ipoteğin fekki işleminin yapılabileceğine karar verildiğini ve kararın hatalı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....
nin davalı banka nezdindeki hesabına 94.900,00 TL'nin ipoteğin fekki şartıyla ödenmiş ise de davalı bankanın ipoteği kaldırmadığı gibi ipotekli taşınmazla ilgili kredi alacağı bulunduğundan bahisle müvekkiline ihtar çektiğini oysa müvekkilinin yapmış olduğu ödeme nedeniyle davalıya borcu bulunmadığını belirterek, ipoteğe konu borcu olmadığının tespitiyle, %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline ve tapu sicilinden ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının aksine davacı yanca yapılan ödemenin ipoteğe konu borcun tasfiyesine yönelik olmayıp taşınmaz satım bedeli olarak dava dışı ...'ye ödenmesi amacıyla yapıldığını, bu ödeme tutarının davadışı ...'nin gerek ipoteğe konu gerekse davadışı kredi borçlarına karşılık mahsup edildiğini ve halen ipoteğe konu kredi ilişkisinden dolayı müvekkilinin alacaklı olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz KARAR 1- Büyükçekmece Tapu Sicil Müdürlüğünden ipoteğin terkinine ilişkin tüm belgelerin yazıyla istenmesine, 2- İcra dosyası içerisine konulmuş, bankaya ait temlik ve ipoteğin fekki istemine ilişkin yazılar eklenerek alacaklı bankadan icra dosyası alacağının ipotekle satın alan tamamının kendilerine haricen ödenip ödenmediğinin, 05.12.2011 tarihli ipoteğin fekkine dair yazının Tapu Sicil Müdürlüğüne banka tarafından yazılıp yazılmadığı, icra dosyasına bu harici ödemenin temlikin ve terkin işleminin bildirilip bildirilmediği hususlarının sorularak alınacak cevap ve icra dosyası aslıda eklendikten sonra birlikte geri çevrilmesi için dosyanın mahalline İADESİNE, 30.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 31/01/2020 tarih 2019/2435 Esas 2020/203 Karar no sayılı kararı ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu bağımsız bölümler üzerinde davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin fekki davası olduğu, dava konusu olan Giresun ili Görele ilçesi Soğuksu Mahallesi 119 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın 8 ve 11 nolu bağımsız bölümleriyle ilgili Görele Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/312 Esas 2014/441 sayılı dosyası ile tapu iptali tescil davası görüldüğü ve bu dava sonucunda dava konusu bağımsız bölümlerin de aralarında bulunduğu bağımsız bölümlerin tapularının iptal edilerek iş bu davanın davacısı olan T1 da aralarında bulunduğu davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, bu kararın 22/12/2014 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü, dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kayıtları incelendiğinde; tapu kayıtlarının beyanlar hanesinde davalı T.C....
Noterliği aracılığı ile 18.11.2019 tarihli ihtarname ile tapu kaydında davalı lehine gerçekleştirilmiş ipoteğin fekki işleminin yapılması ihtarında bulunduğunu, davalı tarafın müvekkile cevaben çektiği 17.12.2019 tarihli ihtarname ile ipoteğin bedelsiz olarak feshedilmesine ilişkin talebinin reddedildiğini, müvekkilinin ilgili protokol ve resmi senet gereği edimlerini yerine getirmiş olup protokole aykırılık teşkil eden fiili söz konusu olmadığını, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine kurulan teminat ipoteğinin bedelsiz olarak kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar uygulamasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK’nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; açılacak kadastral parselin ihyası davası sonucunda, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. İmar uygulamasıyla tesis edilen kanuni ipoteğin dayanağı da idari işlem olup, bu idari işlemin iptaliyle ipotek tesisinin de illetten mücerret, yani "yolsuz" hale geleceği ve iptal edilmesi gerektiği açıktır....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/422 E. sayılı dosyasının 29/03/2023 tarihli ara kararın itirazları neticesinde kaldırılmasını yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kaydı, dükkân satım sözleşmesi ve ekleri, delil listeleri sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dükkan satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ipotek, haciz ve takyidatların fekki istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2012/1956 Esas sayılı takip dosyası ile 421,76TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacılara muhtıra çıkartıldığını, bu rakamın günün koşullarında uygun olmadığını, davalının böylelikle davacılar aleyhine sebepsiz zenginleştiğini, zira eski 45.000ETL'nin şimdi 45,00TL olduğunu bunun kabul edilemeyeceğini belirterek davacıların mağduriyetinin giderilmesi açısından bahse konu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına kayıt ve tescilini, olmadığı takdirde 111.117,00TL’nin faiz ve ferileri ile birlikte ödenmesini, davalı tarafın icra mahkemelerinde açılacak olan olası ipoteğin kaldırılması davasına yönelik ara kararı ile ihtiyati tedbir verilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit ve ipoteğin fekki davalarının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen dosya davacısı vek. Av. ... ile asıl ve birleşen dosya davalısı vek. Av. ...’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibe karşı açılan menfi tespit davasıdır. Birleşen dava ise takip dayanağı ipoteğin fekki davasıdır....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Söz konusu imar planının İdare Mahkemesi Kararı ile iptali ve Danıştay tarafından onanması ile davaya konu ipoteğin hukuksal dayanağı kalmadığını, söz konusu ipotek arsa payına bağlı bir ipotek olduğunu ve şahsi olmadığını, davaya konu ipoteğin herhangi bir hukuksal dayanağı kalmadığından ipotek alacağının da bulunmadığını, davanın reddi yönündeki kararın hukuka aykırı olduğunu belirtilerek hukuka, usule ve kanuna aykırı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/152 Esas, 2020/570 Karar sayılı ve 13.10.2020 tarihli tarihli kararın kaldırılarak/bozularak davanın kabulüne karar verilmesini ve hukuki dayanaktan yoksun ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, imar ipoteğinin fekki istemine ilişkindir....