Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- 370) gözönüne alınarak davacı lehine 25.000,00 TL manevi tazminat belirlenmesi gerekirken ilk derece mahkemesinin az miktarda manevi tazminat belirlemesi nedeniyle davacı tarafın bu yönü kapsayan istinaf başvurusunun kabulüne ilk derece mahkemesinin manevi tazminata ilişkin kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulüyle davacı lehine 25.000,00 TL manevi tazminat belirlenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

Her ne kadar davacılar vekilince dava açılmış ise de; TTK ' nun 5/A maddesi uyarınca " Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." hükmünün bulunduğu, açılan davanın ticari dava olduğu, davacı tarafça arabulucuğa başvurulmadan iş bu davanın açıldığı, dava esasen istirdat davası olup, istirdat davalarının aynı zamanda menfi tespit talebini de içinde barındırdığı, davacının açtığı dava salt menfi tespit davası olsa idi davacı vekilininde belirttiği üzere yerleşik Yargıtay içtihatları gereği arabuluculuğa başvuru zorunluluğu bulunmayacaktı. Ancak somut olayımızdaki talep; konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin istirdat davasıdır. Yani davacı davalıya borçlu olmadığını, bu nedenle ödemiş olduğu paranın kendisine ödenmesini talep etmiştir....

    Esas ..... karar sayılı mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi talep ederek, haksız ihtiyati tedbir kararı alındığını, zarar ve kazanç kaybına neden olunduğundan dolayı davanın kabulü ile; fazlaya ilişkin tüm hak ve alacaklarının saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi zararın dava gününden yasal faizi ile davalıdan tahsiline, masrafların vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasıdır. Mahkememiz dosyası davacısı ..... Şirketi'nin Bakırköy .... ATM ..... Esas sayılı dava dosyasında üçüncü şahıs olarak yer aldığı ve mahkememizde açılan davanın haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası olduğu ve davanın Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mahkemesinde davacı sıfatı ile yer alan ........

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar tacir olup, uyuşmazlık istirdat ve tazminat istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; İstirdat davasının konuşlarının oluşmadığını, 01/04/2017 tarihinde meydana gelen kazada her iki sürücü de yeşil ışıkta geçtiğini beyan etmiş ve ışıklar faal iken trafik levhalarına göre kusur tespitinin yapılamadığı, tutulan kaza tespit tutanağında da kusur tespitinin yapılamadığının belirtildiği, kusur oranının tespit edilemediği durumlarda yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre taraflara % 50 kusur oranının verildiğini, tespit edilen kusur oranlarının ödenen tazminat miktarına yansıtıldığında davacının müvekkili sigorta şirketine karşı borçlu durumuna düştüğünü, müvekkili şirketin alacağının dayanağı ne olursa olsun davacıya yapılan takibe itiraz etmeksizin ve ihtirazı kayıt sunmaksızın icra dosyasına ödemeyi gönül rızası ile gerçekleştirdiğini, müvekkil şirketin takibi ilamsız takip olup, süresi içerisinde itiraz hakkını kullanmayan davacının sonradan istirdat davası açmasının hüsnüniyetle bağdaşmadığını belirterek davanın...

        a ödendiği, davalının bu ödemelerden kusuruna isabet eden %50'si ile sorumlu tutulduğu, ancak bu kalem yönünden talebin 1.000 TL olduğu, 15 adet çek davalıya iade edildiğinden bunların depo bedelleri hakkındaki talebin konusuz kaldığı, manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davacı ... için istenen manevi tazminat talebinin reddine, 1.000 TL'nin 11.06.2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, çek depo bedeli için 6.525 TL borçlu olunmadığının tespiti talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

          Davaya konu olayda, davacı haksız yere maddi bedel ödemiş ise de; şirket tüzel kişiliğine yönelik ticari itibarını zedeler nitelikte bir saldırı ya da manevi tazminatı gerektirir bir husus bulunmamaktadır. Bu nedenle, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 23/11/2022 tarih ve 2022/87 Esas 2022/737 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurularak; 2-Davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55‬ TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5-Davalı tarafından sarf edildiği anlaşılan 30,00 TL posta/tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddolunan maddi tazminat miktarı üzerinden hesap ve takdir olunan 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddolunan manevi tazminat miktarı üzerinden hesap ve...

              Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusuru bulunmadığından, istirdat ve rücuen tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, trafik ve kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan istirdat-rücuen tazminat istemine ilişkindir. Dosyada mevcut kaza tespit tutanağında; kırmızı ışık ihlali yapan sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu belirlenmiştir. Yargılama aşamasında alınan 06.08.2008 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda ise, hangi sürücünün kırmızı ışıkta, hangisinin yeşil ışıkta kavşağa giriş yaptığı hususunda kesin bir kanaate varılamamakla birlikte, kırmızı ışık ihlali yaptığı tespit edilecek olan sürücünün tamamen kusurlu, diğer sürücünün ise, kusursuz olacağı belirtilmiştir....

                Davacı vekiline yasal sonuçları hatırlatılmak suretiyle çeki ibraz eden şirkete karşı istirdat davası açması hususunda kesin süre verilmiş, davacı tarafça istirdat davası açılmadığı belirtilmiştir. Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre; iptali talep edilen çekin bankaya ibraz edildiği anlaşılmakla davacı vekiline ibraz edene karşı istirdat davası açması hususunda yasal sonuçları hatırlatılarak kesin süre verildiği, kesin süre içerisinde davacı tarafından istirdat davası açılmamış olduğu anlaşılmış, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu