Yukarda belirtilen görev ile ilgili düzenlemelerde açıkça kurumun taraf olduğu ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan ve açıkça primin 6183 sayılı kanun uyarınca tahsili üzerine bu kanunun da uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda iş mahkemesinin görevli olacağı belirtilmiştir. Burada Kurumun taraf olması ve uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanundan doğması yeterlidir. Karşı tarafın sigortalı veya üçüncü kişi olmasının önemi bulunmamaktadır. 10. Somut uyuşmazlıkta kurum 5521 sayılı Kanundan kaynaklanan prim alacağının tahsili için, anılan kanunun 88. maddesi uyarınca 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca prim borçlusu şirket aracına haciz uygulanmış ve davacı üçüncü kişi aracı satın aldığını belirterek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı haczin 6183 sayılı kanunun 79. maddesi uyarınca talep etmektedir. Dava tarihi itibari ile İş Mahkemesinin görevli olduğu açıktır. Zira 88....
Hukuk Dairesi 2015/11596 E. , 2018/79 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ....Taşımacılık ...Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna bir borçları olmadığından 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak K A R A R Yargıtay 21.ci Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. Davacı 3.kişi Tavas Vergi Dairesi tarafından borçlu hakkında 6183 sayılı Yasaya göre yapılan takip nedeniyle mülkiyeti kendisine ait dava konusu malların üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. 6183 sayılı Yasaya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı Yasanın 68. maddesi hükmü gereği dava değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir....
Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak açılan istihkak istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve emsal dosyadaki haczin borçlu şirketin Bursada ki adresi olduğu bu dava konus haczin ise Bandırma da davacı şirketin adresinde yapılmış ve adresin borçlu şirketin adresi olouğu ispatlanmamış bulunmasına göre davalıların aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de isebetsizdir....
Mahkemece, 6183 sayılı Yasanın 79. maddesi uyarınca haciz bildirisini tebellüğ eden 3. kişinin 7 gün içinde tahsil dairesine itiraz edebileceği, bu sürede itiraz edilmediğinde 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açabileceği, 6183 sayılı Yasanın 102. maddesi uyarınca amme alacağının zamanaşımına uğradığını belirterek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı İdare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kamu alacağının tahsili için davacıya tebliğ edilen ödeme emri nedeniyle, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, az yukarıda yazılı gerekçe ile 6183 sayılı Yasanın 79. maddesine dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacının eski ortağı olduğu dava dışı İ... Ltd.Şti.'...
Şti'nin davalı şirketten alacağı olduğu gerekçesiyle 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi kapsamında davalı şirkete haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davalının süresinde bu ihbarnameye itiraz ettiğini, ancak haciz ihbarnamesinin tebliği tarihi itibariyle davalı şirketin davadışı şirkete olan borcunu ödememiş olduğunu, bu nedenle müvekkilinin alacağının davalı şirketin zimmetinde yer aldığını belirterek 6183 sayılı Kanunun 79/6. maddesi gereğince amme alacağı ile ferileriyle sınırlı olmak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 138.442,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; 6183 sayılı Kanunun 79. maddesine göre müvekkili şirkete gönderilen haciz bildirisine yasal süresi içerisinde itiraz ettiklerini, amme idaresinin bir yıl içerisinde genel mahkemelerde açılması gereken davayı açmadığını, bu nedenle davanın zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, müvekkilinin davadışı... Teks. İnş. ve İnş. Malz. San. ve Tic. Ltd....
Bir kamu alacağının tahsili için borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre takip sırasında üçüncü kişi elinde bulunan bir mal haczedilmiş olabilir. Malı elinde bulunduran 3.kişi o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddiasında bulunursa keyfiyet haczi yapan memur tarafından haciz zaptına geçirilir (6183 sayılı yasa md. 67/1). Ancak haciz sırasında sessiz kalan veya haciz yokluğunda yapılan 3.kişi, haczi yapan tahsil dairesine yedi gün içinde dilekçe ile başvurarak istihkak iddiasında bulunabilir. Üçüncü kişi haczedilen mal hakkında istihkak iddiasında bulunursa, mülkiyet karinesi haczedilen malın zilyedi olan üçüncü kişi yararına olduğundan, bu mal hakkında takip durur. Bu durumda 67/1.maddesi uyarınca keyfiyet alacaklı amme idaresine bildirilir. Alacaklı amme idaresi bildirim tarihinden itibaren 15 gün içinde dava açmadığı takdirde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır....
K A R A R Dava, 6183 sayılı Kanun'un 79.maddesine göre tebilğ edilen haciz bildirilerine (7) günlük sürede itiraz etmemesi nedeniyle zimmetinde kabul edilen Kurumun prim alacağından davacının sorumlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, uyuşmazlığın çözüm yerinin İş Mahkemesi olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dava dosyası Isparta Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Uyuşmazlık, haciz bildirisine süresinde itiraz etmeyen ve bu nedenle Kurumun prim alacağı zimmetinde kabul edilen davacının 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesinin 4. bendine dayalı olarak açtığı menfi tespit istemine ilişkin eldeki davanın İş Mahkemesinde görülüp görülmeyeceği noktasında toplanmaktadır....
ne kesinlikle ödenmeyen bir borcu bulunmadığını, dolayısıyla davalı Vergi Dairesine 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi kapsamında herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı Vergi Dairesince hiçbir araştıma yapılmadan somut bilgi ve belge sunulmadan sadece BS formunda müvekkilinin adının yer aldığından bahisle 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca takibe alınarak 21.928,00- TL'nin tahsili cihetine gidilmesi hukuken kabul edilemeyeceğini, süresi içerisinde iş bu davayı açıklarını belirterek müvekkilinin davalı idareye 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi kapsamında 29.07.2019 tarih ve 2019072464Ngd0000592 sayılı haciz bildirisine konu 21.928,00- TL tutarında borçlu olmadığının TESPİTİNE karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, davalı ... başkanlığının 6183 sayılı Yasa gereğince yaptığı takip sırasında,davacının sahip olduğu taşınmazlar üzerine borçlu Nihat Yılmaz'ın borcundan dolayı haciz konulduğunu belirterek, anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, borçlu hakkında kaçak inşaat para cezası nedeniyle 6183 sayılı Yasa gereğince takip yapıldığını, borçlunun taşınmazını daha sonra davacıya sattığını yapılan satışın anılan yasanın 30.maddesi gereğince hükümsüz olduğunu, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....