Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir....” düzenlemesi yer almaktadır. Şikayete konu ipotekli taşınmazın paydaşlarının vekili, yukarıdaki madde hükmü çerçevesinde ipoteğin terkin işlemleri için icra müdürlüğüne başvurmuş, takip eden işlemler neticesinde icra müdürlüğünce ipotek kaydının terkini için dosya icra mahkemesine gönderilmiş, icra mahkemesince, İİK'nun 153. maddesindeki yasal koşulların oluşması nedeniyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. İpotek alacaklısı, ipoteğin fekki talebi üzerine, kanunen makbul bir sebep beyan ederek borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir....
lehine ipotek tesis edildiğini, borcun ödendiğini ancak ipotek şerhinin terkin ettirilmediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuş, davalılardan ..., ..., ... ve ... ipotek bedelinin ödenmediğini belirtmişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve davalı ... (... kızı) vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 27.450,00ETL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır....
Nitekim, 31.05.2006 tarihli satışa ilişkin resmi senette yeni malik olan davacının taşınmazın ipotek yüküyle satın aldığı görülmektedir. Kuşkusuz, Türk Medeni Kanununun 883.maddesi uyarınca alacağın sona ermesi halinde, ipotekli taşınmaz malikinin alacaklıdan ipoteği terkin ettirme yetkisi bulunmaktadır. Somut olayda, ipotek alacaklıları olan davalıların önceki malik aleyhine ipotek bedelinin arttırılması istemiyle İzmir 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/104 esasında kayıtlı davayı açtığı, mahkemece taleple bağlı kalınmak koşuluyla ipotek bedelinin 15.000,00 TL’ye arttırıldığı, hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Sözleşmeyle ve tarafların iradesiyle kurulan ipotek akit tablosuyla belirlenen değerlere kural olarak hakimin müdahale imkanı yoksa da imar uygulaması sonucu yapılan işlemle belirlenen bedel tarafların iradesiyle ortaya çıkmadığından, bu bedele hakim tarafından müdahale imkanı bulunmaktadır....
ın taşınmazı üzerinde davacı şirketin borçlarının teminatı olmak üzere davalı banka lehine ipotek tesis edildiği, davacı şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine, davalı banka tarafından davacı ipotek maliki ve davacı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı, icra takibine konu borcun davacı ipotek maliki tarafından ödenmesi üzerine icra müdürlüğünce davalı bankaya ipotek terkin muhtırası gönderildiği, davalı bankanın asıl borçlu HCA ... Ltd. Şirketi tarafından keşide edilen çekler ve diğer kredi borçları nedeniyle alacağı bulunduğundan ipoteğin terkin edilemeyeceğini bildirdiği, söz konusu çeke dayalı olarak, davacılar aleyhine toplam 60.037,88 TL alacağın tahsili talebiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı çekin davacı şirket tarafından dava dışı Tektaş Gıda ... Ltd. Şti. lehine keşide edildiği, lehtar şirketin cirosu ile davalı bankaya verildiği, bankanın yetkili hamil olduğu, dava konusu ipotek resmi senedi incelendiğinde, davacı ...'...
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 798 parsel sayılı taşınmazda satış yolu ile 08.12.2017 tarihinde pay sahibi olduğunu, bu taşınmazın geldisinin 97 parsel numarası ile ... oğlu ... adına tahdit ve tespit edildiğini; 95, 96 ve 97 parsel numaralı taşınmazların tapulama tutanaklarının Mülkiyetin Gayri Ayni Hakları bölümünde Maliye Hazinesine 16.05.1939 tarih 4 No.lu ile ipoteklidir şerhi mevcut olduğunu, bu taşınmazların Hazineden 20 yıl süreyle taksitli olarak satın alındığını, bedellerinin muntazam ödendiğini, nitekim 95 numaralı parsel üzerindeki ipotek kaydının 10.03.1958 tarihinde 96 numaralı parsel üzerindeki ipotek kaydının ise 30.01.1962 yılında terkin edildiğini, Hazine tarafından yapılan bu satışlar sebebiyle satılan parseller üzerine 16.05.1939 tarih 4 numaralı bir tek ipotek (teminat ipoteği) tesis edilmiş olduğu, Hazine lehine olan ipotek şerhinde ipoteğin faizi olmadığı ve süresinin fek'inin bildirilinceye kadar olduğu, müvekkilinin muris...'...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca tesis edilen ipotek şerhinin üst sınır (limit) ipoteği olduğu ve ipotek bedeli üzerinden tahsil harcının ipotek limiti olan 1.500.000,00 TL alınması gerektiğine ilişkin (34.050 TL) 26.11.2020 tarihinde talepte bulunulduğunu, mahkemece dosya borcunun haricen tahsil edildiği karinesinin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, harç alınması gerekiyor ise, vekil edenin taşınmazı üzerinde üst sınır ipoteği bulunduğundan ipotek bedeli üzerinden tahsil harcı alınması gerektiğini, dosyada haricen tahsil karine oluştuğuna yönelik bir durum olmadığı hususu dikkate alındığında vekil eden tarafın taşınmazı üzerinde bulunan ipotek şerhinin kaldırılması için icra müdürlüğünce ipotek bedeli üzerinden %2.27 tahsil harcı alınması gerektiğini, bu nedenle yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/... esas sayılı dosyasında, güncel alacak meblağı bilirkişi marifeti ile hesaplandığını ve tüm ipotek alacaklılarının ipotek bedelinin de dosyaya depo edildiğini ve ... İcra Hukuk Mahkemesince de tüzel kişiliği devam edip gerekli tebligatlar yapılabilen ipotek alacakılıları yönünden ipotek fek kararı verildiğini, ipotek alacaklısı şirketlerden biri olan ... ... San ve Tic. A.Ş.'nin tasfiye nedeniyle feshine karar verildiğini, her ne kadar şirket tasfiye nedeniyle feshedilmişse de; tasfiye sürecinde iken müvekkilden ipotek alacağı tahsil edilerek ipotek fekki yapılmadığından tasfiyenin gerektiği gibi yapılmadığını, tüzel kişiliğin sona erdirilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılması gerektiğini, tasfiye edilen şirketin tüzel kişiliği ve taraf ehliyeti olmadığı için yukarıda belirttikleri icra dosyasında iş bu şirkete tebligat yapılamadığını ve ipotek bedeli depo edilmesine rağmen şirkete ödeme yapılarak ipoteğin de fekkedilemediğini, taraflarına ......
haklarına zarar vermeyecek, tam tersine ilgili parsellerin tevhidi sonucu ortaya çıkacak taşınmazın değeri artacağından, ipotekler çok daha değerli bir arsa üzerinde devam edeceğini, davalı şirkete, taraflarınca 18.11.2021 tarihli ihtarname gönderilerek, davaya konu muvafakat yazısının tapuya verilmesi, aksi halde muvafakatın temini için aleyhlerinde dava açılacağı ihtar olunduğunu, ancak davalı şirketin bu tarihe kadar ilgili muvafakat yazısını vermediğini, müvekkili tarafından, davalı şirkete karşı ipotek terkin davası da açılması mümkün olmakla birlikte, davalı şirket ile devam eden hukuki ihtilafların halen istinaf incelemesinde olması ve ayrıca ipotek terkin davasının çok masraflı ve çok uzun sürebileceği gerçeği de dikkate alındığında, bu aşamada ipotek terkin davası başvurulabilecek bir dava tercihi olamadığını beyanla müvekkiline ait, Küçükçekmece .... ada, .. ve ... parsel sayılı taşınmazlar üzerinde mevcut bulunan, 11.04.2014 tarih ve .... yevmiye sayılı ve 31.07.2014 tarih ve...
ettiğini, davalı T8 Koza'nın müvekkili lehine tapuda mülkiyetin naklini yaparak kendi borcundan kaynaklı ipotek ve haciz yüklü olarak devretmekle yükümlülüğe girdiğini, ödemelerini yapan müvekkilinin taşınmazın üzerinde ipotek kurulmasının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, davalı T8 Koza ile 24/12/2019 tarih itibariyle tek taraflı olarak kredi ilişkisini kestiklerini, müvekkilinin de aralarında bulunduğu taşınmaz maliklerinin ihtarnamede detayı verilen borçtan sadece maliki olduğu taşınmazın üzerindeki ipoteğin limiti kadar ve ipotek yükü ile sorumlu olduklarını, diğer davalılar Akbank T.A.Ş ve T4 tarafından konulan ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile konulan tüm ipoteklerin ve varsa başkaca diğer hacizlerin terkin edilmesini talep ve dava etmiştir....
Konut ve zirai kredi hariç ipotek, haciz, devir ve temlik edilemez" ibaresi ile 540.000,00- ETL bakiye ipotek bedeli olduğunun belirtildiğini, ilgili belediye ile yapılan tetkiklerde söz konusu ipotek bedelinin zamanaşımına uğradığı, zamanaşımı iddiaları baki kalmak kaydı ile ipotek bedelinin günümüz para birimi ile tespit edilmesi halinde ödeme yapılarak terkin sağlanması istenmişse de söz konusu belediye tarafından hukuka aykırı şekilde hesaplamalar yapıldığından ve terkin talepleri reddedildiğinden müvekkilinin mülkiyet hakkı kısıtlandığından işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, müvekkilinin maliki olduğu ve fakat üzerinde 1991 tarihinden itibaren bu yana mevcut olan şerh ve ipotek mülkiyet hakkını önemli surette kısıtladığını ve müvekkilini mağdur ettiğini, bu nedenle öncelikle zamanaşımı iddialarının değerlendirilmesi suretiyle ipoteğin terkinine karar verilmesini, aksi kanaat hasıl olursa söz konusu ipotek bedelinin günümüz para birimi ve değeri ile hesaplamasının yapılarak...