"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 12.02.2013 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 6209 ada 4 parsel sayılı davalı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine ve 3780 ada 5 parsel sayılı davalı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine imar uygulaması sırasında murisi .lehine 01.06.1987 tarihinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, belediye imar ipotek bedellerinin güncel değerleri belirlenerek tahsiline ve muris terekesine aktarılarak ipoteğin terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.01.2011 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; dava konusu ipoteğin, 5832 ilâ 5845 parsel sayılı taşınmazlarda ........
Mahallesi, .... ada, .... parsel nolu taşınmaz üzerine, İmar Uygulaması işlemi ile konulan ipoteğin karşılıksız olduğunun tespiti ile, hukuki dayanaktan yoksun ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin, davalılardan, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; işbölümü (görev) ve yetki itirazları bulunduğunu, davacı taraf ile davalı müvekkili Belediye tacir olmadığı gibi 3194 sayılı İmar Yasasının 18. maddesine göre belediye encümen kararı ile yapılan imar uygulaması işlemi ile konulan ipotek bedellerinin kaldırılması talebiyle açılan davanın ticari iş niteliğinde olmadığını, bu sebeple görevli ve yetkili mahkemenin davalı ... Belediyesinin yargı çevresi olarak bağlı bulunduğu Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davanın başından beri konusu bulunmadığını, zira dava konusu ipoteklerin tesis edildiği 28.06.2018 tarih ve 441 sayılı .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 13.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı 32518 ada 68 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerine imar uygulaması sırasında davalıların murisi “Firdevs Saydam” lehine 20.02.1987 tarihinde tesis edilen ipoteğin bedelinin depo edilmesi suretiyle kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, duruşmalara katılmamış ve beyanda bulunmamışlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; imar uygulaması nedeniyle tapu kaydına konulan ipoteğin Medeni Kanunun 892 nci maddesi ile düzenlenen tescile tabi olmayan kanuni ipoteklerden olduğunu, davacı tarafın sadece bir adet taksit bedeli olan 27.330,00 TL'yi ödediğini, davacı adına kayıtlı olan 164 m² taşınmazın değerinin 328,00 TL (1987 yılında konulan ipotek bedeli) olarak kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İstanbul Belediyesi adına kayıtlı olan Gaziosmanpaşa ilçesi, ......
Mahkemece, "çekişmeye konu ipotek bedelinin bilirkişi raporu ile belirlenen güncellenmiş değeri olan 0.92 TL'nın depo edildiği" gerekçesiyle, "davanın kabulü ile 25778 ada 2 parsel zemin kat 2 nolu bağımsız bölüm üzerinde tesis edilen 13.02.1986 tarih ve 490 yevmiye sayılı imar ipoteğinin kaldırılmasına" karar verilmiştir. Hükmü taraflar temyiz etmişlerdir. Dava, imar ipoteğinin kaldırılması isteğine ilişkindir....
Uyuşmazlık konusu ipoteğin davacıların taşınmazında imar uygulaması sonucu oluşan 463 ada 6 parsel lehine 27.78m² 463 ada 7 parsel lehine 86,34m² 18 ada 1 parselde 192,66 m2 artışa karşılık 27/06/2000 tarihinde konulduğu, ipotek bedelinin 463 ada 6 parsel için 69.000,34 XX 896 ada 7 parsel için 36.000,00TL, 18 ada 1 parselde 16.000,00TL konularak davacıların borçlandırılmış olduğu, 26/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda ipotek bedellerinin usulüne uygun olarak bulunduğu, ancak mahkemece yanılgılı değerlendirme ile ipotek bedellerini belediyeden alınan rayiç bedellere göre belirlemiştir. O, halde mahkemece taşınmazın değerinde ipoteğin konulduğu tarihten bugüne kadar olan artış gözetilerek dava tarihi itibariyle rayiç bedeli depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın kaldırılması gerekmiştir....
O halde, mahkemece HMK'nın 266. maddesi hükmü gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve imar uygulama cetvelleri incelenerek, davalının taşınmazından imar uygulaması sebebiyle ne miktar yerin davacı taşınmazına ilave edildiği, başka bir deyişle davalı taşınmazın ne kadar metrekare kısmının dava konusu taşınmazda bedele dönüştürülerek lehine ipotek tesis edildiği tespit edilerek, bu miktarın dava tarihindeki değeri bilirkişilere hesaplattırılmalı, bu bedel davalılar adına depo ettirildikten sonra şimdiki gibi ipoteğin kaldırılması istemininin kabulüne ve buna bağlı olarak ipotek bedelinin arttırılması isteminin de kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün açıklanan bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Zira, tarafların iradesi dışında yapılan imar uygulaması sonucu tesis edilen ipoteğin kaldırılması ancak belirlenecek bu rayiç değerin ödenmesi halinde mümkündür. Diğer bir ifade ile yargılama sırasında imar uygulamasına ilişkin işlem dosyası, özellikle dağıtım cetveli getirtilerek, davalılardan ne miktar taşınmaz alınarak davacı parseline katıldığı, katılan bu miktarın dava tarihindeki rayiç değerinin ne olduğu keşfen saptandıktan ve belirlenen ipotek bedeli depo ettirildikten sonra hüküm kurulmalıdır. (Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, 2022/6711E., 2023/1964K. Sayılı ilamı) "Davacı, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin halinde ödenecek bedel, ipotek bedelinin faizi ile birlikte ulaştığı değer değil, davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için katılan 36 m2 yerin rayiç değeridir....
Somut uyuşmazlıkta; anılan imar uygulaması işlemi idare mahkemesi kararıyla iptal edilmiş ise de kadastral parsel henüz ihya edilmemiş olduğundan davacıların ipotek bedelinin depo ettirilmesi ve ipoteğin fekkini talep etmekte hukuki yararları bulunmaktadır....