DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 19/08/2021 KARAR TARİHİ : 30/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davaya konu mesken üzerinde ...’nın davalı bankanın Trabzon şubesi nezdinde kullanacağı nakdi ve gayrinakdi kredilere teminat teşkil etmek üzere 11/01/2017 tarihinde 350.000 tl ipotek tesis edildiğini, kredi lehtarının borçlarının diğer ipotek malikleri tarafından kendi ipotek bedelleri ile sınırlı olmak üzere ödendiğini, kalan bakiye nakdi ve gayrinakdi borcun diğer ipotek maliki .... nin gayrimenkul devri yaparak takas ile borcun tamamının ödendiğini, kredi lehtarının borcunun kalmadığını, 27/07/2021 tarihinde ipoteğin kaldırılması için ihtar çekilmiş ise de cevap verilmediği gibi ipoteğin de kaldırılmadığını, Davalı bankanın kredi lehtarına ait borcun...
Asliye Ticaret Mahkemesi Davanın Türü: İhtiyati Haczin Kaldırılması Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ İlk derece mahkemesi .... D.İş esas ve ... D.İş Karar sayılı ve 29.08.2022 tarihli karar ile ;eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemiyle ilgili olarak sunulan belgelere göre yaklaşık ispat bulunduğu gerekçesi ile talebin kabulüne % 15 teminatla 300.000 TL nin tahsili için ihtiyati haciz kararı vermiştir. İhtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu vekili ; eser sözleşmesini ve davacının edimini yerine getirdiğini kabul etmeyerek sunulan belgelerin de sahte olduğu yönünde itiraz ederek alacağın varlık ve miktarına dair yaklaşık ispatın bulunmadığını beyanla ihtiyati hacze itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesi itirazı duruşmalı olarak incelemiş ve 29/09/2022 tarih ve .... D.İş esas ve .......
Tüm dosya kapsamından; 17.07.1995 tarihli inşaat yapım sözleşmesinden hemen sonra 18.07.1995 tarihinde kurulan ipoteğin “inşaat ipoteği” olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekten, bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici ve zanaatkarların alacakları için rehin kurulabilir. Diğer taraftan, Türk Medeni Kanununun 883.maddesi gereğince rehin kurulan taşınmazın maliki kimse koşulların yerine gelmesi halinde, kurulan rehnin terkini dava edilebilir. Somut olayda; ipotek, 17.07.1995 tarihli sözleşmenin güvencesini teşkil ettiğinden kaldırılması (terkini) için sözleşme koşullarının ifa ile bitirilip bitirilmediği yönü üzerinde durulması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Uyuşmazlık; asıl dava yönünden eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplar nedeniyle tazminat, birleşen dava yönünden eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine 17/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTİNAF KONUSU : Yargı Yerinin Belirlenmesi İSTİNAF KARAR TARİHİ : ... İSTİNAF KARARI YAZIM TARİHİ : ... Taraflar arasında görülen Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak ve İtirazın İptali davaları hakkında Konya ... Asliye Hukuk Mahkemesi ve Konya ... ASLİYE Ticaret Mahkemesi'nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı kooperatifin davalılarla yaptığı 13/12/2011 tarihli "malzeme işçilik yapım sözleşmesine" dayanak sözleşmenin 2. maddesindeki işleri davalı ...'in yapmaya taahhüt ettiğini, diğer davalının ona kefil olduğunu, davalı ...'...
İlk derece mahkemesince, davacının davalıya ihtarname ile ipoteğin fekki için verdiği 24 saattin, bankaca yapılacak iş ve işlemler nazara alındığında kısa olduğu, davacı yanca sözleşmede kararlaştırılan ipotek fek ücretinin ödenmediği, bu nedenle davalı yanca dava tarihinden sonra ipoteğin kaldırıldığı gerekçesiyle davanın esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, taraf vekilleri lehine ücreti vekalet takdirine yer olmadığına karar verilmiş; hükme karşı, davacı vekilince istinaf talebinde bulunmuştur. Bölge adliye mahkemesince; kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun 07/04/2014 tarihinde davacı yanca ödenerek borç bitirildiği halde dava tarihine kadar ipoteğin kaldırılmadığı, dolayısıyla davanın açılmasına sebebiyet verdiği bu halde davalı bankanın yargılama giderlerinden sorumlu olduğu, gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kabulüne, Malatya 1....
Dava, konut finansmanı kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Benzer uyuşmazlıklarda daha önce İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi'nin 2019/1594 Esas-2019/1509 Karar sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi'nin 2018/1801 Esas- 2018/1409 Kararı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi'nin 2018/3631 Esas-2019/264 Karar sayılı kararları mevcuttur. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01.09.2020 tarihi itibari ile uygulanmasına karar verilen işlerle sınırlıdır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun 01/09/2020 tarihli kararı gereğince; "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19.-46. Hukuk Dairesinin görev alanındadır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmadığından ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 99. maddesi uyarınca Kooperatifler Kanunundan kaynaklanan hukuk davalarının tarafların sıfatlarına bakılmaksızın ticari dava olduğu kabul edilmişse de taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklandığından; Kooperatifler Kanununun anılan hükmünün somut olayda uygulama yeri olmadığı gibi eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır. Bu bakımdan, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gölbaşı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Aksi bir yorumun kabulü, üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi 4077 sayılı yasa kapsamında kalmasını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklara da tüketici mahkemelerinde bakılmasını gerektirir ki, bunun yasanın amacına aykırı olduğu açıktır. Buna göre istisna sözleşmesinden doğan ilişkileri de 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.02.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K. sayılı kararında bu husus belirtilmiştir. Dava 24.01.2014 tarihinde açılmış olup, 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanıp 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun'dan önce yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesi görevli değildir....