Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Müdürlüğünce ilk gönderilen haciz müzekkeresine karşı rehin hakkını ileri sürmesinin istihkak iddiası niteliğinde olduğu, haczedilen şey (hesaptaki para) 3. kişi ...... nezdinde bulunduğundan, istihkak iddiasıyla ilgili olarak İİK 99. maddesindeki prosedürün uygulanması yani, alacaklıya istihkak davası açması için 7 günlük süre verilmesi gerektiği, iş bu prosedür uygulanmadan, üzerinde istihkak iddia edilen hacizli paranın ......dan istenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve bu nedenle sonradan alacaklı tarafın isteği üzerine ...... Müdürlüğünce 13/11/2012 tarihinde ...... edilen davaya konu haczin yasal mevzuata uygun olmadığı ve iptali gerektiği gerekçesi ile davaya konu fiili haczin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü ile 13/11/2012 tarihli haczin kaldırılmasına, bu karar doğrultusunda geçerli bir haciz olmadığından davacının istihkak davası ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. 1- İstihkak davasının dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu hacizler sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...’ın borçlunun eşi , davacı 3. kişinin de oğlu olduğu, anılan şahsın üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olduğuna dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı görülmektedir....

      Bununla birlikte,alacaklı vekili 11.08.2015 tarihinde takip dosyasına yazılı beyanda bulunduğu,dava konusu araçla ilgili istihkak iddiasında bulunulduğunu eldeki dava ile öğrenildiğini, istihkak varakası gönderilmediğini, 3. kişinin istihkak iddiasını kabul ettiklerini beyan ederek, haczin kaldırılmasını istemiştir. Alacaklı vekili cevap dilekçesi ile de;dava dilekçesinin kendilerine tebliğ ile istihkak iddiasından haberdar olduklarını, İcra Müdürlüğüne başvurarak istihkak iddiasını kabul etiklerini bildirdiklerini,davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini belirtmiştir....

        Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. İstihkak iddiasını daha önce ileri sürme olanağı bulamayan 3. kişi, haczi öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde, hacizli mal hakkında, görevli ve yetkili mahkemede istihkak davası açabilir ( İİK 97/9. md). Üçüncü kişi, haczi öğrendiği sırada, hacizli mal, açık arttırma sonucu satılarak paraya çevrilmiş olmasına karşın, satış bedeli alacaklıya verilmemişse, haczi öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde, malın satış bedeli hakkında istihkak davası açabilir ( İİK 97/9-1 md ). Hacizli mal, açık arttırmada dava dışı üçüncü kişiye satılarak paraya çevrilmiş ve satış bedeli alacaklıya ödenmişse, icra takibi bu mal yönünden sona ermiş olacağından İİK'nın 97/9. maddesi uyarınca istihkak davası açılamaz. Bu durumda; ancak, ilgili hukuk mahkemesinde sebepsiz zenginleşme davası açılabilir....

          açısından davacı alacaklının davasının kabulüne, istihkak iddiasında bulunan davalı 3....

          Şahıs şirketi temsile yetkili olduğunu, istihkak iddia eden şirket borcun doğum tarihi olan 10/02/2018 tarihinden sonra borçlu şirket ile aynı faaliyet alanında 03/09/2018 tarihinde kurulduğunu, borçlu şirket ile istihkak iddia eden şirketin faaliyet alanlarının ve iştigal konularının aynı olduğunu, yani aralarında organik bağ bulunduğunu, borçlunun istihkak iddia eden şirketi temsile yetkili olduğunu, borçlu şirketin alacaklıdan mal kaçırmak adına ticari faaliyetini 3. Şahıs şirketi üzerinden devam ettirdiğini, bu nedenle istihkak davasının reddinin gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "..İstanbul Anadolu 24....

          İcra mahkemesinin 2014/750 esas sayılı dosyası ile istihkak iddiasının reddi ile takibin devamına karar verildiği, akabinde İstanbul Anadolu 6. İcra hukuk mahkemesince de istihkak davasının reddedildiği, 28/02/2017 tarihinde Aksel'e ait iş yerine tekrar hacze gidildiğini, haciz adresinde Tekşanlar yetkilisi Siben Duran istihkak iddiasında bulunduğunu, izin verilmediği için klasöre bakılamadığını, borçlu şirket ile İTO'ya kayıtlı telefonların aynı olduğunu, internetteki e-mail adresinin aynı olduğunu, davalı istihkak iddia eden ile borçlu şirketin mal kaçırmak amacıyla muvazaalı hareket ettiklerini, beyanla haksız ve gerçek dışı istihkak iddiasının reddi ile takibin devamına davalıların %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini karar verilmesini talep etmiştir....

          Bölge Adliye Mahkemesince, davacı alacaklı vekili tarafından istihkak iddiasının kabul edilmesi nedeniyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacı alacaklı vekili hile, cebren ve tehditle alınan kabul beyanından rücu ettiklerini, dolandırıcılık, silahla tehdit, senedin yağması suçları nedeni ile ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek istihkak iddiasının kabul beyanının işleme alınmamasını, soruşturma dosyalarının sonucunun beklenmesini, kabul beyanından rücü iradesinin dikkate alınmasını talep etmiştir. Talep, İİK'nın 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ve terditli istihkak olup, istihkak davası İİK'nın 97. maddesinin 11. fıkrası uyarınca basit yargılama usulüne tabidir. Ayrıca istihkak davasına genel hükümler dairesinde bakılır. ( ..., ..., ......

            Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, Mahkemece her ne kadar geçerli istihkak iddiası bulunmadığı kabul edilmiş ise de davanın usulden reddi yerine esastan reddine karar verilmiştir....

              Dava, üçüncü kişinin İİK'nun 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. İİK'nun 96/3. maddesi uyarınca, malın haczini öğrenen borçlu veya üçüncü şahsın öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunması gerekir, aksi halde aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybeder. Yedi günlük süre hak düşürücü mahiyette olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Somut olayda, davaya konu hacizde hazır bulunan üçüncü kişinin çalışanı ..... istihkak iddiasında bulunmuştur. Ancak; İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....

                UYAP Entegrasyonu