WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar vekili, cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın davacı ve eşi tarafından aile konutu olarak kullanılmadığı gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi de bulunmadığını, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; "tapu üzerinde aile konutu şerhi bulunmayan taşınmazın davacı tarafın dava dilekçesindeki "rıza alınmaksızın ipotek verildiği" iddiasını kanıtlayamadığı" gerekçesiyle açılan davanın reddine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili; ipoteğin kaldırılması davasının reddinin hatalı olduğunu ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, aile konutu olarak kullanıldığı iddia olunan taşınmaz üzerinde, davalı T7 lehine tesis edilen ipoteğin iptali isteğine ilişkindir (TMK md. 194). Dava, sadece lehine ipotek tesis edilen davalı T7 ve ortağı olduğu şirkete karşı açılmıştır....

Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından aile konutu olması sebebiyle üzerinde muvafakatinin alınmadan tesis edilen ipoteğin kaldırılması talep edilmiş olup davalı bankanın ipotek tesisi sırasında, ipotek tesis eden kocadan 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi uyarınca eşinin ipotek tesisine muvafakat ettiğine dair belge istemesi karşısında davalı bankanın söz konusu taşınmazın tapusunda aile konutu şerhi bulunmaması nedeniyle iyi niyetli olduğu iddiası yerinde görülmeyip, tarafların mernis kaydı, ikamet adresleri ve dosyaya giren tüm belgelere göre taşınmazın aile konutu olduğu tartışmasız olup, aile konutu olarak kabul edilen taşınmaz için davacı eşten usulüne uygun olarak alınmış ipotek tesisine muvafakat ettiğine dair geçerli bir belge de bulunmadığından banka tarafından davacı kadının ipotek tesisine muvafakat ettiği ispat edilememiş olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu ... ilçesi...

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı banka vekili; tapuya güven ilkesi olduğunu, davacının imzasının usulsüz alındığını, aile konutu için muvafakat alınmasına gerek olmadığını, davanın reddi gerektiğini ifadeyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, iki dairenin bütün olduğunu, mahkeme kararının yanlış olduğunu ifadeyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dava, TMK 194. madde gereğince davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması talebine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, ipoteğin kaldırılması davasının kabulüne dair verilen direnme kararı davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Genel Kurulu’nun 06.12.2017 tarih 2017/2-2934 esas 2017/1556 karar sayılı ilamı ile, ipoteğin kaldırılmasına dair verilen direnme kararının yerinde olduğuna karar verilmiş, bu karara yönelik davalı ...’nin karar düzeltme talebi de reddedilmiştir. Dosya diğer temyiz itirazlarının incelenmesi amacıyla Dairemize gönderilmiştir....

      Davacı vekili dava dilekçesinde, aile konutu şerhi, ipoteğin kaldırılması ve katılma alacağı (tasfiye) yönünde davalarını bildirip dava açarken 35,90 TL olarak tek harç yatırmış, ilk derece mahkemesince, davacının adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiş hükümde de tek harca yer verilmiştir. Davacının dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması, ipoteğin kaldırılması ve katılma alacağı (tasfiye) talepleri olup, ilk derece mahkemesince, davacının katılma alacağı (tasfiye) davası ile ilgili delilleri toplanmadan ve verilen kararda da bu dava yönünden gerekçe belirtilmeden davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle davacının istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının tamamen kaldırılmasına, katılma alacağı (tasfiye) talebi ile ilgili açılan davanın tefrik edilerek ve tarafların delilleri toplanarak yeniden karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesi dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması, Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, 09.03.2010 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin reddi ve kabul edilen ipotek davasındaki vekalet ücreti yönünden; davalı banka tarafından ise, 25.01.2006 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin kabulü ve ihtiyati tedbir talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının 09.03.2010 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile davalı bankanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava konusu 25.01.2006 tarihli...

          davacının 12.10.2016 tarihinde tapuya başvurup "aile konutu şerhi" koydurduğunu, şerhten sonra tapu örneği davacıya verilince BTEKS Tekstil Ürünleri T2 Limited Şirketi isimli şirket lehine 26.06.2008 tarihinde 150.000,00 TL, 10.04.2009 tarihinde 200.000,00 TL ipotek konulduğunu öğrendiğini, yaptıkları araştırmada Bteks ......

          bulunduğunu, müvekkilinin rızasının alınmadığını belirterek dava konusu taşınmazın aile konutu olarak kullanılan bölümü ile sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına, tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu