WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; dava konusu taşınmazda, davacı kadın ve davalı eşin 2010 yılından bu yana kesintisiz olarak oturdukları ve taşınmazın aile konutu olduğunun ispatlandığı, taraflara ait olan yazlık niteliğindeki taşınmazın ise geçice süre ile kullanıldığı ve aile konutu niteliğinde olmadığı, dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis tarihinden sonra aile konutu şerhi konulmuş olmasının somut olayın çözümlenmesinde etkili olmadığı, her ne kadar davalı banka vekili tarafından Kocaeli İlinde belirtilen adresin tarafların aile konutu olduğu, 2013 yılında bu taşınmaza konulan ipotek için davalı eşin açık rızasının alındığı ve dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığı iddia edilmişse de açık rızanın tek bir işlem için olduğu, ileriye yönelik tüm işlemleri kapsamayacağı ve Kocaeli İlindeki taşınmazın aile konutu olduğunu ispat etmek için yeterli olmadığı, zira aradan...

    TMK’nın 193. maddesi dikkate alındığında kural olarak eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle her türlü hukuki işlem yapma serbestisi Türk Medeni Kanunu felsefesi içinde kabul edilmişken, aynı Kanunun 194. maddesi ile bu kurala istisna getirilmiş, aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılması esası kabul edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, konutun aile konutu vasfı bulunduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir....

      Somut olayda; borçlunun eşi olan ve tapu kaydında lehine aile konutu şerhi bulunan ESAS NO : 2024/4591 ...’ın ihalenin feshi davası açabilecek tapu kaydındaki ilgililerden olduğu konusunda tartışma bulunmamaktadır. Bununla birlikte ihaleye konu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde; 01.08.2017 tarih ve 10717 yevmiye no ile şikayetçi lehine aile konutu şerhi konulduğu, söz konusu aile konutu şerhinin satış karar tarihi itibariyle de tapu kaydında mevcut olduğu görülmektedir....

        İlk hükümde aile konutu şerhi konulması davası yönünden maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi davacı kadın tarafından temyiz edilmemiş, bu durumda aile konutu şerhi konulması davası yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesi davalılar yararına usulü kazanılmış hak oluşturmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde davalılar aleyhine, aile konutu şerhi konulması davası yönünden maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru bulunmamış, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. 3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere mahkemece ilk hükümde davacı kadın tarafından açılan tapu iptal tescil davasının kabulü ile davacı kadın yararına 10.830.00 TL nispi vekalet ücreti takdir edilmiş ve davacı kadın tarafından bu husus temyiz konusu yapılmamış ve bu durumda tapu iptal tescil davası yönünden vekalet ücreti davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşturmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile konutu şerhi konulması Uyuşmazlık, aile konutu şerhi konulması talebine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı vekili müvekkilinin rızası dışında aile konutu üzerine ipotek konulduğunu, bu durumun Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesine aykırı olduğunu iddia ederek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yerel mahkemece davaya konu taşınmazın davacı ile davacının eşi olan Mustafa Kınış'ın aile konutu olduğu ancak davacı eşin açık rızası alınmadan dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği, davacı kadının ipoteğin kaldırılması istemi ile dava açmakta haklı olduğuna karar verilmiştir....

              ve sayısı belirtilen kararı ile; a.Aile Konutu Şerhi talebi açısından: davacı ... ve davalı ...'...

                İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının aile konutu şerhi davasının ve ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davasının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 194 maddesine dayalı aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin fekkine ilişkindir....

                DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından, ipoteğin kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan ipoteğin kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, Dairemizin 25.5.2017 tarihli ilamı ile dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve ipotek tesis edilirken davacı eşten açık rıza alınmadığı için davanın kabul edilmesi gerektiğine dair hükmün bozulmasına karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Bozmaya uyulmakla bozmaya uygun karar vermek gereklidir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR DAVA TÜRÜ :Tapu İptal-Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı 50.000 TL. dava değeri göstererek, dava konusu taşınmazın aile konutu nedeniyle davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ve diğer davalı ... adına tescili ile tapu kaydı üzerindeki davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Taşınmazın ipotek akit bedeli olan 184.000 TL. üzerinden hesaplanarak alınması gerekli peşin harç mahkemece tamamlatılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu