Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesince tarafların dayandığı banka kayıtları ve deliller ilgili kurumlardan getirtilmiş, davacının itfa itirazı yönünden, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, denetime elverişli 14/01/2021 tarihli rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmesi yerinde olup, davacının bu yöndeki istinafı da isabetsizdir. Davacının; kesinleşmiş aile mahkemesi kararına dayalı ilamlı icra takibinde, alacaklı tarafından imzalanan tarihsiz protokol gereği alacaklı tarafın nafakalardan ve tahakkuk etmemiş nafaka alacaklarından feragat ettiğini, belirterek ödenmemiş herhangi bir nafaka alacağı bulunmadığını ileri sürerek itfa nedenine dayalı olarak icranın geri bırakılması talebinin incelenmesinde; ilama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nun 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....

İİK'nın 182 maddesine göre borçlu bütün alacaklılarının taleplerinin geri aldıklarına dair bir beyanname veya tekmil alacakların itfa olunduğu hakkında bir vesika gösterir veya akdolunan konkordato tasdik edilirse mahkeme iflasın kalkmasına ve borçlunun serbestçe tasarrufu için malların kendisine iadesine karar verir. Mahkememizce dosya bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişiden 26/12/2022 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi raporuna göre; alacakların bir kısmının ödendiği, bir kısmından feragat dilekçesi alındığı, ... 'a olan borcun ödenmediği ve adına bloke edildiği anlaşılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17/02/2005 tarih 2001/782 Esas 2005/68 Karar sayılı kararı ile davacı kooperatifin iflasına karar verildiği, iflas tasfiye işlemlerinin...21....

    O halde mahkemece şikayetçi yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, İİK.nun 33/1. maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İİK'nun 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' düzenlemesi mevcuttur. Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir....

        İİK.nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlunun ibraz ettiği ibra belgesindeki imza alacaklı tarafından kabul edilmiştir. Bu belgenin ibra amacıyla değil, evlilik süreci içinde başka amaçla kullanılmak üzere imzalı ve boş olarak verildiği yolundaki alacaklı iddiası, icra mahkemesince dinlenemez. Bu durumda mahkemece, belgenin İİK.nun 33/1. maddesinde belirlenen vasfa sahip olduğu kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesi yerine, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir....

          Bu halde TBK 100. maddesine göre, yapılan ödemenin öncelikle takip masrafları (icra vekalet ücreti dahil) ve faize mahsup edileceği göz önünde bulundurularak, bakiye alacağın belirlenmesi gerekirken asıl alacağın itfa nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 08.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            un icra mahkemesine başvurusunda; icra dosyasındaki 11.12.2013 tarihli taahhütnameye göre ödemesi gereken 100.700 TL'yi ödediğini ancak alacaklı tarafından icra dosyasından feragat edilmediğini ileri sürerek itfa ve feragat nedeniyle takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece, şikayet ve takibin iptalini talep etme hakkının bulunmadığı gerekçesi ile borçlunun talebinin reddedilmesi üzerine Dairemizce, ...'...

              İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmüne yer verilmiştir. Borçlu tarafın başvurusu; İİK'nun 33/1. maddesine dayalı, icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır. Somut olayda; her ne kadar istenilen birikmiş nafakanın hangi aylara ilişkin olduğu şikayete konu icra emrinde açıkça belirtilmemiş ise de, birikmiş nafakaya ilişkin olarak işlemiş faiz hesabının 18/09/2015 tarihinden takip tarihine kadar ki dönem için yapılması gözetildiğinde birikmiş nafaka olarak talep edilen nafakanın 2015 yılı Eylül ayına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesine dayalı itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın 33/1. maddesinde, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Buna göre, ilama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nın 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....

                Davacı tarafça dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan 15/10/2020 tarihli protokolün davalı tarafça kabul edilmemiş olması nedeni ile takip konusu senetlerin daha önceki takip konusu alacakla aynı alacağı içerdiği iddiasının ve borcun ödendiği iddiasının İİK 169/a maddesinde yer alan belgeler ile ispatlanamamış olması nedeni ile mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                UYAP Entegrasyonu