Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan imzaya itiraz dosyasına ilişkin olarak imza incelemesi raporu sunulmuş olup, iş bu rapor taraflarınca güvenilir olmadığını, dava dilekçelerinde sadece 80.000,00 TL bedelli çek için imzaya itiraz ettiğini, müvekkili davacı, ısrarla bu imzanın kendisine ait olmadığını bu çeki kendisinin imzalamadığını belirtiğini, alacaklı tarafından icra takibine konu edilen iki adet çekten sadece "Akbank A.Ş Bursa-10/09/2018 tarih Z1019093 seri nolu 80.000,00 TL" bedelli çek üzerindeki imzaya itiraz edildiğini, gerekçeli karar sayfasının 3. sayfasının b) bendinde yer alan hüküm açıklamasında mahkeme sadece masraflara ilişkin hüküm kurulduğunu, davacı lehine avukatlık ücreti verilmesi de gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığını ve hükümde yer almadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, Bursa 15....
Somut olayda; alacaklı tarafından, takip dayanağı herhangi bir belge ibraz edilmeden takibe başlandığı, borçluya çıkartılan ödeme emri ekine de takip dayanağı belgenin eklenmediği, borçlunun, icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiği, iş bu itirazın kaldırılması davasında alacaklının dava dilekçesi ekinde icra mahkemesine sunduğu belgenin borçluya tebliği üzerine, borçlunun verdiği cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında, alacaklı tarafından sunulan belge altındaki imzaya itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda, alacaklının itirazın kaldırılması için sunduğu belge mücerret borç ikrarını içeren adi senet niteliğinde ise de, takibe dayanak belge ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edilmediğinden, borçlunun belgedeki imzasını ikrar etmiş olduğu sonucuna varılamaz....
İlk Derece Mahkemesince yapılan incelemede, davacıya icra ödeme emrinin 22/06/2020 tarihinde tebliğ olunduğu, davacının 5 günlük itiraz süresi içerisinde, 5. Gün Cumartesi gününe denk geldiğinden takip eden Pazartesi günü 29/06/2020 tarihinde icra takibine, borca ve imzaya itiraz davasını açtığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 168/5. maddesine göre borca itirazın beş günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz edene tebliğinden itibaren başlar ve hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı borçlu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile aleyhine yapılan icra takibi nedeniyle İ.İ.K. hükümleri gereğince borca ve imzaya itiraz etmiş ve İcra Hukuk Mahkemesince karar verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 12.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 17.4.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
hakkının doğacağı ve konkondato geçici mehil kararında kambiyo takibi ile ihtiyati haciz infazı men edildiğinden konkordato geçici mehili ve tedbir kararı olan davacılar DMR giyim, T4 Ahmet Önder, Mehmet Tuncer ve T1 cihetinden takibin iptaline karar verildiği, diğer şikayet ve itiraz sebeplerinin ayrıca tetkik edilmediği, davacı T6 ve T5 Şirketi cihetinden ise bu şirketler için herhangi bir geçici mehil bulunmadığı, bunlara 07/01/2020 günü ödeme emri tebliğ olunduğu, ertesi gün dava açıldığı, buna göre imzaya ve borca itiraz ile ödeme emrinin iptaline müncer olacak şikayetin, 5- 7 günlük müddeti içinde yapıldığı, dosyadaki ödeme emrinde, itiraz yolu ve müddetinin açıkça yazdığı, senet aslının icra kasasına alındığının anlaşıldığı, ödeme emrinde icra dairesi banka bilgilerinin yazılmaması, her zaman ikmali mümkün bir noksan olup ödeme emrinin iptalini gerektirmediği, onun için bu iki şirket için bu yöndeki şikayet reddedildiği, imzaya itiraz cihetinden dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği...
Dava İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış imzaya ve 169/a maddesi uyarıca açılmış borca itiraz davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükme esas alınan 24/10/2019 tarihli gerekli optik aletler ve diğer cihazlar kullanılarak uygun yöntemlerle düzenlenen ve kesin kanaat içeren bilirkişi raporunun denetime elverişli ve yeterli olmasına, dosya kapsamındaki bilirkişi raporları arasında çelişki bulunmamasına, davacı tarafın borca itirazını İİK'nun 169/a maddesi kapsamında belirtilen belgelerden biri ile ispat edememiş olmasına ve ilk derece mahkemesi kararında gösterilen gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Karşıyaka 1....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/952 KARAR NO : 2021/1020 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AKSARAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2019/512 ESAS - 2021/155 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Aksaray İcra Müdürlüğünün 2019/13077 Esas sayılı takip dosyası ile müvekkil hakkında yapılan takip ile ilgili borca, imzaya, faize ve bütün ferilere itiraz ettiklerini, takibin durdurulmasına ve haksız takipte bulunan alacaklıdan alacağın %20'sinden az olmamaz üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/609 2021/89 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11.02.2021 tarih 2020/609 esas 2021/89 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı-Borçlu dava dilekçesinde özetle; Mersin 2. İcra Müdürlüğünün 2020/6363 E sayılı dosyası ile hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, örnek 10 ödeme emrinin kendisine 11.11.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yasal süre içerisinde imzaya, borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2021/7478 esas sayılı takibine dayanak senet üzerinde bulunan imzaya açıkça itiraz ettiklerini, alacaklının müvekkilini yıllarca telefondan ölümle tehdit ettiğini, tehdit ve hile ile müvekkiline zorla imzalatılan senetlerin hiçbir borca dayanmadığını, müvekkilinin, bankada çalışan bir memur olduğunu ilgili kişilerle yapmış olduğu hiçbir ticari iş yahut başkaca bir ilişkisi bulunmadığını iddia ederek borca ve imzaya itirazlarının kabulüne, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2021/7478 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davacının borca ve imzaya itirazlarının reddine, yasal şartlar oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2021 NUMARASI : 2018/1041 ESAS - 2021/359 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı/borçlu tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/ borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2018/38072 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla itirazlarının kabulüne, kötü niyetli davalının asıl alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve asıl alacağın % 10'u oranında para cezası ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....