WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bundan ayrı Mahkemece; istihkak iddiasında bulunan 3.şahıs ...'in istihkak iddiasının reddine karar verilmiş ise de; hacizde hazır bulunan ... kendi adına istihkak iddiasında bulunmamıştır. Davalı 3. kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Bu durumda, Mahkemece alacaklı tarafından açılan istihkak davasının, süresinde yapılmış usule uygun bir istihkak iddiası olmadığından, ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

    Dava alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. 1.Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. Somut olayda,dava konusu 14.06.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ... 3.kişinin çalışanı olup, 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili şahıs değildir....

      Mahkemece davalı alacaklı tarafından açılan istihkak iddiasının reddi davasında verilen davanın reddi kararının alacaklı tarafından temyiz edilmediği, alacaklının temyizden feragat ettiği, bu nedenle de davacı 3. kişinin istihkak iddiasını zımnen kabul etmiş sayılacağı, davanın konusuz kaldığı kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de davalı alacaklı vekilince haciz sırasında istihkak iddiasına itiraz edildiği, davaya cevap dilekçesinde de istihkak iddiasının reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşıldığından derdestlik nedeniyle reddedilen davanın alacaklı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle istihkak iddiasının zımnen kabul edildiğinden söz edilemez. Bu durumda mahkemece yargılamaya devam edilerek tarafların delilleri toplanıp varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

        Dava alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. 3.kişi tüzel kişi ise, tüzel kişilik adına istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsile yetkili olmayan kişinin, haczedilen malın şirkete ait olduğu yolundaki açıklamaları şirket adına yapılmış geçerli bir istihkak iddiası sayılamaz. Somut olayda, dava konusu 30.04.2004 tarihinde yapılan haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan ... isimli şahıs 3.kişi şirketi temsile yetkili şahıs olmadığı gibi ve İİK’nun 96/3....

          Dava, alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Dava konusu 16.11.2009 tarihli haciz sırasında davalı 3.kişi hazır olduğu halde haciz sırasında ve İİK’nun 96. maddesinde belirtilen 7 gün içerisinde istihkak iddiasında bulunmadığından, alacaklı tarafından açılan bu davada dava koşulu olan, 3.kişinin usule uygun olarak yapılmış bir istihkak iddiası olmadığından davanın ön koşul yokluğundan reddi gerekirken esastan reddi hatalı ise de, sonuç itibari ile doğru olan hükmün, ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı alacaklıdan alınmasına 24.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava, alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Dava konusu 16.11.2009 tarihli haciz sırasında davalı 3.kişi hazır olduğu halde haciz sırasında ve İİK’nun 96.maddesinde belirtilen 7 gün içerisinde istihkak iddiasında bulunmadığı alacaklı tarafından açılan bu davada 3.kişinin usule uygun olarak yapılmış bir istihkak iddiasında bulunması ön koşul olup davanın ön koşul yokluğundan reddi gerekirken esastan reddi hatalı ise de, sonuç itibari ile doğru olan hükmün, ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı alacaklıdan alınmasına 24.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.İstihkak iddiası 3.kişi tarafından haciz sırasında haciz tutanağına geçirilmek veya daha sonra icra müdürlüğünü yazılı veya sözlü olarak yapılan başvuru ile ileri sürülebilir.Bu iddia üzerine gerekirse icra müdürlüğünce İİK’nun 96 maddesindeki prosedür işletilir. İstihkak iddiası bir dava başvurusu özelliği taşımamaktadır. Bu prosedürden sonra veya önce 3.kişi istihkak davası açabilir ve bu tür davalarda esas hakkında hüküm verilmesi halinde davanın reddi veya kabulü şeklinde karar verilmesi gerekmektedir....

                Dava alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. 3.kişi tüzel kişi ise, tüzel kişilik adına istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organca ileri sürülebilir.Tüzel kişiyi temsile yetkili olmayan kişinin, haczedilen malın şirkete ait olduğu yolundaki açıklamaları şirket adına yapılmış geçerli bir istihkak iddiası sayılamaz. Somut olayda, dava konusu 12.01.2009 tarihinde yapılan haciz sırasında ve hacizden itibaren İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük sürede davalı 3.kişi adına istihkak iddiasında bulunmuştur. Bu durumda alacaklı tarafından açılan istihkak davasının, davanın ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerekmektedir....

                  Mahkemece toplanan delillere göre: ödeme emrinin haczin gerçekleştirildiği adreste borçlu şirket yetkilisine tebliğ olunduğu, haczin borçlu elinde gerçekleştirildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nun 99.maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” iddiasının reddi davası niteliğindedir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. Tüzel kişilerde istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....

                    Gelinen aşamada, somut olayda mahkemece şikâyetin reddine karar verildiği ve Özel Dairenin bozma kararında mahkemenin şikâyetin reddine ilişkin kararında bir isabetsizlik bulunmadığı belirtildiğine göre, alacaklının terditli olarak ileri sürdüğü istihkak davasının incelenmesi gerekmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki; somut olayda aynı dava (şikâyet) dilekçesinde terditli olarak ileri sürülen şikâyet ve istihkak davası yasal 7 günlük sürede açılmıştır. Alacaklı, yasal süresinde istihkak davası açmakla üçüncü kişinin istihkak iddiasını kabul etmediğini belirlemiş haczin kalkmasını geçici olarak engellemiştir. Alacaklının şikâyetinin reddine karar verilmesi hâlinde sadece istihkak davası açma külfetinin alacaklıya düştüğü sonucuna varılmış olur. Şikâyetin reddi kararı ile haciz kalkmamış olduğundan, şikâyetin reddi istihkak davasının esasının incelenmesine engel değildir....

                      UYAP Entegrasyonu