İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T17 vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde ipoteğin kaldırılması ile ilgili her hangi bir talebinin olmadığını, mahkemece davacı tarafın dava dilekçesinde ipoteğin kaldırılması ile ilgili her hangi bir talebin olmadığını, emsal taşınmazın dava konusu taşınmaza göre çok düşük değerde olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, davacın tarafın emsal satışlarının değerlendirildiğini ancak davalı tarafın emsal satışlarının değerlendirilmediğini, usul ve yasaya uygun olmaya yerel mahkeme kararının kaldırılması, mahkeme masrafı ve vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesi gerektiğini talep ve dava ettiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.02.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, imar uygulamasıyla paydaş olduğu 23 parsel sayılı taşınmaza davalı yararına imar uygulaması sırasında konulan ipoteğin davalının ipotek bedeli ile faizini almaktan kaçınması nedeniyle kaldırılamadığını ileri sürerek ipoteğin fekkini istemiştir. Davalı, ipoteğin tesisinden itibaren uzunca bir süre geçtiğinden edimler arası dengenin bozulduğunu, ipoteğin günümüz koşullarına uyarlanması gerektiğini savunmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2019 NUMARASI : 2018/639 ESAS, 2019/548 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Samsun 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, imar uygulaması sırasında konulan ipoteğin bedelinin tahsili, olmadığı takdirde munzam zararın ödenmesi kaydıyla ipoteğin kaldırılması istemine ilişkin olup mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ş.., davacının dava dilekçesinde belirttiği ipotek bedelini kabul etmediğini, ipoteğin rayiç değerinin ödenmesini ileri sürmüştür. Mahkemece, bilirkişi tarafından hesaplanan 1.558.99 TL ipotek bedelinin her iki davalıya ayrı ayrı ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı F.. Ş.. temyiz etmiştir. Davada kanuni ipoteğin terkini talep edildiğinden, terkin halinde ödenecek bedel davacının taşınmazına davalıya ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer eklenmiş ise o miktardaki yerin dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... ili ... ilçesi 1278 Ada 3 parsel sayılı taşınmazın borçlu ... adına kayıtlı olduğu, taşınmaz üzerinde 11.01.1999 tarihli ... lehine tesis edilmiş ipoteğin mevcut olduğu, ipoteğin taşınmazın eski maliki tarafından imar uygulaması sonucu tesis edildiği ve 12.02.2015 tarihinde haciz konulduğu görülmektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2022 NUMARASI : 2019/408 2022/43 DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Mersin 11....
İpoteğin imar uygulaması sebebiyle davalıların murisinin maliki olduğu taşınmazdan bir miktar yerin davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. Bu nedenle imar uygulama cetvellerinden davalıların murisi ...'ın taşınmazından kaç metrekare yer alındığı tespit edilerek kanuni ipotek bedelinin alınan bu miktarın taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir. Zira, kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil kanundan kaynaklanan bazı zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir. Mahkemece yapılması gereken iş bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve imar uygulama cetvelleri incelenerek, davalıların murisi ...'ın taşınmazından imar uygulaması sebebiyle ne miktar yer alındığını tespit etmek gerekirse keşif de yapılarak bu miktarın dava tarihindeki değerini bilirkişilere hesaplatmak bu bedeli davacıya depo ettirmek depo edilirse şimdiki gibi davayı kabul etmek olmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, imar uygulaması nedeniyle konulan ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin olduğundan temyiz incelemesi 2797 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince 5.Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 24.01.2008 günü oybirliği ile karar verildi....
Davalı vekili; davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, dava konusu yerde imar uygulamasının idare mahkemesi kararlarıyla ortadan kaldırıldığını, davacıların fekkini istediği ipoteğin dayanağının kalmadığını, taşınmazın bulunduğu yerde yine imar çalışmalarının başladığını, dolayısıyla davacının eski hale iade talebi yerine fek istemesinin yerinde olmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacının ipoteğin fekkine ilişkin talebinin reddine, terkin davası açmakta muhtariyetine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; dava konusu ipoteğin, ... Belediyesinin 28.10.2004 tarihli ve 5566 sayılı Encümen kararına dayalı olarak 5832 ilâ 5845 parsel sayılı taşınmazlarda yaptığı imar uygulaması sonucu tesis edildiği; diğer bir ifadeyle, belirtilen parsellerde davalının kayden malik olduğu payın bu uygulamayla dava konusu 1170 ada 5 sayılı imar parseline ipotek tesisiyle yansıtıldığı anlaşılmaktadır....