Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ipoteğin fekki davası açması gerekirken tazminat davası açmasının bir hukuki yararı bulunmadığını, davacının ipotek fekki davası neticesinde lehine alabileceği kararı usulune uygun şekilde kesinleştirebileceğini ve bahsi geçen karardan sonra zarar unsuru oluşan ya da mahrum kalındığı düşünülen zararları için tazminat davası açabileceğini, kaldı ki davacı tarafça Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 16.12.2021 Tarih 2021/522 E. 2021/1178 K. Sayılı dosyası ile işbu davaya da konu taşınmaz için ipoteğin fekki davası açıldığını ve bu davanın reddedildiğini, sonra yine davacı tarafından müvekkili Banka aleyhine Bakırköy 3....

in ticari defterleri sunmamasının lehe değil aleyhe değerlendirilmesi gerektiğini, davanın kabulü ile ipotek bedelinin tamamının kaldırılması gerekirken kısmen kabulünün yasal olmadığını, 2. Davalı Sarılar... Ltd. Şti. tarafından müvekkiline 1 inci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, Ilgın İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/14 Esas sayılı dosyasının halen derdest olduğu ve ipoteğin kaldırılması davasının bekletici mesele yapıldığını, bu davada davalı Sarılar yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, ipoteğin terkini ve menfi tespit istemine ilişkindir. 2....

    Dereceden 280 Bin TL bedelli ipoteğin müvekkili banka adına tesis edildiğini, ekli ipotek belgesi ve resmi senet akit tablosunun incelenmesinde de görüleceği üzere, anılan ipoteğin bir üst sınır ipoteği olduğunu, Hüseyin Yalçın'ın ve kefaletinden ve Bankaya karşı doğmuş tüm borçlarını karşılamak üzere 1....

    Şubesi' ne vermiş olduğu gayrimenkul ipoteğinin devir alanlar tarafından yeni bir gayrimenkul ipotek gösterilmek suretiyle 2 ay içinde boşa çıkarılması hususunun düzenlendiği, protokolün bu hükmüne rağmen söz konusu işlemin yerine getirilmediği, davanın açılmasından sonra ipoteğin 09/10/2013 tarihinde fek edildiği, ipoteğin fek edilmiş olması sebebiyle ipoteğin fekki talebinin konusunun kalmadığı ancak fek işleminin dava açıldıktan sonra yapılmış olması ve davanın açılmasına sebebiyet verilmesi sebebiyle davacının bu talep yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmeye haklı olduğu, davacıya ait taşınmazda dava konusu edilen ipotek dışında birden fazla ipotek mevcut olduğu bu sebeple yalnızca dava konusu olan ipotek nedeniyle davacının maddi zarara uğrama olasılığının bulunmadığı ayrıca manevi tazminatın yasal koşullarının oluştuğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle ipoteğin fekki talebi ile ilgili davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına,...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davası ile ipoteğin kaldırılması istemine ilişkin karşı davadan dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı (karşı davacı) vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması karşı dava ise ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

        Davacı taraf, davaya konu ipoteğin, önceki tapu maliki Murat Özelçi'nin konut kredisine teminat olarak gösterildiğini, başka bir kredinin teminatı olmadığını iddia etmiş, davalı ise, ipoteğin genel kredi sözleşmesi nedeniyle verildiğini savunmuştur. Taraflar arasında bu konuda çekişme mevcut olup, dosya içerisinde sözleşmeler ve ipoteğe ilişkin resmi senet ve kayıtlar olmadığından ilk derece mahkemesinin görevli olup olmadığı hususu dairemizce anlaşılamadığından bu aşamada görev konusunda bir inceleme ve değerlendirme yapılamamıştır. Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davası olup, İİK'nın 72/3 maddesine göre, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

        hükme esas alması ve taraflarına mükerrer tahsilat yönünde hüküm tesis edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, belirterek, taraflar arasında taşınmazın alım-satımından kaynaklı olarak kararlaştırılan "kanuni ipotek" ipotek türüne ve dolayısıyla ipotek resmi akit senedine, işbu dava konusu ile birebir aynı olan kanuni ipoteğin fekki- kanuni ipotek bedelinin arttırılması (uyarlanması)na dair, Yargıtay 14....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekkine ilişkin davada Alanya 2. Asliye Hukuk ve Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, ipoteğin fekkine ilişkindir. Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki ipotek şartnamesinde yetkili mahkemenin Konya Mahkemesi olarak belirlenmesi ve davalıların tümünün adresinin Konya olması nedenleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, ipoteğin fekki davalarının HUMK’nun 13. maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği gerekçesiyle gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, üzerindeki ipoteğin kaldırılması istenilen taşınmaz Alanya ilçesi, Telafiye Beldesinde kaindir....

          Tüm bu açıklamalar ve özellikle İİK’nun 72. maddesinde icra takibinden önce de menfi tespit davası açılmasına cevaz verilmesi karşısında, yerel mahkemenin, ipoteğin fekki sebebiyle davalının itirazın kesin kaldırılmasını talep edemeyeceği, davacının şikâyet yoluna giderek takibin iptalini sağlayabileceği ve menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı yolundaki gerekçesi yerinde görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            konut kredisi taksitlerini tamamladığını ipoteğin fekkini talep etiğini, kaldırılacağının söylenmesine rağmen halen ipoteğin fek edilmediğini belirterek 85.000,00 TL bedelli ipotek nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu