Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. 31.01.2012 tarihinde yapılan taşınır mal haczi sırasında hazır bulunan borçlu şirket ortağı .... haczedilen malların davacıya ait olduğunu söylemek ve bu iddiasını haciz tutanağına yazdırmak suretiyle 3.kişi lehine (İİK’Md. 96/1 ) istihkak iddiasında bulunmuştur. Yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. Alacaklı istihkak iddiasına karşı çıktığından İcra Müdürlüğünce İİK’nun 97.maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Bu prosedür işletilmediği sürece 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedelinin alacaklıya ödenmesine kadar açabilir. Prosedür işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir.(İİK.97/6) Somut olayda prosedür işletilmiş ancak icra mahkemesince takibin devamına ilişkin olarak verilen .06.02.2012 tarihli karar davacıya tefhim ve tebliğ edilmemiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Asıl dava, üçüncü kişinin İİK'nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına; birleşen dosya ise İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet istemine ilişkindir. Mahkemece, 20/04/2018 tarihli haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan ... ’ın 3.kişi şirketi temsil yetkisinin bulunmadığı, üçüncü kişi şirketi temsile yetkili kişinin ......
Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. Her üç takip dosyasında da dava konusu hacizler 21.07.2009 tariihnde yapılmıştır. Davacı 3.kişi 19.04.2010 tarihinde istihkak iddiasında bulunmuştur. Davacının haczi bu tarihten önce öğrendiğine ilişkin iddia, ispat ve delil bulunmadığından öğrenmenin bu tarih olduğunun kabulü gerekmek- tedir. Yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. Alacaklı istihkak iddiasına karşı çıktığından İcra Müdürlüğünce İİK’nun 97.maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Bu prosedür işletilmediği sürece 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedelinin alacaklıya ödenmesine kadar ... işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir....
İcra Mahkemesi'nin 12.06.2014 tarih ve 2014/631-504 sayılı kararıyla takibin devamına karar verildiği, adı geçen 3. kişiler tarafından hacizli menkullerin kendilerine ait olduğundan bahisle aynı mahkemenin 2014/666 Esas sayılı dosyasından görülmekte olan istihkak davası açtıkları, bilahare, alacaklının haczedilen malların satışını talep ettiği, söz konusu istemin mahcuz menkullerle ilgili istihkak davasının henüz sonuçlanmadığı gerekçesiyle icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine alacaklının anılan karara karşı şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davası kendiliğinden takibi durdurmaz. Öte yandan, icra mahkemesince İİK'nun 97/1. maddesi uyarınca takibin devamına karar verildiği gibi halen derdest olduğu anlaşılan istihkak davası sırasında da takibin ertelenmesi yönünde verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığı dosya kapsamıyla sabittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Ankara 20.İcra Müdürlüğünün 2010/2532 Esas sayılı dosyasından 30.04.2010 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasını %40 tazminatın tahsilini; birleşen dosyada da 30.04.2010 tarihli haczin müvekkilinin adresinde yapılmış olması ve borçlunun ancak davacı şirketteki kar payı veya tasfiye payına haciz konulabileceğinden İİK 96-97.maddeler gereğince yapılmış haczin iptali ile İİK 99.maddeye göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Davacı tarafça haczin ilk olarak İİK'nın 96- 97 maddelerine göre yapılmış olmasına rağmen sonradan İİK'nın 99. maddesine göre yapılmış sayılması yönünde karar verilemeyeceği, icra müdürlüğünün böyle bir yetkisinin bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, 02/12/2019 tarihli haciz tutanağının incelenmesinde, üçüncü kişiler T6 ve T3 tarafından haciz esnasında ileri sürülen bir istihkak iddiasının söz konusu olmadığı, muhasebeci olduğu anlaşılan kişi tarafından Yapıtrend şirketi adına istihkak iddiasında bulunulduğu, kaldı ki adı geçen muhasebecinin Yapıtrend şirketi adına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili bir kişi de olmadığı, buna rağmen alacaklı vekilince İİK'nın 96 ve 97 maddelerine göre haciz yapılmasının talep edildiği, icra memurunun ise haciz işlemini yaparak mahcuzları haciz mahallinde bulunan bir satış elemanına yediemin olarak bıraktığı, haciz esnasında, haczin İİK'nın 96- 97 maddelerine ya da İİK'nın 99. maddesine göre yapıldığına dair bir karar verilmediği görüldüğünden, buna ilişkin...
Mahkemece sunulan delillere göre: “somut olayda İİK’nun 99. maddesinin uygulanmasının hatalı olduğu, bu nedenle şikayet başvurusunun kabulü gerektiği, bu koşullarda davacı alacaklının açtığı davanın da konusuz kaldığı” gerekçesi ile birleşen dosyada şikâyetin kabulü ile İİK’nun 99. maddenin uygulanmasına yönelik icra müdürlüğü kararının iptaline, istihkak iddiası ile ilgili İİK’nun 96, 97. maddelerin uygulanmasına, istihkak davası konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir, Uyuşmazlık konusu, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca ileri sürdüğü “istihkak iddiası” ve birleşen dosyada ise İcra Müdürlüğü kararının kaldırılmasına yönelik “şikâyet başvurusu” niteliğindedir....
CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; icra müdürlüğünün, istihkak iddiası konusunda karar verilmek üzere İİK'nın 97. maddesi gereğince dosyanın icra mahkemesine sevki kararının usul ve yasaya ve somut olayın özelliklerine uygun olduğunu, benzer bir istihkak iddiası üzerine aynı takip dosyasında başka bir mahalde gerçekleştirilen hacizle ilgili olarak icra mahkemesinde takibin devamına karar verildiğini, davacı 3. şirket yetkilisinin takip borçlusu ve şirketin eski yetkilisi olan ...'ın maddi açıdan zor durumda olduğundan taşınmazlarını devraldığını beyan ettiğini, davacı üçüncü kişi şirket yetkilisi ile borçlunun kardeş olduklarını, alacaklıdan muvazaalı olarak mal kaçırdıklarını, haciz yapılan adresin muvazaalı hareket eden 3. kişi şirketin şubesi olduğunu, taşınmazın kira sözleşmesine göre kiracı ve kiralayan arasında da organik bağ bulunduğunu belirterek şikayetin reddini istemiştir. III....
Sayılı dosyasında yapılan 25.12.2020 tarihli haczin İİK’NİN 97....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket vekili tarafından dava dışı Mehmet Ayten aleyhine düzenleme tarihi 2018 yılı olan 3 adet bonodan dolayı 23/07/2020 tarihinde kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, 23/11/2021 tarihinde yapılan hacizle ilgili davacı tarafın istihkak iddiasında bulunduğu, icra müdürlüğünce 25/11/2021 tarihli karar ile İİK 97.madde kapsamında istihkak iddiası ile ilgili takibin taliki veya devamı hususunda bir karar verilmek üzere dosyanın icra hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, şikayetçi 3.kişinin icra müdürlüğünün 25/11/2021 tarihli kararına karşı şikayet yoluna başvurulduğu, istihkak iddiası ile ilgili İİK 99.maddenin uygulanmasını istediği, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği görülmüş olup, şikayete konu haciz tutanağının incelenmesinde haciz mahallinde takip borçlusu Mehmet Ayten'in hazır olduğu, bu nedenle icra müdürlüğünce İİK 97.maddedinin uygulanmasında yasaya aykırılık bulunmayıp...