Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi'ne açmış mahkeme, 28/11/2018 tarihli ara kararı ile tespit ve hacizlerin kaldırılması talebi ve davalı Vakıfbank dışındaki davalılar yönünden dosyayı tefrik etmiş, 2018/1115 esasına kaydını yapmıştır. Aynı mahkeme 29/11/2018 tarih ve 2018/1155- 706 esas ve karar sayılı kararı ile, davayı davacılar adına yolsuz tescil edilmediğinin tespiti ve hacizlerin kaldırılması olarak nitelendirerek görevsizlik kararı vermiştir. İlk derece mahkemesinin görevsizlik kararı istinaf edilmiş, Konya BAM 5. Hukuk Dairesi kararı incelemiş 11/03/2019 tarih 2019/159- 159 Esas ve karar sayılı kararı ile istinaf taleplerinin esastan reddine hükmetmiştir. Dosya, Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmiş ilk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiş, bu karar da taraflarca istinaf edilmiş ve Konya BAM 5. Hukuk Dairesi'ne gönderilmiştir. İlgili Daire istinaf incelemesini Dairemiz görevine girdiğinden bahisle dosyayı göndermiştir....

AŞ.bünyesine alındığını, ... ihracat taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle müeyyide uygulandığını, davacı şirket adına 99.411.527.617 TL’yi maliyeye ödediğini, bu meblağın ödenmesini istediğini, oysa ihracatın gerçekleştirildiğini ve kredilerin ödendiğini, ... ile yapılan protokol gereği fon bünyesine alınan bankalardan müvekkili şirketin kullandığı kredilerden ötürü borcunun kalmadığını belirterek davacıların davalılara borçlu olmadığının tespitine, ipotek ve hacizlerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    HMK'nun 297/2. maddesine (Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğidir.) aykırı olarak davacı tarafın hacizlerin fekki talebi hakkında olumlu veya olumsuz karar verilmemiş olması hatalı olup dairemizce isabetsiz görülmüştür. 2- Tapu kaydı incelendiğinde; taşınmaz üzerinde çok sayıda haciz ve ipotek bulunmakta olduğu anlaşılmakla taşınmaz üzerindeki takyidatların halen devam edip - etmediği, hacizlerin düşüp - düşmediği araştırılarak, haciz ve ipotek alacaklarının davada yer alması gerektiğinden ilk derece mahkemesinde taraf teşkili sağlanmadan hüküm tesisi yerinde değildir....

    Tüketici Mahkemesi’nin 2021/252 E. sayılı dosyasının 25/12/2020 tarihli tensip ara kararı ile tesis edilen 28.01.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenlerimiz doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması, kira gelir kaybı alacağı istemine ilişkindir....

    Tüketici Mahkemesi’nin 2021/253 E. sayılı dosyasının 06.01.2021 tarihli tensip ara kararı ile tesis edilen 28.01.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenlerimiz doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması, kira gelir kaybı alacağı istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.06.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada 09.09.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin ve hacizlerin kaldırılması talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava tapu kaydındaki şerhin ve hacizlerin terkini istemine ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı inşaat firmasından bedeli ödenmek sureti ile satın alınan ve davacı adına tapuda devir işlemi yapılan konut niteliğindeki bağımsız bölümün üzerindeki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipotek ve hacizlerin terkini istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut bilgilerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı Türkland lehine ipotek, davalı Şekerbank lehine de hacizlerin bulunduğu sabittir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir....

      ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına, eksik ifa nedeniyle tazminatın ve geç teslimden dolayı kira alacağının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      firmanın ticari ilişkileri sebebiyle tesis edildiğini, davalı Emay firmasının ise tüketicilerle yaptığı ön ödemeli sözleşmeler kapsamında site ve daireler yaparak bunları tüketicilere sattığını, bu durumun ipotek ve haczi koyduran bankalar tarafından bilinebilecek nitelikte olduğunu, kaldı ki bankalar tarafından ipotek ve haczin tesis edildiği tarihlerde müteahhit firmanın müvekkili ve bir çok tüketici ile satış vaadi sözleşmesi akdettiğini, taşınmazların fiilen müvekkili ve diğer bir çok tüketicinin kullanımında olduğu tespit edilebilecek nitelikte iken bankaların iyiniyetle alacaklarına karşılık olarak ipotek ve haciz tesis etmiş olmasının kabulünün mümkün olmadığını, tapu siciline güvenin korunmasından da bahsedilemeyeceğini, hacizlerinin kaldırılması gerektiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu gayrimenkulün sözleşme tarihi olan 12/11/2014 itibarı ile mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespitine ve İstanbul İli, Maltepe İlçesi Fındıklı Mah. 4510 Ada 173 Pafta, 13 Parsel A1...

      AŞ olduğunu, diğer borçluların kefil olduğunu, genel kredi sözleşmesinde kefalet azami miktarı 4.864.000,00- TL iken 5.054.977,29- TL asıl alacağın kredi borçlusunun yanı sıra kefillerden de talep edildiğini, kredi sözleşmesine teminat olarak çok sayıda taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini ve daha önce Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/4877 esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlandığını, aynı alacak için hem ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip hem de ilamsız takip yapılamayacağını, bunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, kefalet azami miktarı üzerinde yapılan takibin ve ihtiyati hacizlerin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip, davanın kabulü ile takibin iptalini, ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar hakkında yapılan Bursa 12....

      UYAP Entegrasyonu