptaline karar verilmiş, hükmü alacaklı vekili temyiz etmiştir. İİK.nun 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere itfa şikayetinin noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı mümkündür. Takip dosyasının incelenmesinde; Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/33 Esas sayılı dosyasında verilen tedbir kararı gereğince diğer borçlulardan ..... hakkında takibin tedbiren durdurulduğu ve bu tedbir kararının 19.02.2014 tarihli müzekkere ile takip dosyasına bildirildiği, 26.02.2014 tarihinde diğer borçlulardan ....'...

          Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki akaryakıt istasyonu kira sözleşmesi uyarınca dava ve takip konusu 2 adet toplam 50.000 USD bedelli bonoların davalıya verildiği, bilahare bonoların icra takibine konulması üzerine taraflar arasında düzenlenen protokoller ile her biri 34.800.00 YTL bedelli 3 adet bono verilerek borcun yenilendiği davalının borcun yenilenmesi üzerine verilen bonoları takibe koyması gerekirken önceki takibe konu bonoları takip konusu yapmasının borcun itfa edilmiş olması nedeniyle yerinde olmadığı icra hukuk mahkemesince sonraki takibin itfa nedeniyle iptal edildiği borcun yenilenmesi üzerine verilen bonolar ödenmediğinden davalının takibinde haksız ve kötüniyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacıların davalıya dava konusu bonolar nedeniyle borçlu olmadıklarının tesbitine, iptal edilen takip nedeniyle yeniden karar verilmesine...

            İİK'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanunun 33/1. maddesinde; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmüne yer verilmiştir. Borçlu, icra emrinin tarafına tebliğinden itibaren yedi günlük yasal süre içerisinde yapmış olduğu başvurusunda sair nedenlerle birlikte takibe konu borcun ödendiğini ileri sürerek ödeme itirazında bulunmuş olup, başvuru bu hali ile, İİK'nın 149/a-1. maddesi göndermesiyle İİK.nun 33/1. maddesine dayalı takipten önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır....

              Başvuru bu hali ile İİK'nun 169. maddesine dayalı, ödeme emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazı olup, İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır. Burada ispat külfeti borçluya aittir. Somut olayda; takip dayanağı senetin ön yüzünde lehdarının ..., keşidecisinin ... ve aval vereninin ... olduğu, anılan senetin aval veren-alacaklı ...’e ciro edildiği görülmektedir. Her ne kadar ödeme iddiasını ispat için dosya kapsamına 10.09.2013 tarihli ve ... imzalı bir belge sunulduğu görülse de, anılan belgenin taraflar ile ilgisinin ispatlanamadığı ve alacaklı tarafından da söz konusu belgenin kabul edilmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan dar yetkili icra mahkemelerinde, kambiyo senetlerine dair borca itiraz davasında, borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği ancak resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanabilir, tanık beyanları ile ispat düşünülemez....

                UYAP Entegrasyonu