Mahkemece dava konusu makinalar üzerinde 1.10.2007 tarihli ipotek belgesi ile davalı 3.kişi lehine ipotek tesis edilmiş olduğu, bu malların ipotek senedine ilişkin teferruat listesinde de yer aldığı, ipotek hakkının bölünemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.8.2004 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 8.12.2004 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehnedilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın olması, Türk Medeni Kanunun 856. maddesi uyarınca da bunun tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpotek halen mevcut ve ileride doğması olası bir alacağı tazminat altına alır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hiçbir şekilde genel nitelikli ipotek tesisinin söz konusu olmadığını, söz konusu ipoteğin sebebini oluşturan teminat mektuplarının davalı bankaya geri ibraz edildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi takibine konu edilen kredi sözleşmelerinde müvekkillerin imzası bulunmadığı gibi herhangi bir kefaletleri de bulunmadığını, ipotek veren kişinin 2011 yılında vefat etmiş olması da dikkate alındığında ipoteğin yolsuz tescil haline geldiğini, bu sebeple ipoteğe dayalı takip yapılamayacağını ve ipoteğin fekki gerekirken yerel mahkemenin aksi yönde karar verdiğini, verilen ipoteğin maksimal ipotek, azami meblağ ipoteği olduğunu, tüm bunlar ipoteğin bir kesin borç ipoteği değil azami meblağ ipoteği olduğunu ispatlamadığını, böyle bir ipoteğin icraya koyulması için kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi ve muaccel olması gerektiğini, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi halinde borçluya...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hiçbir şekilde genel nitelikli ipotek tesisinin söz konusu olmadığını, söz konusu ipoteğin sebebini oluşturan teminat mektuplarının davalı bankaya geri ibraz edildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi takibine konu edilen kredi sözleşmelerinde müvekkillerin imzası bulunmadığı gibi herhangi bir kefaletleri de bulunmadığını, ipotek veren kişinin 2011 yılında vefat etmiş olması da dikkate alındığında ipoteğin yolsuz tescil haline geldiğini, bu sebeple ipoteğe dayalı takip yapılamayacağını ve ipoteğin fekki gerekirken yerel mahkemenin aksi yönde karar verdiğini, verilen ipoteğin maksimal ipotek, azami meblağ ipoteği olduğunu, tüm bunlar ipoteğin bir kesin borç ipoteği değil azami meblağ ipoteği olduğunu ispatlamadığını, böyle bir ipoteğin icraya koyulması için kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi ve muaccel olması gerektiğini, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi halinde borçluya...
Davacı vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ipoteğin kaldırılması davasının reddinin yanlış olduğunu, şirkete yapılan tescilin yolsuz olduğunu, illilik prensibi gereği ipotek işleminin de yolsuz olduğunu, taşınmaz üzerindeki tüm ipotek ve takyiyatların da silinmesinin gerektiğini ve tüm takyiyatlardan arındırılmış olarak tescil kararının verilmesi gerektiğini belirterek davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesine, taşınmazın tüm takyidatlardan ari olarak davalı ... adına tescil edilmesine karar verilmesini taleple kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı banka vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
davalı banka adına taşınmazın tescil işleminin yapıldığı, taşınmazda 1/3 pay sahibi ...’ün eşi ... ... tarafından 01.07.2016 tarihinde Alaçam Aile Mahkemesinin 2016/214 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı bankaca bu durumun bilinmesine rağmen eşi ...’e ait 1/3 pay üzerine ipotek tesis edilirken rızasının alınmadığını, düzenlenen “eş muvafakatnamesi” başlıklı belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle eşine ait 1/3 pay üzerinde tesis edilen ipoteğin yasal koşulları taşımadığını ileri sürerek taşınmaz üzerine konan ipoteğin fekkine karar verilmesini istediği, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalı bankaca taşınmaz üzerine ipotek tesis edilirken alınan “ eş muvafakatnamesi” başlıklı belgedeki imzanın ... ...’ün eli ürünü olmadığının saptandığı, davaya konu taşınmazın dava tarihinde aile konutu olduğu, ipotek tesisi için malik olmayan eşinin rızasının alınmadığı, bu nedenle davacının dava tarihinde dava açmakta haklı olduğu, ancak taşınmazın...
