Sistemleri ve Ticaret Limited Şirketi'nin fazlaya ilişkin istirdat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Manevi tazminat davasına ilişkin değerlendirmede; Davacılar, haksız icra takibi nedeni ile davacıların ticari itibarının zedelendiği, bankadaki parası ve menkul mallarına haciz konulduğu iddiası ile tazminat talep etmişlerdir. Haksız icra takibi sebebiyle manevi tazminat talep edilmesi mümkündür. Manevi tazminat talebi ile hukuka aykırı bir eylem veya işlem nedeniyle borçlunun veya üçüncü kişilerin yaşadığı üzüntünün yol açtığı objektif eksilmenin giderilmesi, kişilik değerlerinde oluşan manevi zararın telafisi talep edilebilmektedir. Bu nedenle manevi tazminat talep edilebilmesi için; haksız icra takibi nedeniyle manevi zarara uğranılmış olması ve bu zarar ile haksız icra takibi arasında illiyet bağının bulunması gereklidir. Davacılar, haksız icra takibi nedeniyle manevi tazminat talep etmişlerdir....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava dışı ... ’ün müşteri temsilcisi sıfatı ile imzaladığı sözleşmenin davalıyı bağladığı, taraflar arasındaki sözleşme gereği davalı tarafın müfredata uygun olmayan ürünleri geri alması, yenisi ile değiştirmesi ve ... ’da başka bir firmaya ürün vermemesi, tanıtım yapması yükümlülüğü olup, bunların yerine getirilmediği, ürünlerin ayıplı olup, olmadığı, istenilen içerikte bulunup bulunmadığının ancak eğitim döneminin başlaması ile mümkün olduğu, davacının bunu önceden tespit etmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın bunu tespit ettikten sonra karşı tarafa ihtarname gönderdiği, ürünlerin ayıplı olduğu, davacının iade ile bedelini talep etme hakkı olduğu, ödemenin icra tehdidi altında yapıldığı, davanın istirdat davasına dönüştüğü, ürünlerin satılamaması nedeniyle davacının uğradığı kazanç kaybının 412,73 TL. olup, manevi tazminat isteminin koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş...
Mahkemece, bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda kombi bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili kararı temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/13 esas 2011/219 karar sayılı ilamı ile lehine hükmedilen 6000 TL manevi 7500 TL maddi tazminat , 200 TL yoksulluk ve müşterek çocuklar lehine hükmedilen 125'er TL iştirak nafakasının tahsili için bu kez Ereğli (Konya) İcra Dairesinin 2011/ 3067 esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlattığı, davalı vekilinin 29/12/2009 tarihli ibranamesinden davacının maddi ve manevi tazminat kaleminden olmak üzere toplam 13.500 TL ödeme yaptığının anlaşıldığı, Ereğli (Konya) 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/13 esas 2011/219 karar sayılı ilamı ile lehine hükmedilen 6000 TL manevi 7500 TL maddi tazminat , 200 TL yoksulluk ve müşterek çocuklar lehine hükmedilen 125'er TL iştirak nafakasının tahsili için bu kez Ereğli (Konya) İcra Dairesinin 2011/ 3067 esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlattığı, davalı vekilinin 29/12/2009 tarihli ibranamesinden davacının maddi ve manevi tazminat kaleminden olmak üzere toplam 13.500 TL ödeme yaptığının anlaşıldığı, Ereğli (Konya) 2....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat-alacak-tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, mülkiyetinin tespiti konusunda taraflar arasında niza bulunan ve mahkeme kararıyla müvekkili şirkete ait olduğu belirlenen boş meşrubat kasa ve şişelerinin yargılama sürerken davalı elinde bulunması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, kasa ve şişelerin aynen iadesine, aksi halde değerini oluşturan yasal faiziyle birlikte 1.055.900.000.-TL.nin yine kazanç kaybına tekabül eden 3.457.640.000.-TL.nin ve 1.000.000.000.-TL. manevi tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece olayda manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3)Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirmemiştir. Bu nedenle, mahkemece davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalı ...'ya iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 3.000,00 TL tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; haciz tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı 1840 TL ile, haksız haciz nedeni ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davanın 1187 TL'lik kısmın kabulü ve 2000 TL'lik manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre manevi tazminatın takdirine ilişkin bir isabetsizlik yoktur. Hükmün bu yönü itibariyle onanması gerekmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davayı manevi tazminat miktarı yönünden istinaf ettiklerini, yerel mahkemece müvekkilinin haksız yere borçlu gösterilmesi ve cebir icra tehdidi altında meblağı borç ederek ödemek zorunda bırakılması sonucu 12.000,00 TL manevi tazminat talep etmemize rağmen yerel mahkemece 3.000,00 TL manevi tazminata hükmettiğini, yerel mahkemenini hükmettiği manevi tazminat miktarının çok cüzü olduğunu, müvekkilinin maruz kaldığı elem üzüntü ve zorlukları bir nebze de dahi karşılayamadığını bu nedenlerle yerel mahkemece verilen kararın manevi tazminat yönünden düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı manevi tazminat talebinde de bulunmuş ise de ; manevi tazminat için kişilik haklarına haksız saldırı karşısına manevi bir zararın üzüntünün , elemin olması gerekmektedir. Haciz ve muhafaza işlemi nedeniyle davacının manevi zarara uğradığı söylenemez bu nedenle manevi tazminat talebinin reddi gerekmiştir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 25/11/2015 tarih 2015/5522 E , aynı dairenin 13/01/2015 tarih 2014/14997 E , ayn dairesinin 24/06/2013 tarih, 2013/8310 E , aynı dairenin 30/05/2013 tarih 2012/12263 E sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere) Davacının 7 iş günü süresince kar kaybı bilirkişilerce 4.375 TL olarak saptandığından bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine (bu kalemle ilgili olarak faiz talep edilmemiştir.) davacının diğer taleplerinin ve fazla taleplerinin reddine," karar verilmiştir.....