"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının Yargıtay 19 Hukuk Dairesinin 2016/5700E 2017/4183K sayılı ve 25.05.2017 tarihli bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacı ...'nun davasının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacı ...'nun davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. - KARAR - Davacılar, davalı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığını, takip dayanağı ipoteğin davacı ...'nun davalının işyerinde çalışmaya başlaması nedeniyle teminat olarak verildiğini ve ayrıca tarihsiz senet verildiğini, taraflar arasında ipotek tesisini gerektiren borç doğurucu başka bir işlem bulunmadığını ileri sürerek, davacıların borçlu olmadığının tespitini, takibin iptalini ve ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir....
Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesini isteyebilir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukukî ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitidir. Başka bir deyişle hukukî bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukukî ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonra da ileri sürülebilir. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukukî yararının bulunması şarttır. Buna rağmen borçlunun, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunabilir....
CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; ipotekten kaynaklanan somut davaya konu alacakları ile kambiyo senetlerinden kaynaklanan alacakları arasında hukuki ve fiili herhangi bir irtibat bulunmadığını, daha önce yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takiplerine mahsuben davacı borçludan herhangi bir çek alınmadığı gibi, davacı/borçlu tarafından herhangi bir ödeme de yapılmadığını, borçlunun bahse konu icra takiplerinin bankalardaki kredilerini sıkıntıya soktuğunu belirterek borcun en kısa sürede ödeneceği sözünü vermesi üzerine, “ipotekten kaynaklanan alacak hakkının baki kalması kaydıyla” bahse konu icra takiplerden o an için vazgeçildiğini, savunmanın aksine ipotekten kaynaklanan alacak hakkının saklı tutularak vazgeçilen bir icra takibinin yeniden yapılmasının her zaman için mümkün olduğunu, bu yöndeki iddiaların ancak genel mahkemelerde ipoteğin fekki istemiyle açılacak bir davada ileri sürülebileceğini, borcun yenilenmediğini, takipten önceki ödeme/veya borcun yenilenmesi yönündeki...
Mahkememizin 1 nolu ön inceleme duruşmasında "Davacı vekiline, talebinin davalı bankaya borçlu olmadığından bahisle ipoteğin fekki mi yoksa ayrı ayrı borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekki talepleri mi olduğu hususunda HMK 31. Madde uyarınca açıklama yapmak üzere 2 haftalık süre verilmesine," karar verilmiş, davacı vekili sunduğu beyan dilekçesi ile talebinin ipoteğin fekki talebine ilişkin olduğunu beyan etmiştir. Taşınmazın aynına ilişkin davaların taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği 6100 sayılı HMK'nın 12/1. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davaların, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılması hakkındaki bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin ve kesin olduğu için, bu konuda yetki sözleşmesi yapılamaz ve yetki sözleşmesi ile başka yetkili mahkeme kararlaştırılamaz. Dava konusu ipotekli taşınmazların ... İlçesi ... Mah. ......
Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun (2797 sayılı Kanun) 40 ncı ve Yargıtay İç Yönetmeliğinin 18 nci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, ödünç sözleşmesinden kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki isteminden kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 07.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanunun 60 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 10.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, geçersiz sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. 6644 Sayılı Yargıtay Kanunu İle Hukuk Muhakemelerİ Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60.maddesinde yapılan ve 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliğe göre mahkeme tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi, bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçesiyle birlikte dosyayı Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna göndermesi gerektiğinden görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı ......
21035 yevmiye nolu ihtarnamesinde yazılı 656.273,40 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine karşı davanın reddine karar verilmiş hüküm davalı karşı davacı banka vekilince temyiz edilmiştir....
Esas, ... 10.İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyalarında talep edilenleri farklı olduğundan mükerrer olmadığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte davacının kıymet takdirine itirazda bulunduğu dikkate alındığında İİK 72/3 m. göre menfi tespit davası açmakta hak düşümü süresinin gerçekleştiği mütalaa edilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 05/08/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile özetle: davacıların gerek teminat mektubu depo bedelinden gerekse de teminat mektubu komisyon bedellerinden dolayı davalıya borçlu olduğu, bankacı bilirkişinin heyette olmaması nedeniyle borcun tutarının hesaplanamadığı fakat neticede borcun varlığı sabit olduğundan ipoteğin fekki koşullarının oluşmadığı mütalaa edilmiştir. Dava; İİK'nun 72 maddesi kapsamında menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
ye ihtarname çekilmiş ve ipoteğin fekki talep edilmiş olup, ihtarname davalıya 15/02/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup ihtarda verilen süreye rağmen ipoteğin fek edilmemesi üzerine işbu davanın açılmış olduğunu, Manisa İli, Şehzadeler İlçesi, Çarşı Mah., 267 Ada, 21 Parselde Zemin Kat, 7 Nolu Bağımsız Bölüm olan dükkanın kaydı üzerinde bulunan Pamukbank T.A.Ş. lehine konulan 17/02/2000 tarih ve 1091 yevmiye nolu ipoteğin fekki ile Noter ihtarname masrafı olan 272,75TL.'nin 22/02/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınmasını, yargılama giderleri ile ücretin vekaletin davalı bankaya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir. YANIT : Davalı avukatı tarafından verilen 11.04.2019 tarihli yanıt dilekçesinde özetle; Pamukbank T.A.Ş. lehine borçlu Düzey Ev Gereçleri Pazarlama San. Ve Tic. Ltd....