Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Davacı borçlu, borçlu olmadığını veya borcun itfa veya imhal edildiğini tanık veya yemin ile ispat edemeyeceği, takibe konu borcun ödendiğinin İİK'nun 169/a maddesindeki belgelerle davacı tarafından ispatlanamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

Davacının itfa itirazı sebebiyle icranın geri bırakılması talebi yönünden yapılan incelemede; İİK'nın 33/1. maddesinde, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nın 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir. Borçlunun itfa itirazının kabul edilebilmesi için ödeme belgelerinde takibe konu alacak için yapıldığına dair açık atıf bulunması zorunludur....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1011 KARAR NO : 2021/2595 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BURDUR İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2020 NUMARASI : 2020/97 ESAS 2020/186 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; alacaklıya borcunun bulunmadığını, alacaklı ile arasında traktör alışverişi olduğunu, traktör satımından dolayı takibe konu bononun düzenlendiğini, ancak traktör ücretinin ödenmesine rağmen düzenlenen senedin kendisine verilmediğini, yapılan takibin haksız ve kötüniyetli olduğunu beyanla borca ve takibe, borcun ferilerine yaptığı itirazın...

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava; Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2021/3665 Esas sayılı dosyası ile taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibe ilişkin olarak kısmi itfa nedeniyle icranın geri bırakılması isteminden ibarettir. İİK'nın 33/1. maddesine göre, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verilir....

    İİK.nun 169/a-1. maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre sunulan ödeme belgesinin takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için belgede takip dayanağı bonoya açıkça atıf yapılması zorunludur....

    Madde düzenlemesi açık olup itfa iddiasının yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar edilmiş belge ile ispatı zorunludur. İtfa iddiasını sayılan belgeler ile ispat yükü de davacı borçluya aittir. Dosyaya Antalya PTT Başmüdürlüğü tarafından verilen cevap ile tüm aramalara rağmen 2 adet havale ödeme belgesinin bulunamadığı bildirilmiştir. Bu durumda yazı cevabına ve istinafa konu bu ödemeler yönünden davacının itfa iddiasını ispat edemediğinin kabulü gerekeceğinden davacı yanca dayanılan diğer ödemeler de değerlendirilip mahsup edildiğinden mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Mahkemece; dosyada en son aldırılan ve net olarak kanaat bildiren bilirkişi raporu kararımıza esas alınarak senet altındaki imzanın davacıya ait olduğu kanısına varılarak davacı-borçlunun borca itiraz yönünden İİK 169/a uyarınca borçlu olmadığını veya borcun itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamayamadığı anlaşıldığından davacının imzaya ve borca itiraz davasının reddine ve davayı açmakta haksız ve kötüniyetli bulunan davacının icra inkar tazminatı ve para cezası ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Davacı vekili, raporların kesin kanaat içermediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    eklenen HMK'nın 359/4 maddesi uyarınca kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, İlişkin, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İİK'nın 364/1 maddesi uyarınca miktar itibarı ile kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....

    İİK'nın 169/a-l. maddesi gereğince, borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece borçlunun borca itirazı kabul edilir (Yargıtay 12. HD 29/05/2015 tarih 2015/10883 Esas 2015/22374 Karar). Somut olayda, ibraz edilen dekontlarda açıkça takibe konu borcun ödendiğini belirtir bir açıklama bulunmamaktadır. Borçlu itirazını İİK'nın 169/a-l. maddesinde belirtilen belgelerden biri ile ispatlayamamıştır. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde "davacı ile birlikte müşterek ve müteselsil borçlu olduğu senetten dolayı (Feyruz Özbek'ten) kendi payına düşen yani dosyanın yarısı olan 80.000 TL tahsil edildiği"ni beyan etmiştir. İbraz edilen dekontlardan alacaklı ile Feyruz Özbek arasında başka senetler bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı alacaklı vekilinin icra dosyası borcuna dair ödemenin kısmen kabulü doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmesi gerekmektedir....

    Öte yandan dar yetkili icra mahkemelerinde, kambiyo senetlerine dair borca itiraz davasında, borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği ancak resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanabilir, tanık beyanları ve ticari defter ile ispat düşünülemez . Davacıların istinaf sebepleri, yukarıda açıklanan gerekçelerle yerinde görülememiştir....

    UYAP Entegrasyonu