WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hüküm vekil ile müvekkil arasında çıkacak ve iç ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkları düzenlemek amacıyla öngörülmüştür (HGK. 07.04.2004 tarih ve 2004/12-213 esas, 2004/215 karar). Dolayısıyla, takip borçlusunun, ...’ya haciz bildirisi neticesinde yaptığı ödemelerin, takip alacaklısına ait olan vekalet ücretini de içerdiğinin kabulü gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 100. maddesinde; “Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Aksine anlaşma yapılamaz” hükmü yer almaktadır. O halde mahkemece, takip borçlusunca haciz bildirisine istinaden yapıldığı iddia edilen ödemelerin değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca borcun itfa edildiği sebebine dayalı borca itiraz niteliğindedir. Aynı Yasa'nın 169/a-1. maddesine göre; hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. Takip dayanağı senedin teminat olarak verildiği hususu borca itiraz niteliğinde olup borçlunun İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal sürede ileri sürmemesi halinde mahkemece nazara alınamaz. İİK'nun 170/a-son maddesinde ise; "Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu itiraz dilekçesinde, senedin teminat senedi olduğunu ileri sürmemiş, borcunu ödediğini bildirmiştir....

      İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." hükmüne, aynı kanunun39/1. Maddesinde ise; ''İlama müstenit takip, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar'' hükmüne yer verilmiştir. Zamanaşımının kesilmesi için alacaklının, icra dosyasında takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunması ve takibi işlemsiz bırakmaması gerekir. Somut olayda, ........tarihli, 2001/402 E.- 619 K. sayılı rücuen alacağa ilişkin ilamı ve Yargıtay 10....

        Deri Mamülleri San. ve Tic.A.Ş., Mader Deri Sanayi ve Tic.A.Ş., ..., ..., ... ve ......,ın kefalet sebebiyle oluşan borçları bakımından tüm ferileri de dahil olmak üzere ibra ettiğimizi gayrikabili rücu kabul beyan ve taahhüt ederiz." şeklinde beyanda bulunarak tüm takip borçlularının ibra ettikleri, alacaklının davaya cevap dilekçesinde de protokol ve ibraname altındaki imzaya itiraz edilmediği, alacaklı tarafından imzası ikrar edilen, " 24.02.2022 tarihli borç tasfiye protokolü", "25.04.2022 tarihli ibraname" ve tarihsiz "makbuzdur" başlıklı belge kapsamında takip borçluları tarafından takibin kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği anlaşılmakla, itfa nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve istemin kabulü ile itfa nedeniyle davacı borçlular yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

          İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa iddiası uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için itfa şikayetinin İİK'nun 71. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Borçlunun dayandığı belgenin, alacaklı tarafından imzası ikrar edilmiş bir belge olmaması halinde, icra mahkemesince duruşma açılarak alacaklı duruşmaya çağrılmalı ve belge altındaki imza gösterilerek beyanı alınmalıdır. Alacaklı imzayı kabul ederse, borçlunun dayandığı belge artık imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş belge haline geldiğinden itfa itirazının kabulüne karar verilmesi gerekir....

          Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. " hükmü yer almaktadır. Buna göre mahkemece borca ilişkin itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....

          Mahkemece, dairemiz bozma ilamına uyularak diğer itirazlar incelenmiş, itfa ve faize ilişkin itirazlar yerinde görülmeyerek, şikayetin reddine ilişkin hüküm kurulmuştur. Borçlunun faize ve borcun kısmen ödendiğine ilişkin itirazı borca itiraz kapsamında olup İİK 169/a-6 gereğince takibin durduğu da göz önünde bulundurularak itirazın reddi kararı ile birlikte tazminata da hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu aleyhinde boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakası alacağının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmış, borçlunun ödeme itirazı üzerine Mahkemece birikmiş nafaka borcunun itfa edildiği kabul edilmiş ve icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nun 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk) Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu aleyhinde boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakası alacağının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmış, borçlunun itfa itirazı üzerine mahkemece banka hesabına yapılan ödemelerin takibe konu edilen dönem nafaka alacaklarını karşılar nitelikte olduğu gerekçesi ile itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nun 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....

                Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca borcun itfa edildiği sebebine dayalı borca itiraz niteliğindedir. Aynı Yasanın 169/a-1. maddesine göre; hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. Somut olayda borçlu itiraz dilekçesinde, senedin teminat senedi olduğunu ileri sürmemiş, borcunu ödediğini bildirmiştir. Bu durumda, borcun kabul edilmesi nedeniyle İİK'nun 170/a-son maddesi uyarınca artık dayanak senedin teminat olarak verilip verilmediği üzerinde durulamaz. Öte yandan, mahkemenin gerekçesinde geçen.... ile.... takibin tarafı olmadığı gibi, cevap dilekçesindeki açıklamaları ve yargılama aşamasındaki beyanları gözetildiğinde, alacaklı tarafın, takip dayanağı bononun, teminat senedi olduğuna ilişkin bir kabulünün bulunmadığı da görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu