WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının haciz sırasında kendi adına istihkak iddiasında bulunmayıp, dava dışı şirket adına istihkak iddiasında bulunmasına rağmen, kendi adına istihkak davası açmış olmasına yasal bir engelin bulunmamasına, ancak; davacının 01.12.2008 tarihli haciz sırasında hazır bulunması nedeniyle, haczi bu tarihte öğrenmesine rağmen, şahsı adına yasal süreyi geçirdikten sonra, 25.3.2009 günü dava açmış olması nedeniyle, mahkemece davanın süre aşımından reddine karar verilmesi gerekmesine rağmen, verilen kararın sonucu itibariyle doğru bulunmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı üçüncü kişiden alınmasına 21.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Müdürlüğünün 2020/2137 E sayılı dosyasıyla borçlu T5 hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun iş yerine haciz için gidildiğini, haciz mahallinde diğer davalı T3 tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu, muhtelif giyim eşyaları, ses sistemi ve bilgisayarın haczedilerek istihkak iddiacısı T3'e yediemin olarak bırakıldığını, borçlu ile istihkak iddiacısının borcun doğumundan sonra 2019 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanmanın muvazaalı olduğunu, istihkak iddiacısı tarafından sunulan 04/02/2020 tarihli ihtarname içeriğine göre, haciz adresine ait kira sözleşmesinin borçlu adına olduğunu ve anlaşmalı boşanma tarihinden sonra da haciz adresinin borçlu tarafından işletildiğini, vergi levhasının istihkak iddiacısı adına olmasının hacizli malların istihkak iddiacısına ait olduğunu göstermeyeceğini belirterek hacizli malların borçluya aidiyetine, %20 den az olmamak üzere tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karra verilmesini talep etmiştir...

    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairenin 22.6.2010 gün ve 2010/954-5862 sayılı ilamı ile “3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunan şahsın 3.kişinin çalışanı olup 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, davalı 3.kişinin de İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük sürede istihkak iddiasında bulunmadığı, bu durumda alacaklı tarafından açılan davanın ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerektiğinden” bahisle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın ön koşul yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-) Dava, davacı alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir....

      ın istihkak iddiasının reddine, yasal şartların oluşmaması nedeniyle davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava alacaklı tarafından İİK 99.madde gereğince açılmış 3.kişinin istihkak iddiasının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda dava konusu 29.6.2010 tarihli haciz borçlunun ve davalı 3.kişi ...'ın yokluğunda, borçlu Bayram'ın kardeşi Hüseyin ve davalı 3.kişinin çalışanı Vedat Zengin'in huzurunda yapılmış borçlunun kardeşi ... davalı 3.kişi ... lehine istihkak iddiasında bulunmuş haciz İik 99 Madde gereğince yapılmıştır. ... davalı 3.kişi Mehmet 'in yetkilisi olmadığı gibi borçlu da olmadığından 3.kişi Mehmet lehine istihkak iddiasında bulunma hak ve yetkisine sahip olmadığından geçerli bir istihkak iddiasının varlığından söz etmek mümkün değildir....

        Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden ve davacı vekilinin davacının çiftçilik yapmakta olduğu iddiasi üzerinde yeterince durulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İnceleme konusu olayda, davacı T1'ın takip dosyasında istihkak iddiasında bulunmadan, haricen hacizden haberdar olması nedeniyle, anılan prosedür işletilmeden doğrudan istihkak davası açtığı, bu durumda davanın süresinde kabul edilmesi gerektiği gibi, taksimi mümkün olmayan istihkak iddiasının mirasçılardan her biri tarafından dava yoluyla ileri sürülebileceği, 11/10/1982 tarih, 1982/3- 2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre bir mirasçının tek başına açtığı bu davaya devam edebilmesi için diğer mirasçıların davaya muvafakatlerinin alınması gerektiği, mahkemece dava açan mirasçı dışındaki mirasçıların muvafakatleri alınarak yargılamaya devam edildiği, bu nedenle tüm davacılar yönünden davanın ve istihkak iddiasının süresinde yapıldığının kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

          Somut olayda, dava konusu 14.4.2008 tarihinde yapılan haciz sırasında veya hacizden itibaren İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük sürede, davalı 3.kişi şirket yetkilileri tarafından yapılmış usule uygun bir istihkak iddiasının bulunmadığı, istihkak iddiasında bulunan şahsın işyerinde çalışan sıfatında olması nedeniyle, bu iddiayı ileri sürme yetkisi olmadığından, alacaklı tarafından açılan istihkak davasının ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre, mahkeme kararının gerekçesi yerinde olmamakla birlikte, alacaklı tarafından açılan davanın ön koşulu bulunmadığından, sonuç olarak davanın reddi kararı isabetli olup, davacı alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA ve 19.12.2005 gün ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 140.maddesi gereğince davacı alacaklıdan alınmamasına 7.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, müvekkiline olan borcu nedeniyle borçlu aleyhinde, ...İcra Müdürlüğünün 2009/904 sayılı takip dosyasında, 27.8.2009 tarihinde borçluya ait adreste haczedilen menkul üzerinde davalı 3.kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, haczin borçlunun ticaret sicili tarafından bildirilen adresinde yapılması nedeniyle mülkiyet karinesinin borçlu lehine olduğunu, haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılması gerekirken İİK'nun 97. maddesine göre yapıldığını ileri sürerek, davalı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile haciz işleminin İİK'nun 99. maddesine göre yapıldığına ilişkin bölümünün iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

              Dava alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. 3.kişi tüzel kişi ise, tüzel kişilik adına istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsile yetkili olmayan kişinin, haczedilen malın şirkete ait olduğu yolundaki açıklamaları şirket adına yapılmış geçerli bir istihkak iddiası sayılamaz. Somut olayda, dava konusu 17.04.2008 tarihinde yapılan haciz sırasında ve İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük sürede davalı şirket lehine yetkili tarafından yapılmış usule uygun bir istihkak iddiası bulunmadığından, davanın ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerekmektedir....

                temyiz itirazlarının reddine, 2.Asıl dosyada 3. kişi vekilinin İİK'nun 96. maddesine ilişkin olarak açtığı istihkak davasının reddine ilişkin kararın temyiz incelemesinde; Dava konusu haciz İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış olsa dahi, üçüncü kişinin istihkak davası açmasını engelleyen yasal bir düzenleme bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu