DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, davacı borçlu aleyhine, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine, borca ve yetkiye itiraz istemine ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı borçlu tarafça, dava dilekçesinde sair itiraz ve şikayetlerin yanı sıra ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği, borca , yetkiye ve imzaya itiraz istemleri ileri sürülmüş, mahkemece belirtilen bu hususlardan, usulsüz tebligat şikayeti konusunda olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır....
Dava, aidat ve sermaye arttırım alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yetki ve borcun esasına yönelik yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak,...Mahkemesi'nden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce...Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa,...Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2021 NUMARASI : 2021/98 ESAS- 2021/1660 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 27. İcra Müdürlüğünün 2021/712 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip dayanağı çekteki yazı ve imzaların müvekkili şirketin tek yetkilisi Yunus Soydaş'a ait olmadığını, müvekkilinin lehtar şirkete bir borcu bulunmadığını, çekin sahte olarak üretildiğini, bu nedenle borca ve faize de açıkça itiraz ettiklerini bildirerek, takibin iptaline, % 20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon İcra Müdürlüğünün 2021/27868 Esas sayılı dosyasında başlatılan takipteki bonolardaki imzaya itiraz ettiklerini, imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bonoların vade tarihinin 01/03/2021 olduğunu, Tanju CUMUR'un keşide tarihi itibari ile şirket yetkilisi ve temsilcisi olmadığını, şirket yetkililerinin şirket adına böyle bonolar düzenlemediğini, bu sebeple borcun tamamına itiraz ettiklerini, alacaklı tarafa bono verilmediği gibi nakdi veya ticari herhangi bir ilişkide kurulmadığını, alacaklıdan mal alınmadığını ve nakit borç da alınmadığını, bu sebeplerle davalının haksız ve hukuka aykırı bir şekilde takip yapmasından dolayı %20'den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, imzaya ve borca yönelik itirazlarından ötürü takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2023 NUMARASI : 2022/490 ESAS 2023/13 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili 19/09/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; "Müvekkilinin davalı tarafı tanımadığını, 20/08/2022 tarihinde davalının işletmiş olduğu Arslan Motors Rent A Car (Öğretmenevler Mah. Ordu Cad. Segah Apt....
nın 50 ve HMK'nın 17. maddesi dikkate alınarak,yetki itirazının reddi gerektiği, borcun ödendiğine ilişkin iddialarının ispat edilemediği, iddiaların menfi tespit davasında tartışılıp değerlendirilmesi gerektiği, yetki sözleşmesinin geçerli olmadığından reddine, itiraz edenlerin borca yönelik itirazlarının, yapılan ödemelerin bono ile ilgili olup olmadığının yargılamayı gerektirdiğinden menfi tespit davasının konusunu oluşturabileceği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz edenler vekili; aynı bono ve aynı icra takibiyle ilgili İst. Anadolu 19....
Borçlular vekili yasal süresinde icra mahkemesine başvurarak borçlu ...’ın senedi şirketi temsilen imzaladığını, şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek borca itiraz etmiş ve alacağın asgari %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 21. Kazan Noterliğinin 08727 yevmiye numaralı ve 07.09.2005 tarihli imza sirkülerine göre, şirket adına yapılacak bilumum muamele ve akitlerde şirketi temsil etmek üzere yönetim kurulu üyelerine birinci derecede imza yetkisi verilmiştir....
mahsus haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, müvekkilinin yerleşim yerinin ve senetteki ödeme yerinin Düzce olduğunu, takipte Düzce İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu, ayrıca senette tahrifat yapıldığını ve senedin kambiyo vasfını yitirdiğini, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek yetkiye, borca ve imzaya itiraz etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2022 NUMARASI : 2021/794 ESAS - 2022/92 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı/ borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 13....
Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.5.2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 6.6.2001 tarih 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da işaret edildiği üzere herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi sebeple...