GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2018/20669 Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 30/11/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, süresi içinde borca ve ferilerine, çekteki imzaya ve yetkiye itiraz ettiklerini, Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığını, Şanlıurfa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, bu yönden yetkiye itiraz ettiklerini, çek altındaki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, imzalara da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin borcunun olmadığını, dosyanın yetkili olan Şanlıurfa İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk ve ... 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekilinin, 24.05.2013 tarihli dilekçe ile; alacağına karşılık olmak üzere davalının 12.000.-Euro değerinde bono verdiğini, bono bedelini ödememesi üzerine davalı hakkında icra takibi yaptığını, davalının haksız imzaya ve borca itiraz ettiğini ve itiraz sonucunda takibin iptal edildiğini ve davalının 7.645,00.-TL davacıdan tahsil ettiğini, davalının sahte senet düzenlemek iddiası ile davacı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve ... 3. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığını, asliye ceza mahkemesine açılan davanın görevsizlikle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/179 Esas sayılı dosyasına kayıt edildiğini ve mahkeme kararıyla 11.12.2000 düzenleme tarihli 11.01.2001 vadeli 12.000....
Hukuk Dairesi 2022/910 Esas 2022/768 Karar sayılı ilamıyla gerekçeli karardaki çelişkiden dolayı dosyayı kaldırmış mahkememizce yapılan yeniden yargılamada İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasıla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir." (Yargıtay 12....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İİK'nun 168/4 ve aynı yasanın 170. maddesi uyarınca kambiyo senedine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinin, imzaya itiraz nedeniyle durdurulmasına ilişkindir. İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca; icra mahkemesi, aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. Aynı maddenin aynı fıkrasının 4. cümlesi uyarınca ise, inkar edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip durdurulmuşsa, borçlu, senede dayanan alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10'u oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2020/222 ESAS, 2021/370 KARAR DAVA KONUSU : YETKİYE VE İMZAYA, BORCA İTİRAZ KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin adresinin, Ataşehir/İstanbul olması sebebiyle, İstanbul Anadolu İcra Dairesi yetkili olduğu halde yetkisiz İzmir İcra Dairesinde takip başlatıldığını, ayrıca müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığını takip konusu bonoların teminat olarak verildiğini ileri sürerek borca, faize, faiz oranına,imzaya ve diğer ferilerine itiraz ederek takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Temyiz Sebepleri Muteriz borçlu mirasçıları temyiz dilekçelerinde; bilirkişi raporunun sonuç kısmında takibe konu senedin sahte olarak oluşturulduğu kanaatinin bildirildiğini, sahte olan senedin kambiyo vasfının bulunmadığını, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini, açtıkları menfi tespit davasının ve yaptıkları suç duyurusunun derdest olduğunu, imzaya itirazın reddi kararının istinaf edilmemesinin borcun kabulü anlamına gelmediğini ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya ve borca itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 169, 169/a ve 170. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat 3....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı borçlu ile aralarındaki ticari alışverişe dayalı olarak kendisine verilen 4 bononun vadesinde ödenmemesi üzerine Seferihisar İcra Müdürlüğünün 2020/848 esas sayılı icra takip dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlattığını, davacı tarafın yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiğini, öncelikle yetki itirazının hukuksuz olduğunu, kambiyo senetlerine bağlı alacaklar "aranacak" alacaklar olduğundan davalının ikametgahının bulunduğu yerde yasaya uygun olarak yapılmış bir icra takibinin bulunmadığını, borçlunun ikametgahının Seferihisar'da bulunması, bonoların düzenleme yerinin İzmir/Seferihisar olması karşısında yetki itirazı usulsüz olduğundan reddi gerektiğini, bonolarda bulunan imzaların davacıya ait olduğunu, borçlunun bonoları bizzat müvekkilinin yanında imzaladığını ve kendisine teslim ettiğini, alacağının yasal tahsilini engellemeye matuf imza inkarının asılsız olduğunu, yapılan itirazın sırf takibi durdurmak amacına...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2022/137 ESAS 2023/174 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/12630 Esas sayılı dosyası ile müvekkillerinin murisi aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, bono üzerindeki imzanın müvekkili T6 ve muris T4'na ait olmadığını, diğer müvekkillerinin ise muris T4'nun mirasını reddettiklerini bu nedenle murise ait borçtan sorumluluklarının ortadan kalktığını belirterek müvekkili T6 yönünden borca, borcun fer'ilerine ve bonodaki imzaya, diğer müvekkilleri yönünden borca ve tüm fer'ilerine itirazlarının kabulüne, yargılama giderleri...
İmzaya itiraz dışında kalan diğer bütün itirazlar borca itiraz olarak değerlendirilir. Bu bağlamda, borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanan itirazlar borca itiraz niteliğindedir.” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul)Borçlu tarafından imzaya itiraz edilmiş ise de, adı geçenin vekilinin 22/04/2015 tarihli duruşmada ayrıca senedin miktar kısmında tahrifat yapıldığı itirazında da bulunduğu görülmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına dair verilen 28.06.2018 tarih ve 2016/1183 esas 2018/589 karar sayılı ilamın istinafı üzerine dairemizin 18.06.2020 tarih ve 2019/1776 esas 2020/1274 karar sayılı ilamı ile kaldırılmış, ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda 21.01.2021 tarih ve 2020/310 esas 2021/63 karar sayılı ilam ile "İmzaya itirazın KABULÜNE, İstanbul 34. İcra Müdürlüğü 2016/26779 esas sayılı takip dosyasında İİK 170/3 maddesi gereğince itiraz eden borçlu yönünden TAKİBİN DURDURULMASINA, 2- Kötüniyet ve ağır kusur bulunmadığından davalı aleyhine tazminata ve para cezasına YER OLMADIĞINA, " karar verilmiştir....