WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2022/2735 Esas sayılı dosyasında yetkiye, imzaya, borca itiraza ilişkindir. HMK.'nun 355 maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin bu yönde sunulan dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davacı vekilinin istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde; İcra Mahkemelerinde görülen dava ve işlerde istisnai davalar (istihkak davaları ve İİK. 'nun 89/4. Maddesine istinaden tazminat istemleri) dışında A.A.Ü.T. uyarınca taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. İstinaf incelemesine konu itiraz niteliğindeki dava da, yukarıda belirtilen istisnai davalardan olmadığından mahkemece, davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde de hukuka aykırı bir yön mevcut değildir. HMK.'...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2022/2735 Esas sayılı dosyasında yetkiye, imzaya, borca itiraza ilişkindir. HMK.'nun 355 maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin bu yönde sunulan dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davacı vekilinin istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde; İcra Mahkemelerinde görülen dava ve işlerde istisnai davalar (istihkak davaları ve İİK. 'nun 89/4. Maddesine istinaden tazminat istemleri) dışında A.A.Ü.T. uyarınca taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. İstinaf incelemesine konu itiraz niteliğindeki dava da, yukarıda belirtilen istisnai davalardan olmadığından mahkemece, davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde de hukuka aykırı bir yön mevcut değildir. HMK.'...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo takibinde yetkiye, borca ve imzaya itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu şirket vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca ve yetkiye itirazları ile birlikte, takip konusu bonodaki imzanın şirket yetkililerine ait olmadığını da ileri sürerek imzaya itiraz ettiği, mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda imzaya itirazın kabulüne dair karar verildiği görülmektedir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket aleyhine çek alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın yetkiye ve takibe konu çekteki keşideci imzasına itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince kapsam ve sonucuna itibar edilen hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda imzaya itirazının kabulü ile taraflar arasındaki yüzyüzelik ilkesi gereğince İİK 170 madde kapsamında davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp her ne kadar davalı taraf çekin keşide tarihinden önce kendilerine teslim edildiğini ileri sürerek 12/11/2018 tarihi itibariyle davacı şirket yetkilileri yönünden imza incelemesi yapılmasını istemiş ise de davalı tarafın bu iddiasını davacı tarafın imzasını taşıyanı geçerli belge ile ispat edemediği görülmekle istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2021 NUMARASI : 2021/417 ESAS, 2021/504 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkil aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, ayrıca müvekkilinin adres itibariyle yetkili icra müdürlüğünün Diyarbakır İcra Müdürlükleri olduğunu söyleyerek yetkiye ve imzaya yönelik itirazın kabulünü istemiştir....

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre; HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu; Mahkemece hükme esas alınan raporda davaya konu bonolardaki keşideci imzasının davacının eli ürünü olmadığının dayanaklarıyla gösterildiği, raporun bu haliyle denetime elverişli ve hükme esas alınacak nitelikte olduğu, ödememe protestosunun tebliği üzerine davacının imzayı kabul etmediğini beyan etmemesinin, aleyhine başlatılan takipte imza itirazında bulunmasına engel olmadığı, İİK'nın 170.maddesi gereğince imzaya itirazda faturaların imzaya itirazı ispata yönelik delil olarak kabul edilemeyeceği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek...

Bu nedenle, davacı vekilinin ödeme emrinin usulsüz tebliği edildiği iddiasıyla yaptığı şikayetin Mahkemece reddi kararına yönelik istinaf sebep ve gerekçesine itibar edilmemiştir. İİK'nın 168, 169 ve 170 ve 170/a maddelerinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre kambiyo hukuku bakımından takip hakkı olmadığını (şikayet yoluyla) beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir....

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibe konu çekin karşılıksız olup götürülecek borç vasfında olduğunu, aranacak borçlardan olmadığını, bu durumda müvekkili alacaklı şirketin adresinin bulunduğu Manisa İcra Müdürlüğünün de yetkili olduğunu, kararın kaldırılarak yetki itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış kambiyo takibinde yetkiye itiraz, İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış imzaya itirazdır....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesine dayalı yetkiye ve borca itiraz, İİK'nın 170. maddesine dayalı imzaya itiraz ve borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. Kuşadası İcra Müdürlüğünün 2016/6412 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı ve dava dışı borçlu Mesut Konakçı aleyhine toplam 58.026,98 TL alacağın tahsili amacıyla 22/05/2014 düzenleme tarihli, 30/05/2014 vade tarihli 6.500,00 TL bedelli, 30/06/2014 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli, 30/07/2014 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli senetlere dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip olduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır....

O halde mahkemece; takip, alacaklı tarafından bu tedbir kararından sonra 25.10.2013 tarihinde başlatıldığından ve “takiplerin durdurulmasına” ilişkin tedbir kararı verildiğinden, şikayetin kabul edilerek tedbirden sonra başlatılan bu takibin durdurulmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi ve diğer itirazların esasının incelenmesi isabetsizdir. Zira, ihtiyati tedbir kararı ile birlikte takip duracağından, bundan sonra hiçbir takip işlemi yapılamaz. Tedbirin kaldırılmasından sonra takip kaldığı yerden devam edecek olduğundan ve borçluya gönderilecek ödeme emri ile borçlunun itiraz hakkı doğacağından borçlunun yetkiye, faize ve imzaya itirazlarının o aşamada değerlendirilmesi gerekecektir....

    UYAP Entegrasyonu