davalı banka adına taşınmazın tescil işleminin yapıldığı, taşınmazda 1/3 pay sahibi ...’ün eşi ... ... tarafından 01.07.2016 tarihinde Alaçam Aile Mahkemesinin 2016/214 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı bankaca bu durumun bilinmesine rağmen eşi ...’e ait 1/3 pay üzerine ipotek tesis edilirken rızasının alınmadığını, düzenlenen “eş muvafakatnamesi” başlıklı belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle eşine ait 1/3 pay üzerinde tesis edilen ipoteğin yasal koşulları taşımadığını ileri sürerek taşınmaz üzerine konan ipoteğin fekkine karar verilmesini istediği, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalı bankaca taşınmaz üzerine ipotek tesis edilirken alınan “ eş muvafakatnamesi” başlıklı belgedeki imzanın ... ...’ün eli ürünü olmadığının saptandığı, davaya konu taşınmazın dava tarihinde aile konutu olduğu, ipotek tesisi için malik olmayan eşinin rızasının alınmadığı, bu nedenle davacının dava tarihinde dava açmakta haklı olduğu, ancak taşınmazın...
Aynı bilirkişiler .../07/2021 tarihli ek bilirkişi raporlarında; sunulan üç adet emsali incelemişler ve bunların emsal emsal nitelik taşımadıklarını belirterek, emsal karşılaştırması yapılmaksızın uygulamanın tapuda tescil tarihi olan 10/01/1997 tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın metrekare birim değerinin 35,00 TL olacağını, bu bedel endeksle dava tarihine taşındığında metrekare birim bedelinin 1.680,63 TL olacağını, buna göre de toplam ipotek bedelinin 127.089,24 TL olacağını, icra dosyasına depo edilen 1.967,50 TL'nin mahsubu sonrası ipotek bedelinin 125.121,74 TL olacağını belirtilmişlerdir....
, bu alacağın mevcudiyetinin de; faturalara dayandığını, söz konusu alacağın teminat altına alınmadığını, işveren firmanın mali durumu göz önüne alındığında alacağın tahsilinin son derece riskli bir hal aldığını, müvekkilinin inşaatı yapılan taşınmaz üzerinde ----- kanuni ipotek hakkı bulunduğunu iddia ile; İhtiyati tedbir yolu ile TMK 1011 Md. ve Tapu Sicil Tüzüğü 58. maddesi uyarınca ---- taşınmaz üzerine muaccel hale gelmiş alacak miktarı olan ------dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile müvekkilimizin kanuni ipotek hakkının geçici tescil şerhinin verilmesine, Tescil şerhi taleplerinin kabul görmemesi halinde, ''davalıdır'' şerhi işlenmesine, Davalı ---- taşınmaz üzerine müvekkilimizin muaccel hale gelmiş alacak miktarı olan ------ işleyecek avans faizi üzerinden kanuni ipotek hakkının tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliği'nde 09/07/2010 tarihinde Vechi Arıcı 2010- 09075 yevmiye numaralı vekaletname ile genel olarak tüm taşınmazlarına borçlarına karşılık ipotek tesisine ilişkin vekaletnameyi T6'e verdiği, Davacı T1nın Adana 5.Noterliği'nde 20/09/2010 tarihinde Vechi Arıcı 2010- 11984 yevmiye numaralı vekaletname ile genel olarak tüm taşınmazlarına borçlarına karşılık ipotek tesisine ilişkin vekaletnameyi T6'e verdiği, alınan vekalet uyarınca davalı T6 tarafından 1765 parsel üzerine 100.000 TL bedelli Ali Demir lehine 16/07/2010 tarihinde ipotek tesis edildiği, taşınmaz kaydında Ziraat Bankası lehine 200.000 TL ipotek bulunduğu, yine 1173 parsel için 150.000 TL bedelli Ali Demir lehine 07/07/2010 tarihinde ipotek tesis edildiği, 1345 ada 115 parsel üzerine 150.000 TL bedelli T3 lehine 05/11/2010 tarihinde ipotek tesis edildiği, tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır....