Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 96 vd. maddesine göre istihkak iddiası borçlu tarafından 3.kişi lehine veya 3.kişi tarafından bizzat kendi lehine yada İİK.nun 85/2 maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran kişiler, diğer bir 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. İİK.nun 97/1 maddesinde öngörülen prosedürünün işletilmesi halinde icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının 3.kişiye tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir. Bu karar tebliğ edilmediği takdirde hacizli mal satılıp bedeli alacaklıya ödeninceye kadar davacı 3.kişi tarafından istihkak davası açılabilir. Somut olayda, 13.4.2009 tarihli ilk haciz sırasında hazır bulunan 3.kişi yetkilisi (aynı zamanda takip borçlusu olan)... tarafından davacı 3.kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunulmuş, bu iddia ile dava açma süresi kesilmiştir....

    İstihkak davalarında kesinlik sınırının belirlenmesinde davaya konu alacak, hak veya malın değerinin esas alınacağı İİK'nin 363/1. maddesinde belirtilmiştir İstihkak davasında, dava değerinin, dava konusu alacak ile haczedilen malların değerinden az olan miktar üzerinden belirtilenmesine ilişkin kural harç ve vekalet ücreti hesaplanırken dikkate alınmaktadır. İstihkak davalarında kesinlik sınırının belirlenmesinde ise davaya konu alacak, hak veya malın değerinin esas alınacağı İİK'nin 363/1. maddesinde belirtilmiştir (Yargıtay 8 HD. 2019/6762 Esas 2021/5454 Karar). İİK'nin 363/1. Maddesinde istinaf edilebilecek kararlar arasında sayılan istihkak davalarında ve istihkak davalarına ilişkin takibin taliki kararlarında istinaf incelemesi yapılabilmesi için aynı fıkranın son cümlesinde yer verilen özel düzenlemeye göre icra mahkemesi kararının taalluk ettiği malın veya hakkın değerinin belirlenen bu miktarı geçmesi şarttır ( Yargıtay 8 HD 2016/20649 E- 2019/11845 K)....

    Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan dava haksız ve dayanaksız olup, takibin işleyişini sürüncemede bırakmak amacını güttüğünü, davacının istihkak iddiası neticesinde Bolu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/492 esas 2019/565 karar sayılı ilamı ile takibin devamına karar verildiğini, 07/10/2019 tarihinde gerçekleştirilen fiili haciz işlemi esnasında haczedilen malların borçluya ait olduğunu, bu malların davacı tarafa yediemin sıfatıyla bırakıldığını, alacaklının istihkak iddiasında bulunan 3. kişi ile borçlu arasındaki ilişkiyi bilmek durumunda olmadığını, diğer davalı ile davacı arasında bulunduğu iddia olunan taşeronluk sözleşmesinin müvekkili şirketi bağlamayacağını, davacı tarafın İİK'nın 97 ve devamı maddesi uyarınca ispat yükü altında olduğunu, bu sebeple; davanın reddini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER : Bolu İcra Müdürlüğü'nün 2019/33208 esas sayılı dosyası....

    'nun 96 ve 97. Maddelerine göre açmış olduğu istihkak davasıdır. İİK.'nun 97/a maddesinde; "Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer. İstihkak davacısı malı ne suretle iktisap ettiğini ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili sebep ve hadiseleri göstermek ve bunları ispat etmekle mükelleftir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Somut olayda, haciz adresi ödeme emrinin tebliğ edildiği adres olmadığı gibi, o tarih itibariyle borçlu şirket yetkilisi haciz mahallinde hazır değildir....

    Müdürlüğünce, ......ya gönderilen haciz müzekkeresi üzerine ......ca hesap üzerinde rehin hakkının ileri sürülmesi, istihkak iddiası mahiyetinde olup, 3. kişinin istihkak iddiası üzerine ...... Müdürlüğü tarafından İİK’nin 97/1. maddesindeki prosedür işletilerek dosyanın takibin devamı veya taliki konusunda bir karar verilmek üzere ...... Mahkemesine gönderilmesi gerekir. Prosedür işletilmeden 3. kişi tarafından doğrudan dava açılmasını engelleyen bir yasa hükmü de bulunmamaktadır. Somut olayda prosedür işletilmeden davacı ...... tarafından açılan istihkak davasının süresinde olduğunun kabulü gerekir. O halde Mahkemece, uyuşmazlığın üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkin olduğu gözetilerek, dosya kapsamındaki bilirkişi raporu ve diğer tüm deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın şikayet olarak nitelendirilip yazılı gerekçe ile şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2017 NUMARASI : 2016/1479 ESAS- 2017/979 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı (İ.İ.K. 97) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

      Buna göre dava konusu 07/11/2018 tarihli haciz sırasında davacı 3. kişi çalışanı Basri Sezgin 3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuş ise de, anılan şahsın 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir.İcra dosyası incelendiğinde de 3. kişi tarafından hacizden itibaren İİK.nın 96/3. maddesinde belirtilen yedi günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....

      Taşınır mallarda zilyetlik, mülkiyete karine teşkil ettiğinden (MK. mad. 898), bir taşınır malı elinde bulunduran (İİK. mad. 96/I) kimse (borçlu) onun maliki sayılır (İİK. mad. 97/a-I, c. 1). Üçüncü kişi; borçlunun elinde bulunan ve haczedilen mal hakkında açtığı istihkak davasında ancak haczedilmiş olan malı ne suretle iktisap ettiğini ve haczedilmiş olan malın niçin borçlunun elinde bulunduğunu kanıtlayarak; borçlunun elindeki malın borçluya ait sayılması gerektiği konusunda İİK. mad. 97/a-1, c. 1’de öngörülen karinenin aksini isbat edebilir. Haciz yapılan yerde borçlunun hazır bulunması veya haciz mahalinde borçluya ait borçlunun o adreste faaliyette bulunduğuna dair önemli ve güncel evrakların (belgelerin), eşyaların bulunması halinde, mülkiyet karinesi borçlu (ve dolayısıyla alacaklı) yararına olduğundan, davacı üçüncü kişi bu karinenin aksini ancak ‘kesin ve güçlü delillerle’ ispat edilebilir....

      Maddenin uygulanmasına ve takibin devamı veya taliki ile ilgili karar verilmek üzere dosyanın İcra Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine" dair karar verildiği, 3 kişinin iş bu karara karşı İİK 99.maddesi uygulanması gerektiğinden bahisle şikayet yoluna başvurduğu, iş bu dava derdestken 3. kişinin Orhangazi İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/105 Esas sayılı dosyası ile istihkak davası açtığı, her iki davanın ayrı ayrı görülerek karara bağlandığı anlaşılmıştır. İstihkak iddia eden 3 kişinin, İİK. 'nun 96/97. Maddesi uyarınca istihkak davası ile alacaklı tarafından İİK. 'nın 99. Maddesi uyarınca açılan istihkak dava dosyalarının birleştirilmesi ve yargılamaya birlikte devam edilmesi zorunludur. İlk derece mahkemesince, davalı/3. Kişi şirketin ticaret sicil kayıtlarının ve davalı borçlu şirketten Kartal 1. Noterliği'nin 29/06/2018 tarih, 09756 yevmiye numaralı işletme devir sözleşmesi ile işletmeyi devraldığı belirtilen Polat Kartal Özel T3 A.Ş. ile davalı 3....

      Mahkemece, dava konusu haczin İİK’nun 96 ve 97.maddelerine göre yapıldığını, davacı vekilinin haczin İİK’nun 99.maddesine göre yapılması yönünde bir şikayeti olmadığını beyan ettiğinden davacı alacaklının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nun 99 maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi davasına ilişkindir. Dava konusu taşınır mallar 29.12.2008 tarihinde davalı 3.kişinin huzurunda haczedilmiş, haciz sırasında haczedilen mallar hakkında istihkak iddiasında bulunulmuş ve davalı alacaklı istihkak iddiasına itiraz etmiştir. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK. nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir....

        UYAP Entegrasyonu