Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Ancak, borçlu anapara ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de, “çoğun içinde az da vardır” kuralı uyarınca Tapu Sicil Tüzüğünün 31/son maddesi hükmüne göre ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir....

    Alacaklı ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın gecikme faizinin icra takibi yapılmışsa, takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Ancak, borçlu anapara ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de, “çoğun içinde az da vardır” kuralı uyarınca Tapu Sicil Tüzüğünün 31/son maddesi hükmüne göre ipotek bedelinden ödenen bölümünün tapu kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Asıl ve birleşen davada davacılar vekili, asıl ve birleşen davanın menfi tespit davası olduğunu, davacıların talebinin kendilerine bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmadığını, ilk derece mahkemesince ipotekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti halinde tapu kaydındaki ipoteğin fekki talebinin menfi tespitten ayrı bir talepmiş gibi düşünülerek değerlendirme yapılmasının doğru olmadığını, ipoteğin fekki talebinin de bir miktar paranın ödenmesine ilişkin alacak davası olmadığını, asıl ve birleşen davada taleplerin hiçbiri konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmamakla mahkemece davaların zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaldı ki, dava dilekçesinde yer alan taleplerin davaların yığılmasına ilişkin olup, hiçbiri için dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk şartı olduğunun söylenemeyeceğini, davaların yığılması halinde taleplerden biri...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve menfi tespit hukukuna ilişkin davada Elazığ Aile ile 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde eşi ...'in davalı kurumdan aldığı krediye müşterek ve müteselsil kefil ve borçlu yapıldığını ve taşınmaza ipotek konulduğunu belirtip, kefalet için hakimden izin alınmadığından ipoteğin fekkini, borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Dava, T.M.Y.'nın 881. maddesinde düzenlenen ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, davacının müşterek borçlu ve kefil olduğu, davanın İhlas Finans Kurumuna karşı açıldığı, davacının eşinin davanın tarafı olmadığı, uygulanacak maddenin T.M.Y.'nın 2. kitabından kaynaklanmadığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir....

          Şti. tarafından ipoteğe dayanılarak krediler çekildiğini, taşınmazın Ahmet adına tescili yolsuz olduğundan davalı banka lehine kurulan ipoteğin de açıkça yasaya aykırı olduğunu, davalı banka tarafından ödenmeyen kredi borçları gerekçe gösterilerek İzmir 19. İcra Müdürlüğü'nün 2019/15105 Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi için icra takibi başlattığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerinde tesis edilen 07.12.2016 tarih ve 26971 yevmiye sayılı ipoteğin kaldırılmasına, banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi için başlatılan icra takibinin ve cebri satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 06.01.2006 tarihli ve 327 yevmiye no'lu ipotek resmi senedi içeriğinden ipoteğin, doğmuş veya doğacak muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak 136.000,00 TL bedelle Anadolubank A.Ş. lehine tesis edildiği görülmektedir. Davacı, davalı banka lehine, 136.000,00 TL ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun tamamını süresinde ödediğini ancak talebine rağmen davalı banka tarafından ipoteğin terkin edilmediğini belirterek, davalı bankaya borcu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkini talep etmiş, ipoteğin fekki için davacı tarafından 136.000,00 TL dava değeri gösterilip dava açılmıştır....

            Dairemizce yapılan değerlendirmede; Ürgüp İcra Müdürlüğü'nün 2022/272 Esas sayılı takip dosyasıyla davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, borçluya örnek 6 icra emrinin gönderildiği, davacı borçlu icra takibinin geri bırakılması talebiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Takip dayanağı; ipotek senetleri Ürgüp Tapu Müdürlüğüne sunulan ipotek tesis ve tescil işlemi incelendiğinde; borçlu tarafından kendi borcu sebebiyle yine kendisine ait taşınmazı üzerinde alacaklı lehine fekki bildirilinceye kadar müddetle birinci derecede faizsiz 1.000.000,00 TL bedelli ipotek tesis edilmiş olduğu, ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu anlaşılmıştır. İpotek akit tablosundaki, "fekki bildirilinceye kadar süreyle" açıklaması ise muacceliyet koşulu olmayıp ipoteğin süresiz olarak yapıldığını göstermektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı Hazine aleyhine 09.03.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, ... Mahallesi 686 parsel sayılı taşınmaz malikinin davacı olduğunu, taşınmaz üzerinde 26.11.1974 tarih ve 8095 yevmiye numaralı... lehine 10.000 Eski TL borç karşılığında kanuni ipotek konulduğunu, süresi dolmasına rağmen tapuda görülen ipoteğin kaldırılmadığını belirterek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Hazine vekili davanın reddini istemiştir....

              Davacı taraf ise 11/01/2013 tarihinde ipoteğin fekki talepli dava açmış ve fekki talep edilen ipotek teminat ipoteği olup, teminat altına aldığı kredi borcu için yapılan ödemenin istirdadı için dava açıldığı gözetildiğinde açılan davanın bekletici mesele yapılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın ve tavzih talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın müvekkili aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yaptığını, ipotek bedelinin ödenmiş olmasına rağmen, ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek, borçlu olmadıklarının tespiti ve ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, ipoteğin tüm borçtan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddini istemiştir. Mahkemece ipotek bedelinin icra dosyasına yatırıldığını ve ipoteğin fekki hakkında karar verme yetkisinin İTM olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu