Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunun yanında, TOKİ vekili, 17.1.2014 tarihli takip dosyasına sunduğu dilekçe ile; davaya konu mahcuzların 5.8.2013 tarihli hakediş raporunda yer aldığı, 5.8.2013 tarihi itibariyle TOKİ'nin mülkiyetine geçtiği, malların montajının da yapıldığını belirtilerek istihkak iddiasında bulunduğunu belirtmiştir. Bu durumda, davacı üçüncü kişinin kendi adına istihkak iddiası yoktur. Üçüncü kişi mahcuzların TOKİ’ye ait olduğunu beyan etmiş ise de, istihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....

    İstihkak iddiası tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, icra takip dosyası ve haciz tutanağı incelendiğinde; üçüncü kişi ya da onun adına temsilcisi, vekili vb. yetkili bir kişinin istihkak iddiasında bulunmadığı, kim olduğu haciz ve dosya kapsamından tespit edilemeyen İsmail Fedakar isimli kişi tarafından Özgür Fedakar adına istihkak iddiasında bulunduğu, icra müdürünün üçüncü kişiye istihkak iddiasında bulunma olanağını tanımadan doğrudan İİK’nun 99. maddesini uygulayarak alacaklı tarafa dava açması konusunda 7 gün süre verdiği anlaşılmaktadır....

    Dava 3.kişinin, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu para 19.11.2008 tarihinde borçlu ve aynı zamanda davacı şirket müdürü olan şahıs huzurunda haczedilmiştir. Haciz sırasında anılan şahıs ve daha sonra haciz mahalline gelen borçlu vekili 3.kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunmuş ve davalı alacaklı istihkak iddiasına itiraz etmiştir. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak ../... -2- 2009/4690 2009/7646 iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK. nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödenmesine kadar açılabilir. Prosedür işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir....

      Dava alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. 3.kişi tüzel kişi ise, tüzel kişilik adına istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsile yetkili olmayan kişinin, haczedilen malın şirkete ait olduğu yolundaki açıklamaları şirket adına yapılmış geçerli bir istihkak iddiası sayılamaz. Somut olayda, dava konusu 30.04.2004 tarihinde yapılan haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan ... isimli şahıs 3.kişi şirketi temsile yetkili şahıs olmadığı gibi ve İİK’nun 96/3....

        Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 30.9.2013 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ....Arıkan’ın üçüncü kişi şirket ortağının kardeşi olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir....

          İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 21/11/2019 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi şirket yararına şirket yetkilisi tarafından istihkak iddiasında bulunduğu sabittir. Ancak davalı-3. Kişi şirket yetkilisi Türkan İspirli yargılama sırasında dava dosyasına sunduğu yazılı beyanında ve duruşmadaki sözlü beyanlarında davaya konu hacizli menkullerin kendisine ait olmadığını, kiralama yolu ile kullandıklarını daha sonra da kiraladıkları firmaya iade ettiklerini belirttiği anlaşılmıştır. İstihkak iddiasının reddi davasının ön şartı geçerli bir istihkak iddiasının varlığıdır. Bu ön şartın yargılama boyunca devamı gerekmektedir. Davalı 3....

          Şti'nin ünvan değişikliğiyle adreste faaliyete başladığı, istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişi şirketle borçlu şirket arasında organik bağ bulunup, istihkak iddiasının alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olduğu istihkak iddiasında bulunun üçüncü kişi şirketin istihkak iddiası İİK'nin 97/a maddesindeki karinenin aksini ispata yeterli belgeye dayanmadığından İİK’nin 97.maddesi gereğince istihkak iddiasının reddine, takibin devamına, üçüncü kişi şirketin istihkak davası açmakta muhtariyetine karar verilmiş, karar üçüncü kişi şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep; üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddeleri uyarınca ileri sürdüğü istihkak iddiası ile ilgili İİK’nin 97/1. maddesi uyarınca takibin devamı ya da taliki yönünde bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. 1.İİK’nin 97. maddesinin 1. fıkrasında; "İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen İcra Mahkemesine verir....

            Hal böyle olunca,davalı 3. kişi Şirketi temsile yetkili olmayan kişilerce, Şirket lehine istihkak iddiasında bulunulması mümkün olmadığından, eldeki uyuşmazlık bakımından 05.06.2012 tarihinde haczedilen mallar bakımından, geçerli bir istihkak iddiası bulunmamaktadır. Öte yandan, davalı 3.kişi Şirket yetkilisi ... tarafından hacizden sonra 11.06.2012 tarihinde icra dosyasının tamamının bir örneği imza karşılığında teslim alınmıştır. Bu durumda, davalı 3. kişi Şirket temsilcisinin her şekilde 11.06.2012 tarihi itibariyle hacizden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu tarihten sonra dahi, Şirket temsilcisince yöntemine uygun biçimde istihkak iddiasında bulunulmamıştır. Öte yandan, ortada geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığı halde; alacaklı tarafa istihkak iddiasının kaldırılması için süre verilmesinin, hukuki bir etkisi yoktur. Zira, alacaklı tarafça istihkak iddiasının kaldırılması isteğiyle dava açılabilmesi için, öncelikle geçerli bir istihkak iddiasının bulunması gerekir....

              Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 05.....2013 tarihinde yapılan haciz sırasında .... kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...'nun üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir....

                İHM'nin ... sayılı kararına göre, 3.kişi tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmadığından alacaklının İİK'nun 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki menfaati bulunmadığı gerekçesi ile birleşen dosyada dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hüküm, birleşen dosyada davacı asıl dosyada davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyize konu birleşen dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir....

                  UYAP Entegrasyonu