Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi, bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilirler. Somut olaya gelince; davalılar murisi yararına 01.04.1999 tarihinde tesis edilen kanuni ipotek, 432.000.000,00- ETL bedelli olduğu tespit edilmiştir. İpoteğin, imar uygulaması sebebiyle davalının taşınmazından bir miktarın davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. O yüzden, imar uygulama cetvellerinden davalının taşınmazından kaç m2 yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin, alınan bu miktar taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir....
Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Somut olaya gelince; dava konusu ipoteğin, İzmir Büyükşehir Belediyesince taşınmazda 2981 sayılı Kanunun 13/c maddesi gereğince hazırlanan 1/1000 ölçekli ıslah imar planının İzmir Valiliğinin 27.01.1986 tarih ve 362-968 sayılı kararıyla onaylanmasına dayalı olarak yaptığı imar uygulaması sonucu tesis edildiği; farklı bir ifadeyle, belirtilen parsellerde davacının kayden malik olduğu payın bu uygulamayla dava konusu 30852 ada 16 parsel sayılı imar parseline ipotek tesisiyle yansıtıldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğine göre ipotek, imar düzenlemesiyle tesis edilen kanuni ipotektir. Öte yandan, anılan idari işlemin İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 19.10.2011 tarihli ve 2011/1224 Esas, 2011/1761 Karar sayılı ilamıyla iptaline karar verildiği ve hükmün kesinleştiği görülmektedir....
Davalı ... vekili ise, ipotek bedelinin ödenmediğini, ayrıca ipotek bedelinin dava tarihine göre güncellenerek faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğini, davaya neden olmadıklarını davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından ipotek bedelinin ödenmiş olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı ... temyiz etmiştir. Davacı ipotek bedeli olan 26.000.000 TL'yi ... Belediye Başkanlığına ödemiştir. İpotek lehdarı ise ... Büyükşehir Belediye Başkanlığıdır. Her iki davalı da ayrı tüzel kişiliğine tabi kurumlardır. İpotek alacaklısı ... Büyükşehir Belediyesine herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşıldığından davacıya ipotek bedelini ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına ödemesi için süre verilerek ipotek bedeli ödendiği takdirde davanın kabulüne, ödenmediği takdirde reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
A..’a aktarılıp, bu hisse karşılığında davacı lehine 1.000,00 TL'lik ipotek tesis edilmesi üzerine, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen karşılığın arttırılması için bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunla belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir....
Ü..’e aktarılıp, bu hisse karşılığında davacı lehine 6.750,00 eski TL'lik ipotek tesis edilmesi üzerine, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen karşılığın arttırılması için işbu davanın açıldığı, yargılama sırasında ipotek alacağının M.. D..'a temlik edildiği ve davaya adı geçen tarafından devam olunduğu anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunla belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir....
Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davalarında, 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından, Taşınmazın çekişmesiz bedelinin ödeme tarihindeki değerini tespit eden bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması gerektiğinden, Mahkeme kararının açıklanan nedenle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda ; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması davalarında 6487 sayılı yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı yasaya eklenen geçici 6. maddenin 12. fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından, somut olayda arsa niteliğindeki taşınmazın emsal karşılaştırması yapılarak tespit edilen dava tarihindeki değerinden, ihtilafsız ipotek bedelinin davalı tarafından bankaya bloke edildiği tarihten dava tarihine eskale edilmesi sonucu bulunan miktarın düşülmesiyle hesaplanacak değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinden, Hükmün davacı .... vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılğının arttırılması davalarında 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından, Taşınmazın çekişmez bedelinin ödeme tarihindeki değerinin belirlenmesi için taraflara emsallerini bildirmek üzere süre tanınıp gerektiğinde resen emsal getirtilerek bilirkişi kurulundan yeniden rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının davacı vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asıl davadaki davacı anlatımlarında ipoteğin imar ipoteği olduğu yönünde açıklamalar mevcut ise de, bu husus tapu kaydından ve dosyadaki diğer belgelerden anlaşılamamaktadır. Yine; imar ipoteği olmaması halinde de, nispi harç ikmali ve nispi vekalet ücreti verilmesi bakımından ipoteğin güncel bedelinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle davalılar-karşı davacılar vekilinin istinaf sebebi yerindedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2020 NUMARASI : 2017/980 2020/244 DAVA KONUSU : İpotek Bedelinin Artırılması KARAR : Mersin 2....