Sözü edilen 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 18.maddesi hükmüne göre; icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabiidir. Kanunun 3.maddesinde yapılan tanıma göre de; Mukataalı vakıf, zemini vakfa, üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise, değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Bu halde somut uyuşmazlığın çözümü için “...nın” mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir....
Vakfı" adına konmuş vakıf şerhinin terkin edilmesi için %10 oranında taviz bedelinin mahsup edilerek davalı kurumun hesabına yatırıldığını, " ... Vakfı"nın gayri sahih vakıflardan olması nedeniyle taviz bedeline tabi olmadığını, dolayısıyla mezkur taşınmaz üzerindeki vakıf şerhinin taviz bedeli ödenmeksizin terkini gerektiğini, ileri sürerek; mahsup edilen taviz bedelinin kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek tüm faiz ve fer'ileriyle tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, eldeki davanın hukuki dayanağının bulunmadığını, dava konusu taşınmazın mukaatalı bir vakıf olması nedeniyle 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 18 inci maddesi gereğince taviz bedeli tahsil edildiğini, icareteynli ve mukataalı taşınmazlardan alınan taviz bedelinin bir gayrimenkul mükellefiyeti olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Dava konusu uyuşmazlık, 5737 sayılı Vakıflar Kanununa dayanan taviz bedelinin istirdadı istemine ilişkindir. 5737 sayılı Vakıflar Kanunu 27.02.2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmış ve aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Sözü edilen 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 18.maddesi hükmüne göre; icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Kanunun 3.maddesinde yapılan tanıma göre de; Mukataalı vakıf, zemini vakfa, üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını; icareteynli vakıf ise, değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder....
Mahkemece; dosya üzerinden alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davacının taviz bedeli ödemesinin gerektiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 5737 sayılı Vakıflar Kanunu 27.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmış ve aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Sözü edilen 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 18.maddesi hükmünce; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki, tapu kayıtlarında icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Yasanın 3.maddesinde yapılan tanıma göre de, Mukataalı Vakıf; zemini vakıf üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. .../......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı Vakıf, dava konusu 28 ada, 16 parsel sayılı ... vakfından mukataalı, 3/4 payının ..., 1/4 payının ise ... ... adına kayıtlı olup mutasarrıflarının gaip olması nedeniyle kayyum atanan taşınmazın, ... Belediye Encümeninin 13.5.2009 tarihli kararı ile kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin tahsili için açılacak davaya engel olmamak kaydıyla, kamulaştırma bedelinin % 10'nun taviz bedeli olarak ödenmesi karşılığında vakıf şerhinin kaldırıldığını, taşınmazın evveliyatının vakıf taşınmazı olduğunu ileri sürüp 5737 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca mahlulen ... Vakfına aidiyetinin tespiti ile kamulaştırma bedelinden taviz bedelinin mahsup edilerek bakiye 163.004,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Dava konusu taşınmazın miri arazi niteliğinde olduğu anlaşıldığından gayri sahih vakıf olup taviz bedeline tabi olmadığı, tahsil edilen paranın iadesi gerektiği bildirilmiştir. Dava konusu taşınmazın gayrisahih vakıf olduğu Hukuk Fakültelerinin Medeni Hukuk kürsülerinde görevli öğretim üyeleri arasından oluşturulan üç kişilik heyetten 04.03.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 23.11.2020 tarihli ek raporu ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılan vakıf nedeniyle Vakıflar Kanunu'nun 18.maddesi gereğince taviz bedeli alınması doğru olmadığından, davalı idarece tahsil edilmiş olunan 17.043,00- TL bedelin istirdat hükümleri dahilinde davacıya iadesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." gerekçeleriyle, 1- Davanın KABULÜ ile; taviz bedeli olarak davacıdan tahsil edilen 17.043,00- TL miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya geri iadesine kara verilmiştir....
taşınmazlar üzerine kurulu vakıfların gayri sahih vakıflar olmakla birlikte gayri sahih vakıflar taviz bedeline tabi olmadığını beyan ederek; açıklanan nedenlerle gayrisahih vakıf şerhi bulunan taşınmazdan haksız şekilde tahsil edilen taviz bedelinin davacının hissesine düşen payının şimdilik 5.000,00TL'sinin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili, bilirkişi tarafından dava sanki bir istirdat davası imiş gibi vakıf şerhinin tavize tabi olup olmadığının incelendiğini, oysa davaya konu husumetin taşınmaz üzerindeki “Ebu İshak Kazuruni Vakfı” şerhinin davacı ... tarafından taviz bedeli ödendiği için kaldırılmasına ilişkin olduğunu, işbu şerhin kaldırılabilmesi için Vakıflar Yasasının 18. maddesinde düzenlenen taviz bedelinin ödenmesinin gerektiğini, anılı maddede taviz bedelinin nasıl ödenmesi gerektiğinin açıkça belirtildiğini, bu hüküm gereği Belediyece taviz bedelinin tamamı ödenmediği için tapudaki vakıf şerhinin de terkin edilmediğini beyanla temyiz başvurusunda bulunmuştur. 6.YARGITAY KARARI 6.1. 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 18. maddesi hükmü gereğince; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. 6.2....
Bu hüküm gereğince tapu kayıtlarında vakıf şerhi bulunan taşınmazlarda 12.maddenin 3.fıkra hükümleri uygulanamayacağından mahkemece davanın hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle kabulü doğru olmamıştır.Böyle olunca mahkemenin vakıf türüne göre tavize tabi olup olmama yönünden araştırma ve inceleme yapması zorunlu olmaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarına göre, taşınmazdaki vakıf şerhine dayanılarak taviz bedeli istenebilmesi; ilgili vakfın sahih vakıflardan olması koşuluna bağlıdır. Gayri sahih vakıflar yönünden taviz bedeli isteminin hukuksal bir dayanağı bulunmamaktadır. Mahkemece, bu yönde herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadan, vakfın türü belirlenmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Kanununun 18.maddesi hükmünce; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki, tapu kayıtlarında icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Yasanın 3.maddesinde yapılan tanıma göre de, Mukataalı Vakıf; zemini vakıf üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder....