WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacaklı bu sürede gelmez veya gelip de kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eder ve borçlu borcunu icra dairesine tamamıyla yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir. İcra mahkemesince İİK.nun 153. maddesinde öngörülen koşulların oluşması halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gereklidir. Buna göre ipoteğin kaldırılabilmesi için öncelikle ipotek akit tablosuna göre hesaplanacak alacak miktarının tam olarak icra veznesine yatırılması zorunludur. Taraflar arasında tapu sicil müdürlüğünde tanzim edilen 05.02.1963 tarih ve 337 yevmiye nolu ipotek akit tablosunun incelenmesinde; ipoteğin, 50000 lira bedelle, 1 yıl vadeli olup, vadede ödenmeyen borç için gecikmiş günler için %7 faize tabi olacağının düzenlendiği görülmüştür. Açıklanan bu niteliği itibariyle ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir....

    gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse icra dairesi on beş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder....

      Diğer bir ifadeyle taraflar, anapara ipoteği ile güvence altına alabilecekleri miktarı belirli bir alacağı da üst sınır ipoteği ile güvence altına alabilirler. Bu durumda, miktarı belirli bir alacak için kurulmuş ipoteğin, anapara ipoteği mi yoksa üst sınır ipoteği mi olduğu sorunu ortaya çıkabilir. Sorunun çözümünde, tarafların ipotek sözleşmesinde kullanmış oldukları ibarelerden ve tarafların iradelerinin yorumlanmasına yardımcı nesnel ölçütlerden (faiz şartı gibi) yararlanılabilir. Tarafların iradelerinin açık olmaması hâlinde ipoteğin çeşidi güvence altına alınan alacağın miktarının belirli olup olmamasından hareketle belirlenmelidir. (Atilla Altop, Anapara İpoteği- Limit (Üst Sınır) İpoteği Ayrımının Uygulamaya Yansıyan Sonuçları, Aysel Çelikel’e Armağan, 1999- 2000, s. 37, 38). (Bknz....

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait taşınmazın şirketin eski ortağı ve yöneticisi ... tarafından dava dışı ...Ltd.Şti.nin davalı ile arasındaki sözleşmenin teminatı olarak ipotek edildiğini,...ın şirketteki ortaklık paylarını dava dışı ....’ye devir ettiğini ve devir sözleşmesinde,...nin davalı lehine yeni ipotek tesis ettikten sonra kendi taşınmazları üzerindeki ipoteğin kaldırılmasının kararlaştırıldığını, bu hususun davalıya ihtaren bildirildiğini, davalının yeni ipotek almasına rağmen müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını iddia ederek ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, şirket hissesinin devri ile ipoteğin ilgisi olmadığını, dava dışı ...Ltd.Şti.nin sözleşmesinin devam ettiği ve borcu bulunduğu sürece ipoteğin fekkinin mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....

        Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ,ipotek akit sözleşmesinde yer alan ''doğmuş ve doğacak tüm borçlarına teminat teşkil etmek üzere üst sınır ipoteği tesis'' edilmesine ilişkin hükmün haksız şart niteliğinde bulunduğu, davacı tarafın hukuku dolanarak ilamsız takipler yaptığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçtiği, haksız şart kapsamında önceden tesis edilmiş olan krediler ve kredi kartı için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir....

          Tarafların iradelerinin açık olmaması hâlinde ipoteğin çeşidi güvence altına alınan alacağın miktarının belirli olup olmamasından hareketle belirlenmelidir. (Atilla Altop, Anapara İpoteği- Limit (Üst Sınır) İpoteği Ayrımının Uygulamaya Yansıyan Sonuçları, Aysel Çelikel’e Armağan, 1999- 2000, s. 37, 38). (Bknz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/8- 1717 Esas, 2015/895 Karar sayılı ilamı) Türk Medeni Kanunu madde 884’e göre, borçtan şahsen sorumlu olmayan taşınmaz maliki, borçluya ait koşullar içinde borcu ödeyerek taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını isteyebilir, dava açarak ipoteğin kaldırılmasını talep etme hakkı vardır. Açılacak davada dava tarihi itibarıyla ipotek ile teminat altına alınan herhangi bir borcun bulunmaması gerekir....

            da bizzat bu ipoteği, kendi lehine aynı bedel ve şartlarla kabul ettiğinin yer aldığı, böylece ileride doğacak veya doğması muhtemel bir alacaktan bahsedilmediği gibi borç rakamının da belirli olduğu, bu şekilde ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu görülmektedir....

            Kırtasiye Giyim Ltd’nin İş Bankası ile yapılan genel kredi sözleşmesi uyarınca, ...’a ait bağımsız bölüm üzerinde 80.000 YTL bedelli limit ipoteği tesis edildiğini, bankanın hesabı kat ederek çektiği ihtar üzerine müteselsil kefil olan davalı Abdulhadi Denli’nin borcu ödeyerek ipoteği ve alacağı bankadan devir ve temlik aldığını, kefilin borcu ödemesi nedeniyle borç sona erdiğinden ipoteğin kaldırılması gerektiğini, bu aşamadan sonra ipoteğin devrinin mümkün olmadığını, kefilin ipotekten yararlanamayacağını, ancak genel hükümlere göre asıl borçluya başvurabileceğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalılar vekilleri ayrı ayrı cevap dilekçelerinde borcu ödeyen kefile ipoteğin devrinin mümkün olduğunu belirterek davanın reddini talep etmişlerdir....

              DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca takibe dayanak ipoteğin üst sınır ipoteği olması nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Takip alacaklısı davalının Ürdün vatandaşı olduğu, ülkemiz ile Ürdün arasında imzalanan ve 1976 tarihinde yürürlüğe giren sözleşmenin 2. maddesi uyarınca davalının teminat göstermekten bağışık olduğu anlaşılmıştır. TMK'nın 850. ve devamı maddelerinde ipotek düzenlenmiş olup, TMK'nın 851/1. maddesinde anapara ipoteği ve azami meblağ (üst sınır) ipoteği düzenlenmiştir. Anapara (kesin borç) ipoteğinde ipoteğin kurulduğu aşamada ipotekle temin edilmek istenen alacak halen mevcut ve belirli olup bu alacağa karşılık gelen tutar için ipotek tesis edilir. Bir başka deyişle, ipoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur....

                Şti.’ye olan kefilliği nedeniyle bu davaya konu takipte haksız olarak ipoteği paraya çevirmeye çalıştığını, ipoteğin devamı için yasal bir gerekçenin bulunmadığını, ipoteğin ana para ipoteği olmadığını, üst limit ipoteği olduğunu ve davalı bankanın verdiği kredinin teminatı olarak tesis edildiğini, takibin 9 örnek ilamsız icra takibi olması gerektiğini belirterek, müvekkiline ait taşınmaz/ev üzerinde tesis edilen ipoteğin fekkine, usulüne aykırı olarak 6 örnek ilamlı olarak başlatılan icra takibinin iptaline ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkili bankanın ipotek takibinin taşınmaz üzerinde bulunan 2. ve 3. derece ipoteklerden kaynaklandığını, dava dilekçesinden hangi ipoteğin fekkinin istendiğinin anlaşılmadığını, müvekkili tarafından, dava dışı takip borçlusu ... Şti. ile imzalanan kredi sözleşmelerinin kefillerinin dava dışı .... Şti’nin ve ... Şti olduğunu, kredi borcu tahsilatı için, İzmir 16....

                  UYAP Entegrasyonu