Konfeksiyon Sanayi ve Ticaret AŞ payı üzerinde bulunan ipotek ve hacizlerin bu davalı yönünden hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
tarihine kadar) ibaresinin yazılmasına, c- Ayrı bir bent olarak (...... kaydındaki ipotek ve hacizlerin ......e yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taşınmazın üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili, davacının adına kayıtlı 660 ada 9 parsel sayılı taşınmazı 19.04.2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği dava dışı ...San. ve Tic. Ltd. Şti. isimli firmaya devrettiğini, yüklenicinin taşınmazı devralmasına rağmen edimini yerine getirmediğini, bunun üzerine davacının...2....
AŞ, dava konusu taşınmazın tapu kaydında yararlarına ipotek şerhi bulunduğunu belirterek ipotek ve haciz şerhlerinin terkini talebinin reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davaya asli müdahil olarak katılan şirket temyiz etmiş, karar, Dairemizin 01.06.2009 tarihli ilamıyla "davalının aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek alacağını davacıya temlik ettiği sonucuna varılırsa 4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 23. maddesi uyarınca görev hususunun değerlendirilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş, davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş, hükmü, asli müdahil ... A.Ş. temyiz etmiştir. Dairemizin 24.10.2011 tarihli ilamıyla "Türk Medeni Kanununun 849.maddesi hükmüne göre, taşınmaz maliki değişse dahi yeni malik başka bir işleme gerek bulunmaksızın taşınmaz yükünün yükümlüsü olur....
Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan menfi tespit davasında verilen tedbir kararı nedeniyle İİK'nın 106- 110 maddesindeki sürelerin durduğunu, akabinde her iki dosyadan da 24/09/2014 tarihinde haciz talep ettiklerini, bu aşamada taşınmaza hacizlerden sonra tesis edilen ipotek nedeniyle taşınmazın satışının gerçekleştiğini, satış bedelinin sıra cetveli yapılmaksızın ipotek alacaklısına ödendiğini, sıra cetveli yapılması taleplerinin icra müdürlüğünün 09/04/2021 tarihli kararı ile ipoteğin tesis tarihini haciz tarihinden önce olması nedeni ile reddedildiğini, taşınmaz üzerine konulan her bir haczin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, icra müdürlüğünün haciz tarihinin 24/09/2015 olduğu kabulünün hatalı olduğunu, hacizlerin 19/09/2013 ve 11/12/2013 tarihli olduklarını, sonradan konulan haczin önceki hacizleri ortadan kaldırmayacağını bildirerek, icra müdürlüğünün 09/04/2021 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Mahallinde yapılan keşif sonucu 101 ada 27 ve 102 ada 9 parsel sayılı taşınmazlara değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalılara ödenmesine karar verilmesinde bir isabetszilik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında yeralan tüm takyidatların hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de;Bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 6. BENDİNDE YERALAN (haciz veya ipotek var ise) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (yeralan tüm takyidatların) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2020/42 ESAS- 2020/383 KARAR DAVA KONUSU : İpotek ve hacizlerin Kaldırılması KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı şirket arasında Koza Park Akkoza Konut Satış Sözleşmesi imzalandığını, Çınar mahallesi, Kozapark akkoza 382 ada, 43 parselde bulunan konut nitelikli Taşınmaz Burgaz blok, 18....
İcra Hukuk Mahkemesi 16.07.2020 tarih, 2020/127- 494 sayılı kararı ile yetki itirazını kabul ederek yetkili icra dairesinin Bakırköy olduğuna hükmedildiği, borçlu tarafından yetkisizlik kararı sebebi ile icrai hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılması yönünde mahkemece karar verilmediğinden talebi reddine karar verildiği, borçlu tarafından yetkisizlik kararının verilmesi ile yetkisiz icra müdürlüğünce konulan hacizlerin hükümsüz kalacağından ve hacizlerin kaldırılması için yetkisizlik kararının kesinleşmesi gerekmediği beyan edilerek icrai hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle icra müdürlüğünün 15.08.2020 tarihli kararının kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece icrai hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle şikayetin kabulüne ve müdürlük kararının kaldırılmasına karar verildiği, davalı tarafça yetkisizlik kararının sonucu beklenilmeden hacizlerin kaldırılmasının hatalı olduğu, davacının ihtiyati hacizlerin kaldırılması taleplerinin...
İş Esas, 2017/122 D.İş Karar sayılı ihtiyati haciz kararının alındığı, ihtiyati haciz bedeline ilaveten işlemiş faiz ve ihtiyati haciz giderleri ilave edilerek 41.100,14 Euro ve 527,70.TL alacak toplamı 173.814,11.TL üzerinden takibe başlandığı ve borçlu tarafından 02.10.2017 tarihinde 173.815,00.TL ihtiyati haciz bedelinin tamamının dosyaya yatırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda yalnız ihtiyati hacze konu bedelin yatırılması ile ihtiyati haczin kaldırılması istenebilir. Borçlu tarafından ihtiyati haciz kararının kaldırılması için icra mahkemesi yerine icra müdürlüğünden ihtiyati hacizlerin kaldırılması yönünde talepte bulunulması üzerine icra müdürlüğünce 03/10/2017 tarihli kararla bankalara yazı yazılarak hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi yetki yönünden yerinde değil ise de; İİK.nun 266....
İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden ve diğer hacizler ile takyidatlardan dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin, hacizlerin takyidatların tüm fer'ileri ile birlikte fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....