"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Safranbolu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :15.04.2013 NUMARASI :Esas no:2012/36 Karar no:2013/313 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı bankanın aile konutu şerhi konulmasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, 687 ada 176 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan evin aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini bildirerek ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir....
Kat, 4 nolu bağımsız bölümün davalı T3 üzerine kayıtlı olduğu ve taşınmaz üzerinde davalı banka lehine konulmuş 11/09/2014 tarih 15897 yevmiye nolu 600.000,00 TL bedelli ipotek bulunduğu, taşınmaza 25/12/2017 tarihinde aile konutu şerhi işlendiği ayrıca taşınmaz üzerinde dava konusu edilmeyen başka bir ipoteğin daha bulunduğu, yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre taşınmazın aile konutu olabilme özelliği taşıdığı, dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamına göre taşınmazın davacı ve davalı Zeki'ye ait aile konutu olduğu, aile konutu olarak kullanıldığı, davalı banka tarafından ipotek konulurken borçlu davalı Zeki'nin eşi davacının rızasının alınmadığı, TMK 194/1 maddesinde "Eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz" hükmünün düzenlendiği, tapuya aile konutu şerhi konulmasa ya da ipotekten sonra konulsa bile bu şerhin kurucu değil açıklayıcı...
Sokak Emlakbank Blokları C-2 Blok Kat 6 No: 26 Etlik ... adresli taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, ipoteğe ilişkin davalı eşinin ve kendisinin bilgisinin olmadığını, belirtilen taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını, bu nedenle davaya konu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını, tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını, taşınmazın 3. kişilere satış ve devrinin önlemesi için taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı ......
(TMK m.194) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; TMK'nun 194/1 maddesine göre ''eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.'' bu madde hükmü ile aile konutu şerhi '' konulmuş olmasa da ''eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır.Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma '' emredici '' niteliktedir.Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşması ile de ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak '' belirli olan '' bir işlem için verilebilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaz üzerine 07.10.2013 tarihinde davalı ... tarafından diğer davalı banka yararına ipotek tesis edildiği, davalı banka tarafından icra takibi başlatıldığı ve cebri icra ile davalı bankaya satıldığı, ihalenin 02.06.2015 tarihinde kesinleştiği, dava konusu taşınmazın cebri icra ile satışı sonucu davalı eş adına kayıtlı olmaktan çıktığı ve davalı bankanın mülkiyetine geçtiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi hükmü gereği yapılan işlemin diğer eşin açık rızasına bağlı olmaktan çıktığı, taşınmazın aile konutu olma niteliğini yitirdiği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması taleplerinin ayrı ayrı reddine, davacının alacak isteminin ise işbu davadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Davacı aile konutu olan taşınmazın, davalı eşi tarafından diğer davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince ipoteğin kaldırılmasını ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizce, "...dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılarak, aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenerek, bu bölümle sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhinin konulmasına karar verilmesi gerekirken, bu yönler nazara alınmadan davacının ipotek işleminden sonradan haberdar olduğundan bahisle yetersiz gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesi ile bozulmuştur. Davalı banka karar düzeltme talep ederek, dava konsu taşınmazın 13.3.2013 tarihinde cebri icra ile davalı bankaya ihale edildiği ve davanın konusuz kaldığından bahisle bozma kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Davalı banka vekili, dava konusu taşınmaza müvekkili tarafından 2001 ve 2006 yıllarında 2 ayrı ipotek tesis edildiğini, davacının bu ipoteklerden haberi olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ipotek tesis işleminin yapıldığı anda tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Bankası lehine davalı eş tarafından ipotek tesis ettirildiğini, aile konutu üzerine ipotek tesisi yapılırken diğer eşin rızasının alınması gerekirken rıza alınmadan ipotek tesis edildiğini, davalının banka aile konutu olan taşınmazın değerinin tespiti esnasında taşınmazın aile konutu olduğunu gördüğünü, ayrıca taşınmaz üzerine Kayseri 3. Aile Mahkemesi'nin 2011/122 Esas - 2011/1121 Karar Sayılı dosyası üzerinden verilen kararla Aile Konutu şerhi konulduğunu, bu nedenle kötü niyetli olunduğunu, aile konutu üzerine eşin rızası alınmadan tesis edilmiş bulunan ipoteğin kaldırılması için dava açma gereğinin doğduğunu, dava konusu Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Kanlıyurt Mahallesi.2570 Ada, 1 parsel de kayıtlı 8. Kat. 29. Bağımsız Bölüm tapu kaydı üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ücretini davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "Kurucu" değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır....
Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "Kurucu" değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır....