"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.09.2012 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 04.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.12.2012 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.03.2012 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 26.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.03.2013 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Davacı .... sayılı taşınmazın tamamı .... adına kayıtlıyken, imar uygulaması sonucu .... parselin oluştuğunu, vakfın 10316/150469 oranında paydaş haline geldiğini, diğer paydaşlardan ...'ün .... payı üzerinde 14.02.2011 tarihinde muvazaalı şekilde intifa hakkı tesis edildiğini, şerhin işlenmesinden sonra taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını ileri sürerek, intifa hakkının terkinini talep etmiştir....
Sözü geçen intifa hakkının terkinine ilişkin 23/06/2011 tarihli Tapu Müdürlüğünce Düzenlenen Resmi Senedin ve ilgili belgelerin dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine” karar verildiği” - geri çevirme üzerine Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılmadan dosya içerisindeki tapu bilgilerinin ibraz edildiği, intifa hakkının terkinine ilişkin istem belgesi, intifa hakkının bedel karşılığı terkin edilip edilmediğine ilişkin resmi belgelerin celp edilmediği görülmektedir....
nin aktif dava ehliyeti olmadığını, intifa hakkının 2008 yılında yolsuz olarak tapudan terkin edilmesi nedeniyle bu konuda dava açılmayacağını, ipoteklerin sözleşmenin teminatı olarak konulduğunu ve davalı şirkete ait davacı kullanımına bırakılan teçhizatı dava dışı üçüncü kişiye satması nedeniyle sözleşmeye aykırı davranışta bulundukları için davacılar haklarında açılan alacak davası bulunduğunu bu nedenle terkin edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, intifa hakkının kaldırılmasına ilişkin davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, ipoteğin fekki isteminin de taraflar arasındaki sözleşmeye dayanan tazminat davasının ...... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/104 Esas sayılı dosyasında yargılamasının devam ettiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Davacılar vekilinin temyizi üzerine karar Dairemizin 07.05.2014 tarihli ilamı ile onanmıştır....
gibi intifa hakkı tesisine ilişkin resmi senette intifa hakkının neye ilişkin olduğuna dair konusuna dahi yer verilmediğini, tüm bu nedenlerle, İstanbul ili, Sarıyer İlçesi Uskumru Köyü 1475 ada, 4 parsel sayılı taşınmaz kadındaki davalı malik T5 hissesi üzerindeki davalı T4 lehine tesis edilmiş olan muvazaalı intifa hakkının terkinine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiklerini bildirmiştir....
Türk Medeni Kanununun 794.maddesince intifa hakkı hak sahibine konusu üzerinde tam yararlanma yetkisi sağlayan tapu kütüğüne tescil ile kurulan tescil işlemi tamamlanınca da herkese karşı ileri sürülebilen kişi ile sıkı sıkıya ilişkili haklardandır. İntifa hakkının sona ermesinin nedenleri Türk Medeni Kanununun 796.maddesinde sıralanmıştır. Buna göre intifa hakkı konusunun tamamen yok olması ve taşınmazlarda tescilin terkini; yasal intifa hakkı sebebinin ortadan kalkması ile sona erer. Sürenin dolması veya hak sahibinin vaz geçmesi yada ölümü gibi diğer sona erme sebepleri taşınmazlarda malike terkini isteme yetkisi tanır. Somut olaya gelince; Davada, yukarıda sayılan taşınmazların maliki olan ...’ın mirasçısı olan davacı, mirasçılardan annesini davalı göstermek suretiyle murisi ... ile davalı arasındaki intifa sözleşmesinin muvazaalı düzenlendiğini ileri sürmüştür....
Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin ve intifanın sona ermesinde davalının kusurunun olmadığını, sözleşmenin 15. maddesi gereği davalı ve davacı şirketin iradeleri dışında sözleşmenin uygulanmasının imkansız hale gelmesi halinde birbirlerinden hiçbir şey talep etmeyeceklerini peşinen kabul ettiklerini, davacının muaccel olmayan ve intifa bedelinin üzerinde bir bedeli talep ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam etmesi halinde bakiye intifa hakkı bedeli talep edilemeyeceği, davacı tarafça davalı şirket yetkililerine intifa hakkının terkini hususunda vekaletname verilmiş ise de davacının basiretli bir tacir gibi davranarak intifa hakkını terkin ettirdikten sonra dava açması gerektiği, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinafa başvurulmuştur....
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Yerel Mahkeme yaptığı yargılama neticesinde; "Taşınmazlardaki intifa hakkı tescil ile kurulur. Konusu taşınmaz olan intifa hakkını kurma borcunu yükleyen sözleşmenin de kamusal resmi şekilde düzenlenmesi gerekir. İntifa hakkının doğması ve varlığı için tescil gereklidir. İntifa hakkının ortadan kalkması ise taşınmazın büsbütün ortadan kalkması, intifa süresinin dolması, hak sahibinin kişiliğinin son bulması, kamulaştırma, cebri icra, terkin ve mahkeme kararı ile olur. Davaya konu taşınmazın tapu kaydı, krokisi ve akit tablosu celp edilip incelendiğinde; dava konusu taşınmazın malikinin davacılar olduğu, 29/04/2002 tarihinde dava dışı müteveffa Zahide Çinpolat lehine intifa hakkının tesis edildiği, akit tablosunundaki bilgilerin kayıttaki bilgiler ile örtüştüğü görülmüştür. Zahide Çinpolat'ın nüfus kayıtları incelendiğinde 19/07/2019 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....