Eyüp Şubesine karşı açılan davanın, bu davalının taraf ehliyeti olmaması nedeniyle reddine, davacı ...’un ipoteğin fekki davasının konusunun kalmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, istirdat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ipoteğin fekki ve aslında ödenmemesi gerekirken ödenmek zorunda kalınan ipotek bedelinin istirdadı istemine ilişkindir. Dava konusu ipotekli taşınmazın Çatalca ilçesinde bulunduğu dosya içeriğindeki ipotek akit tablosunun tetkikinden anlaşılmıştır. HUMK’nun 13 (HMK’nun 12) maddesi uyarınca taşınmazın aynına ilişkin davalar, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır. Anılan yetki, kesin yetki niteliğinde olduğundan mahkemece re’sen gözetilir. İpoteğin fekki talebi taşınmazın aynına yönelik bir talep olduğundan bu talep yönünden somut olayda yetki hususu gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması nedeniyle ipotek bedelinin arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dava, imar uygulaması nedeniyle ipotek bedelinin arttırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiş ise de; Davalılar verdikleri dilekçe ile temyiz taleplerinden vazgeçtiklerini bildirmişlerdir. Vaki feragat nedeniyle davalıların temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2022 NUMARASI : 2020/181ESAS, 2022/413 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekili ve davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili Yunusemre ilçesi Horozköy mahallesi 2867 ada 10 parselde bulunan taşınmazı üzerinde davalıların murisi T9 lehine 22/11/1999 tarih ve 4270 yevmiye nolu 87.640.000,00 TL ipotek bulunduğunu, ipotek borcunun Manisa 2....
Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelip de kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde, borçlu borcunu icra dairesine tamamıyla yatırırsa, icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir” hükmüne yer verilmiştir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan da, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir....
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek; icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine (makul bir sebep) itiraz edebilir. Maddede; icra müdürlüğünün ve icra mahkemesinin yetkileri sınırlandırılmış olup, dar yetkili; icra mahkemesinde ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması talebinde bulunulamaz. Mahkemece istemin bu nedenle reddine karar verilmesi yerine, işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. ve İİK'nun 366. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İpotek alacaklısı tarafından ipoteğin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiği, bu doğrultuda yapılacak hesaplamaya göre ipotek bedelinin depo edilebileceği iddiasıyla, depo edilen ipotek bedeline itiraz edilmesi durumunda, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunlu hale getirdiğinden, ipoteğin fekki İİK'nun 153. maddesi kapsamında istenemez. Zira anılan madde uyarınca, ipoteğin fekki için, ipoteğin, tarafların özgür iradeleri sonucu konulmuş olması, ipotek bedelinin fer'ileri ile birlikte icra müdürlüğüne ödenmesi ve alacaklının da parayı almaktan makbul bir sebep ileri sürmeksizin kaçınmış olması gerekir. Ne var ki icra dosyasında İİK'nun 153. maddesinde belirtilen prosedürün işletilmediği 14.07.2020 tarihli tebligat öncesinde yapılan işlemlerden (kıymet takdiri de dahil olmak üzere) ipotek alacaklısının haberdar edilmediği, bu haliyle ipotek alacaklısına icra müdürlüğü nezdinde itirazlarını sunma olanağının sağlanmadığı dosya kapsamıyla sabit görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı-Karşı Davalı ... vekili tarafından, davalı ... ve arkadaşları aleyhine 03.12.2004 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması, davacı...vekili tarafından ... aleyhine 08.04.2005 günü verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması, keza davacı ... vekili tarafından ... aleyhine 01.03.2005 gününde verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması istenmesi üzerine davalar birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; davacı ...'...
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek İcra Müdürlüğü'ndeki ipoteğin fekki talebine (makbul bir sebep) itiraz edebilir. Dar yetkili İcra Mahkemesi'nde ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması talebinde bulunulamaz. Mahkemece istemin bu nedenle reddine karar verilmesi yerine, işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
- KARAR - Davacı vekili, davacıların murisi olan Sakin Kafadır’ın taşınmazını davalı kooperatife devrederek bedeli karşılığı lehine 4.900,000,000 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, ipotek bedelinin ödenmemesi üzerine ipotek alacağına karşılık davalının 10 adet daireyi vermeyi taahhüt ettiğini ancak bu taahüdünü de yerine getirmediğini, davalının ipoteğinin fekki talepli açtığı dava ile bu durumun kesim hüküm ile sabit olduğunu ileri sürerek bu dairlerin tapu iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline mümkün olmaması halinde bedelinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesi gereğince işyeri açılma giderlerinin adı geçenlerce birlikte karşılanacağı, davacının oğlu yükümlendiği gideri karşılayamadığı takdirde davacıya ait taşınmaza ipotek tesis edileceği düzenlenmiştir. Anılan bu giderler karşılanmadığından davacının maliki olduğu taşınmaza ipotek tesis edildiği görülmüştür. İpotek bedelinin ödendiğine dair davacının sunduğu 13.10.2009 günlü adi yazılı sulh ve ibra sözleşmesinin işyeri açma giderleri ile ilgisi bulunmayıp, davacı oğlunun aldığı banka kredisinin davalı eşi tarafından ödenmesi üzerine rücuen yapılan takip borcuyla ilgili bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu belge dışında ipotek bedeli ve davacı oğlunun yükümlülüğündeki işyeri açma giderlerinin ödendiğine ilişkin yazılı bir kanıt sunulmamıştır. Ayrıca, takibe konu banka kredisinin işyeri giderlerine sarf edildiğine ilişkin kanıt da bulunmamaktadır. Davacı tarafça ipotek bedelinin ödendiği ıspatlanamadığından menf'i tespit davasının kabulü isabetli değildir....