Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

düzeltme ve cevabın yayınlanmaması ve içeriğinde yayından kaldırılmaması eyleminin suç olmaktan çıkarılması nedeniyle internet sitesi sorumlu müdürü sanık ... yönünden ise eylemin hüküm tarihinde 5651 sayılı Kanun'da suç olmaktan çıktığı anlaşılmakla, mahkemece iki sanık hakkında 5187 sayılı Kanun'a göre suçun unsurlarının oluşmaması ve diğer sanık hakkında ise eylemin 5651 sayılı Kanun'da suç olmaktan çıkması gerekçesiyle ayrı ayrı beraat kararları verilmesi gerekirken, sanıkların tümü hakkında suç işleme kasıtlarının olmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verilmesi, hükmün sonuç itibariyle doğru olması nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır....

    Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre mahkemenin önceki hükmü sadece ilan yönünden bozulduğundan ve diğer bölümleri bozma ilamı dışında kalarak kesinleştiğinden bu konularda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacı mahkemece verilecek hükmün davalının internet sayfasının aynı bölümünde aynı puntolarla yayınlanması suretiyle ilanına karar verilmesini istemiş ise de; kimsenin kendi internet sayfasında kendisi aleyhine bir ilamı yayınlamak zorunda bırakılamayacağı, bu nedenle davacının bu isteminin reddinin gerektiği, ancak TTK'nın 61. maddesinde "Mahkeme, davayı kazanan tarafın talebiyle, masrafı haksız çıkan taraftan alınmak üzere hükmün katileşmesinden sonra ilan edilmesine de karar verebilir....

      Yerel mahkemece; davacı hakkında davalının öldürülmesi olayına karışmadığı belirlenerek takipsizlik kararı verilmesine rağmen davalının gazete ve internet sitelerinde iddialarının yayınlandığı, gerek haksız şikayet gerekse de yapılan yayınlar nedeniyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dosyası kapsamı, ceza davaları, internet siteleri ve gazete yayınları birlikte değerlendirildiğinde davacının 20/06/2010 tarihinde .......

        Sağlayıcıları Birliği tarafından teknik olarak erişimin engellenemediğini, bu nedenle kararın uygulanmasının mümkün olmadığını belirterek, müvekkili şirketin kişilik haklarına yönelen ve haksız rekabet teşkil eden habere ulaşımın tedbiren önüne geçilebilmesi ve müvekkili şirketin zararının daha fazla artmaması amacıyla https://www...com.tr/.../ URL adresinde yer alan hukuka aykırı haber içeriğinin işbu dava sonuçlanıncaya kadar ilgili internet sitesinden çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Basın özgürlüğünün kullanılması ancak demokratik bir toplumun gereklerine uygun olarak; başkalarının şöhret ve haklarının, toplum sağlığının ve ahlakının, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği ve toprak bütünlüğünün korunması, Devlet sırlarının açıklanmasının veya suç işlenmesinin önlenmesi, yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması amacıyla sınırlanabilir.” 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'un “İçeriğinin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi” başlıklı 9. maddesinde; “(1) İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşlar, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması hâlinde yer sağlayıcısına başvurarak uyarı yöntemi ile içeriğin yayından çıkarılmasını isteyebileceği gibi doğrudan sulh ceza hâkimine başvurarak içeriğe erişimin engellenmesini de isteyebilir. (2) İnternet ortamında...

            Zorunlu olmadıkça internet sitesinde yapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilemez. Ancak, hâkim URL adresi belirtilerek içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlalin engellenemeyeceğine kanaat getirmesi hâlinde, gerekçesini de belirtmek kaydıyla, internet sitesindeki tüm yayına yönelik olarak erişimin engellenmesine de karar verebilir." hükümlerini amirdir. Buna göre, mahkemece erişimin engellenmesine karar verilmesi için başvuranın (varsa) dilekçesinde belirttiği URL adreslerini bildirmesi, ilgili içeriklere erişimin engellenmesi kararı için yeterli görülmektedir. İnternet yayın içeriğine erişimin halen mümkün olup olmadığı ve içeriklerdeki yayının kişilik haklarını ihlal eder boyutta olup olmadığının tespiti ve takdiri mahkemeye aittir. Ancak mahkemelerce her durumda internet yayını içeriğine ulaşılamayabilir. Bazen şikayet konusu olan internet yayın içeriklerinin herkesin erişimine veya paylaşımına açık olmadığı haller bulunabilir....

              kaldırılmasını, hazırladığı ve dilekçesine eklediği "düzeltme ve cevap metninin" ise aynı internet sitesinde aynı şekilde yayınlanmasını talep ettiği görülmektedir. 19.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'la değişik 5651 sayılı Kanun'da yer alan "içeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi" başlıklı 9. maddesinde köklü değişiklikler yapılmış, Kanun'un eski halindeki gibi haberin kaldırılması veya düzeltme ve cevap metninin belli bir süre yayınlanması gibi tedbirler kaldırılmıştır....

                Zira bizzat davalılar vekilince sunulan cevap dilekçesinde dahi, dava konusu internet sitesinin içeriklerinin hazırlanmasının ve internet sitesine yüklenmesinin ...’a ait olduğu, bunun karşılığında da müvekkilinin ...’a ücret ödeyeceği konusunda anlaşmanın bulunduğu hususu kabul edildiği gibi, davalı şirkete ait "..." internet sitesindeki görsellerin altında yazan "... ..." ibaresinden dahi, anılan internet sitesinin içeriklerinin davacı ... tarafından hazırlanıp siteye yüklendiği anlaşılmaktadır. Davacı ...'in kurucularından olduğu internet sitesi için hazırlayıp davalı tarafa teslim ettiği materyaller karşılığında, gelirden pay aldığı sabit olduğundan, taraflar arasında FSEK'in 18/2. maddesi anlamında, davacı ...'in memur, hizmetli veya işçi olduğu bir ilişkinin bulunmadığı, davacı ...'in davalı şirketin ortağı da olmadığından, aynı Yasa maddesi uyarınca davacının, davalı tüzel kişinin uzuvu da sayılamayacağı açıktır....

                  ve paylaşımların kişilik haklarını zedelediği anlaşılmakla, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, Gereği görüşülüp düşünüldü: Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5651 sayılı "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun"un "içeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi" başlıklı 9. maddesinin uygulanma şartları; - İnternet ortamında yapılan bir yayın olması, - Yapılan yayın içeriği nedeniyle, gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşların "kişilik haklarının" ihlal edilmesidir....

                    Davacı tarafından hazırlanan internet sayfa içeriğinin davalı tarafından mal sahiplerinden izin alınmaksızın kopyalanarak kendi internet sitesinde kullanılmış olması, markalar arası karışıklığı da yol açabileceği gibi rakibin şöhretinden yararlanma gibi bir hususun vaki olmasına da neden olabilecek niteliktedir. Bu nedenle iddia konusu eylemlerin Davacı iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma durumunu göstermesi sebebiyle Davalı tarafından haksız rekabet olan bir davranış olduğu hususunda bilirkişi raporunda tespit edilen hususların yanında mahkememizde kabul oluşmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu