Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 15.12.2011 gün ve 2011/11890 Esas - 2011/21265 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede fiili imar uygulaması yapıldığı ve yeni tapular oluştuğu iddia edilmekle, dava konusu taşınmazda fiili imar uygulaması yapılıp yapılmadığı ve yeni tapuların oluşup oluşmadığı davalı idare ve Maltepe Belediye Başkanlığından sorularak, yapılmış ise imar uygulaması nedeniyle düzenlenen parselasyon planı, şuyulandırma cetvelleri ve yeni oluşan tapu kayıtları getirtilerek, Birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine...

    Dava konusu taşınmazın pasif tapu kaydının beyanlar hanesinde, 13.07.2011 tarih 10851 yevmiye numarası ile imar düzenlemesine alındığına dair şerh bulunduğu ve 09.12.2013 tarih 15847 numaralı terkin sebebinin ise “imar” olduğu görülmüştür. Bu durumda mahkemece, öncelikle dava konusu taşınmazda imar uygulaması yapılıp yapılmadığı tespit edilmeli ve imar uygulaması sonucu oluşan taşınmazların tapu kayıtları getirtilmelidir. Daha sonra, özellikle imar planında “mezarlık” olarak ayrılan kısmın hangi taşınmaza tekabül ettiği belirlenmeli, bu yerin mezarlık olarak kullanılıp kullanılmadığı ilgili belediyeden sorulmalı ve mezarlığın kamuya ayrılan yer olduğu gözetilerek bu taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi kararı verilemeyeceği kabul edilmelidir. İmar uygulaması ile oluşan diğer taşınmazların da nitelikleri belirlenerek ortaklığın giderilmesi kararı verilip verilemeyeceği değerlendirilmelidir....

      İmar Kanununun 18. maddesine göre; üzerinde bina bulunan hisseli parsellerde şuyulandırma sadece zemine ait olup, şuyuun giderilmesinde bina bedeli ayrıca dikkate alınır. Bu halde bina yapana aittir. Ayrıca yerleşik Yargıtay uygulaması ve HGK. nun 8.12.2004 tarih ve 2004/3-662 E. 655 K. Sayılı kararı uyarınca bina bedeli ödenmedikçe yapı sahibinin kullanımı haksız sayılmayacağından ecrimisil istenemez. Somut olayda; imar planlarının iptal edilip edilmediği araştırılıp, şayet iptal edilmiş ise Kadostra parseline göre bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davalının hissesine göre fazla bir kullanımı bulunmadığından davanın reddine karar verilmeli, şayet imar planları iptal edilmemiş, imar tapuları kesinleşmiş ise, dava konusu ev, büfe vesair taşınmazlar sonradan imar uygulaması ve ifraz işlemi sonucu davacıya ait taşınmazla müşterek hale gelmiş olacaktır....

        - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında, davacıya ait taşınmazdan yasal oranın üzerinde imar düzenleme ortaklık payı kesildiği ve davacıya eksik hisse verildiği iddiası ile açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve davacıya ait yapı ve ağaçların imar uygulaması sırasında başkası adına tapulu taşınmaz üzerinde kalması nedeniyle bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ... hakkında açılan davada idari yargının görevi dahilinde olduğundan bahisle dava dilekçesinin reddine, ... aleyhinde açılan davanın ise dinlenme olanağı olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1) Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu 107625 m2 yüz ölçümlü 926 ada 38 parsel sayılı taşınmazın 1040 m2'lik hissesini davacının 1972 yılında satın almak suretiyle iktisap etmesinden sonra, taşınmazda, ......

          Hâl böyle olunca, imar parseli imar işleminin iptal edilmesi sebebiyle ortadan kalktığına göre; öncelikle geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işleminin tamamlanıp tamamlanmadığının araştırılması, kadastral parsele geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemi tamamlanmış ise tecavüzün hangi kadastral veya imar parseli içerisinde kaldığı ve tecavüze konu bölümle ilgili davacının bir mülkiyet hakkı olup olmadığının belirlenmesi; geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemi tamamlanmamış ise sonucunun beklenmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, hukuki dayanağı kalmayan imar kaydı üzerinden yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir....

            Davacılar vekili, 8457 sayılı parselin tamamının değil bir kısmının imar uygulamasına tâbi tutulduğunu,imar uygulaması dışında kalan kısmının aynı parsel numarasını koruduğunu, o nedenle, Dairenin düzelterek onama kararında Mahkeme kararının hüküm kısmının 2-a) bendinin tamamen hükümden çıkarılmasıyla 8457 sayılı parselin imar uygulaması dışında kalan kısmının infazının yapılamadığını ileri sürülerek maddi hatanın düzeltilmesi talebinde bulunmuştur. Gerçekten de, davaya konu taşınmazlardan 8457 sayılı parselin tamamının değil bir kısmının imar uygulamasına tâbi tutulduğu ve 673 ada 1, 698 ada 1, 701 ada 4 ve 702 ada 1 sayılı imar parsellerinin oluştuğu, ancak imar uygulaması dışında bırakılan miktarının tapu sicilinin aynı sayfasında 8457 sayılı parsel olarak kaldığı Tapu Müdürlüğünün evraka eklenen 13.01.2022 tarihli yazısından anlaşılmaktadır....

              ve "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığından bu imar uygulamasındaki sorunun plan tadilatı veya imar uygulaması yoluyla ya da hükmen çözümleninceye kadar bu taşınmaza yönelik tedavül talepleri karşılanmayacaktır" şeklinde şerh konulduğunu, bu yöndeki şerhlerin yasal dayanağı bulunmadığını bildirerek şerhlerin silinmesini istemiştir....

                İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye göre, çekişmeli parselin, orman sınırları dışında bırakıldığı, 2/B madde uygulaması ile ilgisinin olmadığı belirlenerek, tapunun beyanlar hanesine yazılan ve yasal dayanağı bulunmayan "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kalmıştır." ve “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığından bu imar uygulamasındaki sorunun plan tadilatı veya imar uygulaması yoluyla ya da hükmen çözümleninceye kadar bu taşınmaza yönelik tedavül talepleri karşılanmayacaktır” şeklindeki şerhlerin silinmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 09/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 Sayılı Yasa gereğince bedele itiraz davası açma hakkı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 Sayılı Yasa gereğince bedele itiraz davası açma hakkı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu