Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a İİK 89.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacının bu ihbarnameye itiraz etmemesi üzerine İİK 89/2 maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacının buna da süresinde itiraz etmediğini ve son olarak İİK 89/3 maddesi gereğince usulüne uygun olarak ihbarname gönderilmiş ve davacıya; 15 gün içinde parayı icra dairesine ödemesi gerektiği, yahut aynı süre içinde icra hukuk mahkemesinde menfi tespit davası açması gerektiği, aksi durumda nezdinde sayılan para ya da malın teslimi için zorlanacağının bildirildiğini, davacının bu ihbarname tebliğ olduktan sonra 15 gün içerisinde menfi tespit davası açmadığını, süresi geçtikten sonra huzurdaki dava açılmış olup davacı dava dilekçesinde "kendisinden tahsil edilen 32.701,19TL.'...

    Tarım Kredi Kooperatif'inin ana sözleşmesinin 43.maddesi gereğince kooperatifin taahhüt altına girebilmesi için çift imzayla temsil ediliyor olmasına rağmen borçlunun dayandığı bu belgenin tek imza taşıması, ayrıca alacaklı vekili tarafından borçlunun kefalet borcu nedeniyle ibra edilmediği yönündeki beyanı karşısında dayanılan belge İİK'nun 33.maddesi kapsamında olmadığından itirazın reddi gerekirken aksine düşüncelerle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİKnun 366 ve 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMKnun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİKnun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 16.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      in (üçüncü kişi olarak) dosya borcuna mahsuben ödeme yaptığını, borçlu ile birlikte hareket ettiğini, istirdat davasının şartlarının oluşmadığını, davacının aktif dava ehliyeti ve taraf sıfatı olmadığını, davacı ile dava konusu icra dosyasının asıl borçlusu arasında muvazaa ve organik bağ bulunduğunu, istihkak iddiasının ispatlanamadığından davanın reddini talep etmiştir. Davacı haciz baskısı nedeniyle davalı vekiline ödediği 17.500,00 TL'nin istirdadını talep etmektedir. Davayı İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi açısından da değerlendirmek gerekir. Çünkü davacı her ne kadar istirdat davası olarak isimlendirmiş ise de anlatım kısmında davanın İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi gereğince iade talep ettiği anlaşılmaktadır. İstirdat davası 72. maddesinde düzenlenmiş olup bu davayı icra borçlusu açabilir....

        ne karşı muhtemel borcuna istinaden İcra ve İflas Kanunu'nun 89. maddesi gereğince ihbarnameler gönderildiğini, İİK'nun 89. maddesi gereğince gönderilen ihbarnamelerin Kayseri ... Dairesi Müdürlüğü'nün ... Esas dosyası incelendiğinde anlaşılacağı üzere İİK'nun 89/1. maddesi ihbarnamesinin 18/01/2022 tarihinde, İİK'nun 89/2. maddesi ihbarnamesinin ... tarihinde ve İİK'nun 89/3. maddesi ihbarnamesinin de ... tarihinde usulüne uygun şekilde davacı şirkete tebliğ edildiğini, ancak davacı şirket tarafından İİK'nun 89. maddesinde tanınmış yasal süreler içerisinde ne itirazda bulunulduğunu ne de menfi tespit davası açıldığını, davacı şirket tarfından, borçlu olmadığını iddia ve ispat etmesi üzere tanınan hiçbir hakkın kullanılmadığını, bu durumun tek izahının, müvekkili şirketin alacağını davalıdan tahsil etmekte haklı olduğunu, davacının işbu davayı süresinde açmadığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          ın diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava, İİK'nun 89. maddesi gereğince açılmış menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 89. maddesi gereğince açılmış menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin olup bu tür davalar aynı madde uyarınca maktu harca tabidir. Şu halde, yerel mahkemece maktu harca hükmolunmak gerekirken nispi harca hükmolunması doğru olmadığından kararın bozulması gerekir ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmalıdır....

            Mahkemece, 05/07/2018 tarihli kararında davanın kabulüne dair kararın davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 08/05/2019 gün, 2019/180 esas ve 2019/2670 karar sayılı ilamı ile İİK 89/5 maddesine dayalı istirdat davalarında icra takibi alacaklısının kötü niyetli olma koşulu öngörülmesine karşın davalının kötü niyetli olduğunun ispat edilememiş olması sebebiyle davanın reddi gerektiğinden bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 59,30 TL peşin alınan harcın onama harcına mahsubuna 24/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Hukuk Dairesi'ne ait olması nedeniyle, HMK'nın 352/1- a bendi gereğince dairemizin görevsizliğine, dosyanın görevli Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne (Aidiyetine) gönderilmesine, şeklinde karar verildiği görülmüştür. Dairemizce yapılan incelemede; Gerek dava dilekçesi içeriğinde, gerekse Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararında davanın icra dosyasına haksız yere ödenen paranın geri alınması (istirdat) davası olduğu, Kayseri 6. Hukuk Dairesinin kararında belirtildiği gibi Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesine İİK'nun 89. maddesi gereğince açılmış bir menfi tespit davası olmadığı, dava dilekçesinde davacı şirkete gönderilen İİK'nun 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edilmelerine ilişkin olarak Kayseri 4....

              Hukuk Dairesi'ne ait olması nedeniyle, HMK'nın 352/1- a bendi gereğince dairemizin görevsizliğine, dosyanın görevli Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne (Aidiyetine) gönderilmesine, şeklinde karar verildiği görülmüştür. Dairemizce yapılan incelemede; Gerek dava dilekçesi içeriğinde, gerekse Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararında davanın icra dosyasına haksız yere ödenen paranın geri alınması (istirdat) davası olduğu, Kayseri 6. Hukuk Dairesinin kararında belirtildiği gibi Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesine İİK'nun 89. maddesi gereğince açılmış bir menfi tespit davası olmadığı, dava dilekçesinde davacı şirkete gönderilen İİK'nun 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edilmelerine ilişkin olarak Kayseri 4....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 05/01/2011 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit ve istirdat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...'nin tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; a-Dava, İİK 89. maddesine dayalı olarak açılmış bulunan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir....

                Mahkemesinde dava açılması gereken hallerin ilgili maddelerde açıkça sayıldığı, bu maddelere örnek verilecek olursa İİK m.285, 235, 154 gibi ve bir çok maddede açılacak davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağının düzenlendiği, ancak İİK m.89 gereğince üçüncü kişinin açtığı menfi tespit ve istirdat davasının Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğine yönelik açık bir düzenleme olmadığı, Kanun koyucunun İİK m.89 gereğince üçüncü kişi tarafından açılacak davaların genel mahkemede görülmesini muradettiği kanaati ile aşağıdaki şekilde; davanın usulden reddi ile Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunun tespitine ilişkin karar vermek gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu