Mahkemece, takip dosyasında hacizli taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin ödenip ödenmediğinin ve aynı şekilde hacizli bulunan araç kaydının getirtilerek üzerindeki hacizlerin ödenip ödenmediğinin belirlenmesi ve davacı alacağını karşılar nitelikte olup olmadığı belirlenmeden aciz belgesinin ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25/05/2015 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi....
Sağlık Eczanesi eczacısının müvekkiline eczanenin devren satılık olduğunu, eczaneyi devralması halinde çok kârlı olacağını beyan etmeleri ve bu yöndeki ısrarları üzerine müvekkilinin devralmayı kabul ettiğini, davalının müvekkilinden teminat olarak bonolar, çekler aldığını, bazı taşınmazlarına ipotek koyduklarını, davacının eczane devralamayacağını bilmediğini, müvekkilinin davalı tarafça hile ve gabin yoluyla yanıltıldığını ileri sürerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, ipoteklerin kaldırılmasına, ... . İcra Müdürlüğü'nün 2010/3232 numaralı icra takibinin iptaline, müvekkilinin mal varlıkları üzerine konan hacizlerin iptaline karar verilmesini istemiştir....
ATM'ni 2019/1008 Esas sayılı dosyaları tevzi form ve dava dilekçeleri sureti) ve yine kararın dosyaya sunularak hacizlerin kaldırılmasının istenmesi neticesinde icra müdürlüğü tarafından hatalı ve eksik inceleme ile hacizlerin kaldırılması ve ihale bedelinin yatırılması ile borçlu Ömeroğlu İnşaat'in icra dosyasındaki borçlu sıfatının kaldırılması şeklinde karar verildiğini, alacağın zamanaşımına uğramadığının tespiti istemli davanın genel mahkemede ikame edildiğini, borçlu Ömeroğlu İnşaat'ın huzurdaki icra takip dosyasına ilişkin olarak İstanbul 18....
DAVA Alacaklı şikayet dilekçesinde; borçlu aleyhine takip yapıldığını, takibin kesinleştiğini ve taşınmaz, taşıt vs sorgular yapılarak borçlu şirket adına olan taşınmaz ve araçlara haciz konulduğunu, hacizlerin kaldırılması için yapılan başvuruya istinaden hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, bu kararın yasal dayanaktan yoksun olduğunu ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Borçlu cevap dilekçesinde; ... 2. Tahsilat Daire Başkanlığı'nın, müvekkili şirketin tüm malvarlığı, hak ve alacakları yönüyle, “MarkAntalya AVM Ticari ve İktisadi Bütünlüğü”nün oluşturulmasına karar verildiğini, daha sonra ise bu TİB Kararının uzatıldığını, anılan karar çevresinde, ticari ve iktisadi bütünlük oluşturan varlıkların 2 yıl süre ile haczinin, muhafazasının ve satışının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince; borçlu şirketin ......
Ş., T9 ve Burgan Bank A.Ş. tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkil’in borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli Esenyurt İlçesi Kapandık Köyü 382 Ada JK3 Blok 12 No’ lu bağımsız bölüm numaralı taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş., T9. ve Burgan Bank A.Ş. tarafından konulan tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak taraflarına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün ve başka icra müdürlüklerinin dosyalarından bu taşınmaz üzerinde hacizlerin mevcut olduğunu, kesinleşmiş tapu iptal ve tescil ilamı ile 11/01/2017 tarihli ve 04/06/2018 tarihli hacizlerin de yasal dayanağının kalmadığını, hacizlerin kaldırılması talebinin 07/12/2021 tarihli tensip kararı ile reddedildiğini belirterek, 07/12/2021 tarihli işlemin iptaline ve haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
davacı firmanın yetkili şahıslarına ait olduğunun anlaşıldığını, takip tarihi itibariyle 379.400 TL asıl alacaktan müvekkilinin takipten önce 200.000 TL ödediğini kalan kısmı ise takipten sonra haricen ödenmiş olduğu anlaşıldığından haklı olarak müvekkili aleyhine olan hacizlerin kaldırıldığını, hacizlerin kaldırılması üzerine alacaklının haczin kaldırılması işleminin iptali için talep sunduğunu, ancak alacaklının sunmuş olduğu ilam ile talebinin çeliştiğini, müvekkilinin dava tarihi itibariyle borçlu olmadığına karar verilmiş olduğundan takip miktarı olan tutar kadar borcu olmayan müvekkilinin ferilerini borçlanmasının da mümkün olmadığını, ayrıca müvekkilin icra harç ve giderlerinden sorumlu tutulabilmesi için ödemenin icra takibinden sonra ve ödeme emrinin tebliğinden sonra olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın reddine, tüm haciz ve satış işlemlerinin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/655- 2017/286 E.K.sayılı ilamında, sadece iptal ve tescil ile yetinilmiş, hacizlerin kaldırılması ile ilgili bir hükme yer verilmemiştir. İcra müdürü haciz işlemini yaparken bir başka anlatımla haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterlidir. Böyle olduğu takdirde icra müdürünün haciz işleminde ve hacizlerin fekki talebinin reddine dair şikayete konu 27/05/2020 tarihli memurluk kararında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. (HGK.nun 13.6.2001 tarih, 2001/12- 461 E. - 2001/516 K.). Buna göre haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için 3. kişinin açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi halinde dahi, haciz tarihindeki mülkiyet durumu değişmez. Tescil kararı hacizden sonra kesinleştiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm taşımadığından, haczin kaldırılması istemi 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada (birleşen davada) davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
İş Esas, 2017/122 D.İş Karar sayılı ihtiyati haciz kararının alındığı, ihtiyati haciz bedeline ilaveten işlemiş faiz ve ihtiyati haciz giderleri ilave edilerek 41.100,14 Euro ve 527,70.TL alacak toplamı 173.814,11.TL üzerinden takibe başlandığı ve borçlu tarafından 02.10.2017 tarihinde 173.815,00.TL ihtiyati haciz bedelinin tamamının dosyaya yatırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda yalnız ihtiyati hacze konu bedelin yatırılması ile ihtiyati haczin kaldırılması istenebilir. Borçlu tarafından ihtiyati haciz kararının kaldırılması için icra mahkemesi yerine icra müdürlüğünden ihtiyati hacizlerin kaldırılması yönünde talepte bulunulması üzerine icra müdürlüğünce 03/10/2017 tarihli kararla bankalara yazı yazılarak hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi yetki yönünden yerinde değil ise de; İİK.nun 266....