Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava, imar işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası mümkün olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekili, davalı ... vekili ile dahili davalı ... vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ancak, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması doğru değildir. ./......

    O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır. Somut olayda; davacı 21 ada 10 parsel sayılı taşınmazın ... adına kayıtlı iken ......

      Belediyesi Başkanlığı hakkında karar verilmesine yer olmadığına; davacının diğer davalılar hakkındaki imar öncesi duruma dönülmesi ve terditli olarak açtığı tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece, Seyhan Belediyesi tarafından yapılan 38 nolu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, anılan imar düzenlemesi ile ilgili idari yargıda dava açılarak işlem iptal ettirilmedikçe eldeki davanın dinlenme olanağından söz edilemeyeceği belirlenerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

        Belediyesi Başkanlığı hakkında karar verilmesine yer olmadığına; davacının diğer davalılar hakkındaki imar öncesi duruma dönülmesi ve terditli olarak açtığı tazminat davasının reddine" karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece, ... Belediyesi tarafından yapılan 38 nolu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, anılan imar düzenlemesi ile ilgili idari yargıda dava açılarak işlem iptal ettirilmedikçe eldeki davanın dinlenme olanağından söz edilemeyeceği belirlenerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

          Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece, ... Belediyesi tarafından yapılan 38 nolu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, anılan imar düzenlemesi ile ilgili idari yargıda dava açılarak işlem iptal ettirilmedikçe eldeki davanın dinlenme olanağından söz edilemeyeceği belirlenerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğuna göre, hüküm altına alınması gereken vekalet ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin ve takdiri doğru değildir. Ancak, anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6....

            Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.02.2014 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.04.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Asıl ve birleştirilen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı Hazine vekili; ...,... parsel sayılı taşınmazın mülkiyeti Hazineye ait iken davalı ... Belediyesi tarafından 37 no'lu imar düzenlemesine tabi tutulduğunu ve sonrasında da davalı ......

              Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup; mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak, ... Belediyesi tarafından yapılan 38 nolu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, anılan imar düzenlemesi ile ilgili idari yargıda dava açılarak işlem iptal ettirilmedikçe eldeki davanın dinlenme olanağından söz edilemeyeceği belirlenerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Öte yandan, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğuna göre, kendilerini vekille temsil ettiren davalı ... Belediyesi ile dahili davalı ... Belediyesi lehlerine maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması da doğrudur. Davacı Hazine vekilinin bu yönlere değinen ve davalı ......

                Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamalarına tabi tutulduğunu, uygulama sonucu oluşturulan imar parsellerinin kayıt malikleri adına tescil edildiğini, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ... Belediyesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında açılan asıl ve birleştirilen davanın reddine dair verilen kararın temyizi üzerine; Dairemizin, 15.04.2019 gün ve 2016/9744 Esas, 2019/3348 Karar sayılı ilamı ile; “...Dava konusu ihyası talep edilen 1118 ve 1246 parsel sayılı taşınmazların ihdasen Hazine adına kaydedilerek farklı bir ifadeyle mülkiyeti kayden Hazineye ait iken imar uygulamasına tabi tutulduğu tartışmasızdır. Davadaki istek de, anılan ihdas parselinin ihyasına yöneliktir....

                  İmar şuyulandırılmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği, bu durumda da dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Somut olayda, davacı Hazinenin kayden maliki olduğu 113 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 02.03.2007 tarih ve 2007/8 sayılı encümen kararı ile yapılan imar uygulamasının .... İdare Mahkemesinin 2010/643 Esas, 2011/385 Karar sayılı kararı ile iptal edildiği, kararın kesinleştiği dosya kapsamı ile sabittir. Diğer taraftan davacı ...'nin 113 ada 1 parsel sayılı taşınmazın anılan imar düzenlemesi sonucu dava konusu 113 ada 49 parsel ile davadışı birçok parsele dağıtım gördüğü, 113 ada 49 parsel sayılı imar parselini oluşturan diğer parselin ise 103 ada 13 sayılı ihdas parseli olduğu dosyadaki mevcut kayıt ve belgelerden anlaşılmaktadır....

                    Mahkemece, çekişme konusu taşınmazda yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptaline ilişkin bir mahkeme kararı olmadığı, taşınmazın yargılama sırasında kurulan ... ilçesinin idari sınırlarında kaldığı gerekçesiyle davalı ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar bakımından davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı Hazine tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, imar işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası, mümkün olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece, yapılan inceleme, araştırma ve özellikle uygulama neticesinde, çekişmeli taşınmazın Seyhan Belediyesi'nin 38 nolu imar düzenleme bölgesinde kaldığı ve buna dair idari işlemin hukuki varlığını koruduğu gözetildiğinde, işin esası bakımından yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

                      UYAP Entegrasyonu