WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava İİK'nın 71. maddesi kapsamında zamanaşımı ve itfa iddiasına dayalı şikayettir. Gerede İcra Müdürlüğü'nün 2010/469 esas sayılı dosyasının tetkikinden; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, mahkemece davacı borçlunun itfa şikayetinin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, itfa şikayetinin, noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı mümkündür....

Aile Mahkemesinin 01.08.2016 Tarih ve 2016/805 E. 2016/1016 K. sayılı ilamına dayalı ilamlı icra takibi yapılmış, davacı borçlu vekiline icra emri 25.08.2021 tarihinde tebliğ edilmiş, 01.09.2021 tarihinde açılan dava ile itfa itirazı nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi istenmiş, mahkemece ödemeye ilişkin belgeler toplanarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporuna dayanarak davanın kısmen kabulüne 166.505,03 TL yönünden icranın geri bırakılmasına fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir. İİK'nun 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33. Ve 33/a maddeleri uyarınca itfa ve zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemidir. Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2018/7321 E. sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine 86.900,00 TL iştirak nafakası asıl alacağı üzerinden başlatılan ilamlı icra takibi olduğu, takibin dayanağını Antalya 1. Aile Mahkemesinin 2005/954 E. 2005/981 K. sayılı, 18/10/2005 tarihinde kesinleşen ilamının oluşturduğu, bu ilamda müşterek çocuk Talya için aylık 550,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, icra emrinin davacıya 27/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 7 günlük sürede olduğu anlaşılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 156. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 135. maddesi hükmüne göre alacak bir hüküm ile sabit olmuşsa zamanaşımı süresi 10 yıldır....

O halde, mahkemece, salt bir ibraname olmayan itfa ve imhal anlamına gelmeyen belgeye itibar edilerek kesinleşmiş mahkeme ilamının hüküm fıkrasının değiştirip işlevsiz kılacak şekilde tahakkuk edecek nafaka miktarının belirlenmesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi ve buna bağlı olarak haczin kaldırılması isabetsizdir. Bunun yanı sıra haricen ödendiği icra müdürlüğüne bildirilen 1.500.000,00 TL’lik ödemenin dosya hesabında nazara alınacağı tabiidir. Diğer taraftan, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, itfa itirazı dışında meskeniyet şikayetinde de bulunduğu görülmüş olup, HMK’nın 297. maddesine uygun olarak bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesi de doğru olmayıp kararın tüm bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

    DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, icra emrinin tebliğinden önceki ve sonraki döneme ilişkin ödemelere dayalı olarak açılan dosya hesabına yönelik şikayet davasıdır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, davacı tarafın istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. İ.İ.K'nın 33/1. maddesi gereği, borçlu icra emrinin tebliği üzerine 7 gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak, borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası, yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır....

    Noterliği'nce düzenlenen 17.04.2015 tarih ve 20608 yevmiye numaralı ihtarnamenin 21.05.2015 tarihinde, yine, aynı noterliğin 16.06.2015 tarih ve 32250 yevmiye numaralı ihtarnamesinin ise 01.07.2015 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, söz konusu hesap kat ihtarlarına borçlu tarafından itiraz edilmediği ve bu nedenle, borçlunun, anılan madde koşullarında ihtarnamelere itirazı gerçekleşmediğinden ihtarnamede belirtilen 38.025,28 TL borç miktarının kesinleşmiş olduğu,14.09.2015 tarihinde icra emrinin tebliği üzerine borçlu tarafından 21.09.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan, ipoteğe konu 6071 ada 4 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 numaralı bağımsız bölümün, borçlunun bir başka alacaklısı tarafından yürütülen .......

      Bonolarda takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tabi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede İİK.nun 71. maddesi göndermesi ile İİK.nun 33/a maddesi gereğince süreye tabi değildir (HGK.nun 4.11.1998 tarih ve 1998/12- 763 E. - 1998/797 K.). Davacı - borçlunun icra hukuk mahkemesine başvurusunda usulsüz tebliğ şikayetinin yanında zamanaşımı itirazı ve borca itiraz da bulunduğu, mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin reddi ile davacı - borçlunun ileri sürmüş olduğu zamanaşımı itirazının ve borca itirazın incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

      Alacaklı adi belge altındaki imzayı inkar ederse icra hâkimi İİK’nın m. 68/5 hükmünü kıyasen uygulayamaz ve imzanın alacaklıya ait olup olmadığı hakkında bir inceleme yapamaz (veya bilirkişiye yaptıramaz); takibin iptalini reddetmekle yükümlüdür (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, Ankara 2013 s.340). İtfa nedeniyle İİK’nın 71/1 maddesi uyarınca icra takibinin iptal edilmesi için itfanın takibin kesinleşmesinden sonraki bir dönemde olması ve 71/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatı gereklidir. Somut olayda ödeme emri 07.05.2010 tarihinde borçlu ...’a, 11.07.2011 tarihinde ise borçlu ...’a tebliğ edilmiştir....

        GEREKÇE : Uyuşmazlık ilamlı takip yolu ile başlatılan takipte zaman aşımı itirazı ile borca itiraz istemine ilişkindir. Adana 7.İcra Müdürlüğünün 2017/1409 esas sayılı dosyasının incelemesinde ; Alacaklı T3 vekili tarafından borçlu T1 aleyhine Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/1172 esas ve 2001/1072 karar sayılı ilamı dayanak yapılarak ilamlı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 21/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından 27/02/2017 tarihinde yasal süresi içerisinde zaman aşımı ve borca itiraz nedeniyle takibin iptali davasını açtığı görülmüştür. Davacı borçlu tarafından zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması ve itfa nedeniyle takibin iptali istemiyle dava açıldığı sabit olup takibe konu manevi tazminat yönünden icranın geri bırakılmasına dair karar istinaf konusu edilmediğinden bu husus inceleme konusu yapılmamıştır....

        İİK'nın 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK'nın 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Somut olayda, borçlu şirket iddiasını şikayet dilekçesi ekinde sunulan ibranameye dayandırmıştır. Sözü edilen ibranamede tarih yer almamakla birlikte ibraname içeriğinde takibin kesinleştiği ifadesine yer verildiği gibi borçlu aksi yönde bir iddiada bulunmamıştır. Diğer bir ifade ile itfa şikayetine dayanak gösterilen ibranamenin takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde düzenlendiği kabul edilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu