WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

konu edilen ipotek belgesinin tapu müdürlüğü tarafından düzenlenmiş resmi evrak olduğunu, yapılan ipotek tesis işleminin de tapuda yapılan resmi şekil şartı ile hukuka uygun yapılan bir işlem olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, davacının hem kefil hem de ipotek veren olduğunu, davacının banka nezdinde bulunan sözleşmeler ile borçlu olduğunun sabit olduğunu savunmuş davanın reddini istemiştir....

    Davalı T5'nın alacağının alacağına dayanak belgenin ise ipotek senedi olduğu anlaşılmakla, tapu müdürlüğünden gelen kayıtlara göre 15/10/2015 tarih 21336 yevmiye nolu Resmi Senet ile "...Üçşehitler Mah.217 ada, 133 parselde 40/1000 arsa paylı 2.kat 21 nolu meskenin tamamı Cenap Altınbaş adına kayıtlı iken, bu defa adı geçen T5'dan aldığı 125.000,00 TL (YüzyirmibeşbinTL) Bedel Mukabilinde Diğer kredi için T5 lehine 1. Derecede, faizsiz faiz ve F.B.K. süre ile ipotek tesis ettiğini..." ibaresi yazılarak ipotek senedinin düzenlendiği anlaşılmıştır. Davacının iddiası, her iki davalının alacağının da muvazaalı olduğu yönündedir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında, davacının iddiası kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasında olduğu için bu tür davalarda muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır....

    - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmelerine bağlı olarak icra takipleri yaptıklarını sonuç alınamaması üzerine ipoteğin paraya çevrilmesine dair ilamsız takip yaptıklarını, ipotek resmi senedinin 1. maddesinden anlaşılacağı üzere söz konusu ipoteğin borçlunun müvekkile olan doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olduğunu ileri sürerek icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir....

      Dava konusu somut olayda davacı bankanın icra takibine dayanak yaptığı ipotek senedinin sahteliği Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucunda kesinleştiğinden takip tarihi itibariyle davalı bankanın kötüniyetli olduğundan sözedilemez. İpotek belgesinin sahteliği ancak yargılama sonucunda ortaya çıkacağından davacının icra takibinden önce davalı bankaya başvurmuş olması da davalıyı kötüniyetli hale getirmez. Davalı alacaklının kötüniyetli olduğunu gösteren başkaca herhangi bir delil bulunmadığından mahkemece davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.Bu nedenle davacı vekilinin kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği yönündeki istinaf istemi yerinde görülmemiştir. 2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. Maddesinde "Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir" düzenlemesi bulunmaktadır....

      E. sayılı dosyası ile ipoteğin fekkine karar verildiği, ipotek resmi senedindeki kefalet hükmüne dayalı olarak müvekkilin sorumlu tutulmasının TMK’nun 2.maddeye aykırı olduğu, ipoteğin fekkine karar verilmesi nedeniyle ipotek resmi senedinin de hukuken ortadan kalkmış olduğu, bu nedenle bir kefaletten söz edilemeyeceği, genel işlem koşulları dahilinde kredi sözleşmesinin geçersiz olduğu belirtilerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

        Somut olayda, asıl borçluya yönelik bir istem olmaması ve alacağın ipotekle temin edildiğinin tespit edilmiş olması karşısında, mahkemece resmi ipotek senedi ve akit tablosu getirtilerek ipoteğin asıl borçlunun borcunun temini için mi yoksa kefil N.. A..'ın kefaleti için mi verildiğinin tespiti ile sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, karşı taraf (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati haciz talep eden yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İcra Müdürlüğünün 2021/787 sayılı takip dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesine dair takipte örnek 6 icra emri düzenlendiğini, icra emrine 29.01.2021 tarihinde muttali olunduğunu, genel kredi sözleşmesine kredi hesabının katı ihtarına, hesap özeti ve ipotek resmi senetleri ve ipotek belgelerine dayandırıldığını, kredi hesabının kesilmesine ve muaccel kılınmasına dair ihtarnamenin aynı takipte ipotek borçlusu olan...imzasına tebliğ edildiğini, aynı takipte kredi sözleşmesi borçlusuna yapılan ihtarnamenin takibin diğer borçlusu...'e yapılmasının 7201 sayılı TK 39. maddesine aykırı olduğundan icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; tebligatın usulüne uygun tebliğ edildiğini, davacı şirket yetkilisi ile aralarında hasımlık bulunmadığını bu nedenle davanın reddini, takip konusu alacağın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....

            Bu vekaletnameye istinaden düzenlenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 28.03.2012 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden de "…... adına .... vekaleten hareketle ...'dan aldığı borç paraya karşılık 700.000,00 TL bedel mukabilinde ... lehine birinci derecede, faizsiz, 120 gün süre ile ipotek tesis edildiği" anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğine göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Burada, tapu maliki borçlunun bir borç ikrarında bulunduğu kabul edilir. Bu borç ikrarında, akit tablosu ipoteğin hukuki dayanağını oluşturur. Öte yandan, ipotek akit tablosuna karşı ileri sürülen iddia, resmi senede karşı yapılmış bir iddiadır. Senede karşı iddianın aksinin, aynı güçte yazılı delille kanıtlanması gerekir. Mahkemece, bir kısım tanık beyanlarına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki, davacı tarafından sözleşmenin sahteliği nedeniyle geçersiz olduğu hususu da ileri sürülmemiştir....

              'nin kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borcunun yanı sıra keşideci, ciranta ve kefil sıfatıyla imzaladığı ve imzalayacağı kambiyo senedinden doğmuş ve doğacak tüm borçlarının da dava konusu ipoteğin teminatı kapsamında olduğu, ipotek resmi senedinde, kambiyo senedinden kaynaklanan borcun ipotek teminatı kapsamında olması için dava dışı borçlu ... tarafından doğrudan davalı bankaya verilmesi gerektiğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, anılan çekin, ipotek resmi senet tarihinden sonra dava dışı ... tarafından keşide edildiği, ipotek senedinden sonra bu çekten dolayı dava dışı ... 'nin davalı bankaya borcu doğduğu dolayısıyla dava tarihi itibarıyla davalı bankanın dava dışı ...'...

                Şti. lehine kredi sözleşmesine istinaden kredi hesapları açılıp, kredi kullandırıldığını, davalının dava dışı şirketin bankaya olan borçlarının teminatını teşkil etmek üzere taşınmazına 150.000,00 TL bedelli ipotek tesis ettiğini yine ipotek resmi senedinde ipotek miktarınca borçtan müşterek borçlu müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu kabul ettiğini, bankaya olan borçların ödenmediğini, keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını, alacağın tahsili için genel haciz yolu ile takibe kefil davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın toplam 160.873,91 TL yönünden iptaline takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin taşınmazına dava dışı şirketin davacıya olan kredi borçları için ipotek tesis ettiğini, kredi kullananın ve bankanın çıkarları doğrultusunda yapılan sözleşmede davalının kefil olduğunu bilmeden sözleşmeye imzasının alındığını, sözleşmeden dolayı sorumlu tutulamayacağını bildirerek, davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu