Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi : ... 3.Asliye Ticret Mahkemesi Taraflar arasındaki menf tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, davacı şirketin eski ortağı yetkilisi olan davalı ...'ın yetkileri sona erdikten sonra davacı şirketi zarara sokmak için diğer davalı ile elbirliği yaparak sahte, tahrif edilmiş, bedelsiz bono ile girişilen icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespit ile haksız belgeyi sahte olarak düzenleyen davalı ...'dan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olarak açılmış, yargılama sırasında ödenen paranın istirdadı da talep edilmiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile Söke 1. İcra Müdürlüğünün 2009/4939 esas sayılı dosyasında 32.207,39 TL asıl alacak yönünden davalının itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı istirdat iddiasıyla gerçekleştirilen takibe yapılan itirazın iptali isteminden ibarettir. Davacının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu araç, davalı ... idaresindeyken 25.06.2007 tarihinde gerçekleşen kazada, araçta yolcu olarak bulunan Gülgün Ömek vefat etmiş, sürücünün kusur oranına göre davacı tarafça davalıya 06.09.2007 tarihinde 32.207,39 TL tazminat ödemesi yapılmıştır. Daha sonra 25.06.2009 tarihinde davacı ... şirketi, davalının aracın sürücüsü olması ve kazada kusurunun bulunması sebebiyle, aslında davalının tazminat talep etme hakkı olmadığı iddiasıyla icra takibine başlamış, davalı yanca süresinde yapılan itiraz üzerine takip durmuştur....

      Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, ispat külfetinin tayininde ve davacı yanın manevi tazminat isteminin reddinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına,12.6.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, kambiyo senedine dayalı istirdat ve tazminat isteğine ilişkin olup kararın temyizen incelenme görevi 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          KARŞI OY YAZISI Davacı, aleyhine sonuçlanan tazminat davasında hükmedilen miktarı icra dosyasına ödediğini fakat Yargıtaydaki karar düzeltme aşamasında davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğunu, mahkemece bozma kararına uyularak davanın reddine karar verildiğini belirterek ödediği paranın istirdadına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece İİK'nın 40. maddesine göre ayrıca hükme gerek kalmaksızın ödediği paranın iade edilebileceği belirtilerek hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İİK'nın 40. maddesindeki hüküm, davacının ayrı bir alacak (istirdat) davası açmasına engel değildir. Davacı isterse İİK'nın 40. maddesindeki düzenlemeden yararlanabileceği gibi isterse genel mahkemede de istirdat davasıda açabilir....

            Davacılar vekili Mahkememize sunduğu 03/10/2022 havale tarihli dilekçesinde özetle; Yargıtay kararları ile sabit hale gelmiş olan, menfi tespit davalarının arabuluculuk görüşmelerine uygun olmadığı gerekçesi ile menfi tespit davalarında arabuluculuğun dava şartı olmadığının kabul gördüğünü, hatta menfi tespite bağlı istirdat ve tazminat davalarının da arabluculuğa tabi olmayacağı görüşünün hakim olduğunu, dava dilekçesinde belirtildiği üzere davanın Konya 2.ATM nin ..........Esas sayılı dosyası nezdinde açıldıktan sonra çekin ortaya çıkması sonucunda, açmak zorunda kalınan menfi tespit ve istirdat davası olduğunu, Yargıtay 19. ve 11.Hukuk Hukuk Dairelerinin, Bölge Adliye Mahkemelerinin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin kararlarının da bu yönde olduğunu beyanla arabuluculuk tutanağının sunulmasına dair karardan rücu edilmesini talep etmiştir....

              Bu itibarla mahkemece dava dilekçesinde belirtilen tüm talepler ile ilgili, tarafların kazanılmış hakları da nazara alınarak hüküm tesisi gerekirken eksik inceleme ve değerlendirme ile hüküm tesisi yerinde görülmemiştir. 2- Davaya konu icra dosyasının UYAP'tan yapılan incelemesinde icra dosyasına davacı tarafça ödeme yapılmadığı, borcun haricen tahsil edildiği ve davacı vekilince 02/10/2018 tarihli celsede "dava açıldıktan sonra borcun ödendiği, davanın istirdat davasına dönüştüğü " belirtilmekle, mahkemece borcun ne şekilde tahsil edildiği, davacı tarafça borç nedeni ile ne kadar ödeme yapıldığı araştırılmamıştır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir....

              İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 72 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 62 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "istirdat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Polatlı 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 2.6.2005 gün ve 2005/122-343 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 22.6.2006 gün ve 8407-8287 sayılı ilamı ile; (......

                İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 72 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 62 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "istirdat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Polatlı 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 2.6.2005 gün ve 2005/202-347 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 1.6.2006 gün ve 4903-6877 sayılı ilamı ile; (......

                  nun 77 ve devamı maddeleri gereğince bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır. Kaldı ki davacı borçlu icra takibine itiraz etmesine rağmen hakkında alınan ihtiyati haciz kararının uygulanması nedeniyle mal varlığı üzerindeki haczin bir an önce kaldırılması için itirazından feragat ettiğini açıkça belirtmesi ve ödemeyi de itirazı kayıtla yaptığı dikkate alındığında ilk derece mahkemesince işin esasına girilerek davalı T3 ölenin yakınlarına yaptığı destekten yoksun kalma tazminatı ödemesinden dolayı davacıya rücu edebileceği tazminat olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğu konusunda bir inceleme yapılması gerekirken davacı borçlunun istirdat davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu