WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İpoteğin, imar uygulaması sebebiyle davalının maliki olduğu taşınmazdan bir miktarın davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. O yüzden, imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç m2 yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin alınan bu miktarın taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir. Zira, kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil, kanundan kaynaklanan bazı zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir. Mahkemece öncelikle, HMK'nın 266. maddesi hükmü gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve imar uygulama cetvelleri incelenerek, davalı ...'in taşınmazından imar uygulaması sebebiyle ne miktar yer alındığı tespit edilmeli, gerekirse keşif de yapılarak bu miktarın dava tarihindeki rayiç değeri bilirkişilere hesaplattırmalıdır....

    imar-ıslah çalışması yapılan 2828 ada 11 parsel sayılı taşınmazda 120 m² hissesi bulunmakta iken imar uygulaması ile 32 m²sinin düzenleme ortaklık payı olarak kesildikten sonra kalan 88 m² hissesinin imar parseli oluşturulmasına yeterli olmaması nedeniyle müvekkiline verilmeyen 38 m²nin davalının hissesine eklenerek taşınmazın 126 m²ye tamamlandığını, müvekkili lehine davalı aleyhine kanuni ipotek tesis edildiğini, yol olarak ayrılan kısımdan tesis edilen bir ipoteğin söz konusu olmadığını, aksine verilmeyen 38 m² hissesinin karşılığı olarak 2981 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin (c) bendi gereğince tesis edildiğini, İzmir Kadastro Müdürlüğü tarafından Karabağlar Belediye Başkanlığına gönderilen yazılar ile imar ipoteklerinin tapudan terkinine ilişkin işlem dosyalarının geri çevrilmekte olduğunu, kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür. C....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.12.2011 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen pay sebebiyle 411 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerindeki ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davalıların kayyımı vekili, ipotek alacağının denkleştirici adalet kuralı gereğince dava tarihine göre güncelleştirilmek suretiyle yeniden belirlenerek depo edilmesi gerektiğini savunmuştur....

        Zira, tarafların iradesi dışında yapılan imar uygulaması sonucu tesis edilen ipoteğin kaldırılması ancak belirlenecek bu rayiç değerin ödenmesi halinde mümkündür. Diğer bir ifade ile yargılama sırasında imar uygulamasına ilişkin işlem dosyası, özellikle dağıtım cetveli getirtilerek, davalılardan ne miktar taşınmaz alınarak davacı parseline katıldığı, katılan bu miktarın dava tarihindeki rayiç değerinin ne olduğu keşfen saptandıktan ve belirlenen ipotek bedeli depo ettirildikten sonra hüküm kurulmalıdır. Somut olayda, davacılar tarafından icra dosyasına ipotek bedelinin yatırılmış olması ipoteğin terkini için yeterli olmamaktadır. İpoteğin terkin edilebilmesi için ipotek bedelinin yukarıda açıklanan şekilde tespit edilmesinden sonra davacılar tarafından icra dosyasına yatırılan bedel de mahsup edilmek suretiyle ödenmesi gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.07.2009 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyım vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, maliki olduğu 9805 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerine imar uygulaması sırasında davalı lehine 17.01.2005 tarihinde tesis edilen ipoteğin bedelinin depo edilmesi suretiyle terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16....

            Somut uyuşmazlıkta; anılan imar uygulaması işlemi idare mahkemesi kararıyla iptal edilmiş ise de kadastral parsel henüz ihya edilmemiş olduğundan davacıların ipotek bedelinin depo ettirilmesi ve ipoteğin fekkini talep etmekte hukuki yararları bulunmaktadır....

              Hukuk Dairesi'nin 18.04.2006 tarih ve 2005/3137 esas, 2006/2293 karar sayılı bozma ilamında, "bazı işlemlerin davacı yüklenici tarafından tamamlanmaması nedeniyle yapı kullanma izin belgesinin geçerli olmadığının Belediyenin cevabı yazısında belirtilmesi karşısında ipoteğin kaldırılması şartlarının oluşmadığı" gerekçesine yer verilerek bozma yapılmıştır. Mahkemece, aynı taraflar arasında aynı konuya ilişkin belirtilen dosyadaki davanın reddi kararının kesinleşmesi halinde o dönem yönünden kesin hüküm oluşturacağı gözönünde bulundurularak, bozma ilamında gerekçe yapılan eksikliklerin, anılan davanın reddi kararı ile işbu dava tarihi arasında tamamlanıp tamamlanmadığı araştırılıp, sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmadan, ipoteğin kaldırılması koşullarının oluştuğu sonucuna varılması eksik incelemeye dayalı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

                Davalı ipoteğin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle kaldırılması talebinin reddine, ipotek bedelinin faizi ile birlikte hesaplanarak ödenmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi tarafından hesaplanan 2,66 TL ipotek bedelinin depo edilmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir . Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Davada kanuni ipoteğin terkini talep edildiğinden, terkin halinde ödenecek bedel davacının taşınmazına davalıya ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer eklenmiş ise o miktardaki yerin dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir. Somut olayda, mahkemece keşif yapılmaksızın dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de dosyaya ibraz edilen 08.04.2014 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır....

                  terkin edilmeyen ipoteğin kaldırılması için dava açmak durumunda kaldıklarını beyanla, belediye tarafından yapılan imar uygulamasına bağlı olarak, davalı lehine 04.03.2005 tarihinde 2620 yevmiye numaralı işlem ile konulan 3.685,50 YTL.lik ipoteğin bedelinin ödenmiş olması sebebiyle kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, imar uygulaması nedeniyle konulan ipoteğin bedeli karşılığı kaldırılması isteğine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 5.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.05.008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu